Estilo traducir español
14,323 traducción paralela
Adamın tarzı var.
El hombre tiene estilo.
Evet, doğal yetenek önemli.
Bueno, es importante tener estilo.
Dr. Reid izinde olduğundan onun gibi araştırma yaptım.
He investigado al estilo Dr. Reid dado que él está de vacaciones.
Senin tarzın bu, değil mi?
Ese es tu estilo, ¿ verdad?
Kemik yoğunluğu düzelten şeyler alıyorlar kemikleri güçleniyor, aktif yaşam tarzlarını sonuna kadar yaşıyorlar. Birlikte mobilya yeniliyor büyük şemsiyelerle ormanda yürüyorlar.
Toman la materia de densidad ósea, y luego sus huesos son fuertes y terminan viviendo un estilo de vida activo, ya sabes, la restauración de los muebles juntos, caminar por el bosque con grandes viseras en.
Çalıştığı geminin adı eski "Titanik" temalı
Y el barco en el que trabajaba es un viejo transatlántico al estilo "Titanic"
Yüzyılın ortasındasın diye düşünüyorum.
Optaría por un estilo de mitad de siglo.
Kontrolsüzce büyümüşler.
Cómo crecen no controlada por el estilo.
Ayrıca politikacı öldürmek Gabriel'in tarzı değil.
Y además, matar políticos no es del estilo de Gabriel.
Evet, fark ettim ki bir yaşam tarzı seçimiymiş.
Sí, me acabo de dar cuenta que es, como, - Un estilo de vida, ¿ sabes?
Peynirli mi, klasik mi, tuzsuz mu, fazla tuzlu mu?
eh Nachos con queso, estilo mision. sin sal, extra sal?
Bu yaptığımız hiç tarzımıza uymuyor.
Este tipo de cosas que estamos haciendo no es exactamente nuestro estilo.
Süper kahraman olup dünyayı kurtarabilirsin.
Usted podría salvar al mundo, al estilo de los vengadores.
Uçuşan saçları vardı, öyle gezmesine izin veremezdim.
Ella tenía pelos sueltos. No se puede tener a su caminar por el estilo.
Eminim ki yapacak işleri vardı, Noel arifesi olduğu için alacağı hediyeler falan.
Supuse que tenía cosas que hacer, comprar regalos y cosas por el estilo, siendo Nochebuena.
Babama, beni alışık olduğum hayat düzeninde tutacağına dair söz verirken, değil mi?
¿ Cuando prometiste a mi padre mantenerme en el estilo al que me había acostumbrado? ¿ Ah, sí?
Üzerinde D harfi var. # # Süveterin üstünde değilken onu tüylendireceğim!
[Continúa cantando en estilo de la ópera]
Her kimin elindeyse, NZT tarzı şeyler yapmak için kullanabilir.
Quienquiera que las tenga podría estar usándolas para hacer algo del estilo del NZT.
Tarz sahibi ve havalı değilim, yoktan bir anda bir dondurma ortaya çıkaramam.
No tengo estilo, no soy genial, y no puedo crear cachorros de la nada.
Stilini sevdim.
Me encanta su estilo.
Kabinlerdeki her şeyi yerine astım ve stil, renk, beden ve modacısına göre düzenledim. Vay.
Colgué todo lo que estaba en los cambiadores, y lo organicé por estilo, color, talla, y relevancia de diseñador.
O dosya benim kucağıma düştü ve onu sahibine vermekten başka bir şey yapmak benim tarzım değildi.
Esa carpeta cayó en mi regazo y no es mi estilo hacer algo con ella aparte de devolvérsela a su propietario original.
Annem kendimi göstermeme engel olmayacaktı.
Mi mamá no arruinaría mi estilo.
"Bir nevi." Evet, kadınlar böyle nitelendirilmeye bayılırlar.
"Kind de ver." Sí, las mujeres aman al utilizar calificativos por el estilo.
Giyinişine karışmıyor mu?
Ella calambres su estilo?
Hazırlıklı oluşun taktire şayan. Fakat bu cidden tarzım değil.
Su preparación es admirable pero esto realmente no es mi estilo.
En azından bunlar benim tarzım.
Estos son realmente mi estilo, al menos.
Üstünüzdeki herkes tarzını beğenmiyor Şef Riddle.
No a todos por encima de usted les gusta su estilo, jefe Riddle.
Saçını mı, arabasını mı seviyorsunuz, ya da Hollywood tarzı hareketlerini mi?
¿ Les gusta su pelo, su auto, su estilo Hollywood?
Öyle Böyle Mahkum Melek Tarzı!
¡ Prisionero Lindo Lindo Estilo Ángel!
Melek Tarzı'mı gördükten sonra başkalarına anlatabilmek üzere yaşayan kimse olmadı.
Nadie ha visto mi Estilo Ángel y ha vivido para contarlo.
Adam ona, "Koşu için güzel bir gün, değil mi?" gibisinden bir şey söyledi.
Él le dijo : "Lindo día para trotar, ¿ no?" o algo por el estilo.
"O yüzden bir şey yapılması gerektiğini düşünmüyoruz." Saçmalığa bakar mısınız.
o alguna idiotez por el estilo. "Así que no nos parece que se justifique ir más allá". Vaya informe de mierda.
Özel savcı olarak, sahte delil üretilmesinin mümkün olup olamayacağı minvalinde sorularla da karşılaştım.
Como fiscal especial, se me pidió que comentara también cualquier posibilidad de pruebas fraudulentas o algo por el estilo.
Sana Çek usulü apsent getirdim.
Tengo un ajenjo estilo checo con hielo para ti.
- Kendine ait bir tarzı var, emin ol.
Bueno, tiene su propio estilo, eso es seguro.
Cep çakısı gibi kesici bir alet var mı?
¿ Una navaja o algo por el estilo?
Bu davanın en zor tarafı, bir yolunu bulup da Brendan Dassey'nin de davanın dışında kalmasının ardından bize karşı tanık olarak çağırmaya karar vermezlerse tabii jüri üyelerinin zaten her şeyi bildiği gerçeğiyle nasıl baş edeceğiz?
Lo más difícil de este caso es tratar de resolver... ABOGADO DEFENSOR DE STEVEN... ahora que logramos que Brendan Dassey salga del caso, al menos que decidan llamarlo para refutar o algo por el estilo, ¿ cómo lidiamos con el hecho de que el jurado ya lo sabe todo?
Belli bir yaşam tarzına alışmış bir kızım ve Doug bu yaşam tarzını bana verebilir.
Estoy acostumbrada a un estilo de vida... y Doug puede dármelo.
Evet, sonra bunlarla birlikte birbirine ekleriz.
Sí, luego le pegamos esas, y así por el estilo.
Çağrıyla birlikte hakemler at sürüş stiline, kartalın konuşuna ve uçuş stiline bakacak.
En la llamada los jueces califican el estilo de montar a caballo el aterrizaje del águila y el estilo de vuelo del águila.
Aisholpan bir kız olduğu için at sürme ve avlanma stillerinin kusursuz olması önemliydi.
Como Aisholpan es una chica fue importante asegurarnos de que su estilo de equitación y caza fuera impecable.
Kendini güvensiz hissetmemelisin veya utangaç güzel bir saç kesimin var.
No debes sentiste insegura por eso o avergonzada, es... es un buen estilo.
Hoppidi hop diye oynar bu. Vallahi bak.
Apuesto a que baila con estilo.
Evet, Amerikan tarzı Martini uygulayın.
Sí, practicar su, estilo americano Martini.
Amerikan stili?
¿ Estilo americano?
Bu akşam ilk defa görücüye çıkacak. Belediye binasına gelin de Annville'in yeni, siyaseten doğru bu tatlı maskota kocaman bir Teksas karşılaması yapın.
Esta noche inauguración, así que vamos al ayuntamiento a darle a la adorable Annville una nueva mascota políticamente correcta un gran hola al viejo estilo de Texas.
Herkes bana gelip "Nasıl Skeezy gibi olurum?" diyor...
Todo el mundo se me acerca y dice : "¿ Cómo puedo hacer el estilo Skeezy?".
Tarz meselesi.
Con estilo, sin...
İnsanlar öyle düşünürler ama diğerlerinden başka bir yaşam tarzı daha var, biliyorsunuz değil mi?
La gente cree eso, pero es más un estilo de vida que cualquier otra cosa, ¿ sabe?
Başkanlar gibi yaşlı Tarzın cumhuriyetçi ikili gibi
Viejos como los presidentes Su estilo como los Bush, uno y dos