English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ E ] / Estonia

Estonia traducir español

159 traducción paralela
Estonyalı.
Estonia
Bana Estonyalı olduğunu söyledi.
Dice ser estonia.
Estonya'da tüm Almanlar bu şekilde konuşur.
- En Estonia, todos los alemanes hablan así.
Estonyalı bir kadın beni evinde sakladı.
Una estonia, que vivía en la casa de enfrente, me escondió.
Yine de Stalin Hitler Britanya Savaşı'yla meşgulken Estonya, Letonya ve Litvanya'yı ele geçirme fırsatını buldu.
Aun así, Stalin aprovechó la oportunidad, mientras Hitler estaba ocupado en la Batalla de Gran Bretaña, aprovechar, en primer lugar, los estados bálticos de Estonia, Letonia y Lituania
Kuzeyde Finlandiya savaş dışı kalmış Estonya ele geçirilmiş, Letonya ve Litvanya Almanlardan temizlenmiş ve Doğu Prusya sınırlarına ulaşılmıştı.
En el norte, Finlandia había sido eliminado de la guerra, Estonia recapturado, Letonia y Lituania despejado de tropas alemanas, y las fronteras de Prusia Oriental alcanzaron.
Zamanımızı, Estonyalı bir müzisyeni araştırarak boşa harcadık.
Desperdiciamos nuestro tiempo investigando a un músico de Estonia.
- Estonya'ya!
- ¡ A Estonia!
Haydi tatlım, patatesler Estonya'dan.
Venga, cariño, patatas de Estonia.
Estonya ve diğerlerine olanları düşünüyordum.
He estado pensando lo qué sucedió a Estonia y a los demás paises.
Yazın bizim oralarda da, Estonya da, çok patates yetişir.
En Estonia también tenemos muchas patatas en verano.
Ben Estonya'dan Tatiana.
Soy Tatjana de Estonia.
O cüce beni memleketi Estonya hakkında bayağı bilgilendirdi.
Ese enano me enseñó mucho de su Estonia natal.
Alman-Sovyet Paktı, Stalin'i Litvanya, Letonya ve Estonya'yı gasbetmesi için serbest bıraktı.
El pacto Nazi-Soviético dejó libre a Stalin para invadir Lituania, Letonia y Estonia.
Bence Estonya çikolatasına.
- Creo que al chocolate de Estonia.
Ya evet, bir kere denedik ve az kalsın biri Estonya çikolatasından ölecekti.
Intentamos eso una vez. Un chico casi muere de envenenamiento por chocolate de Estonia.
Estonya'da bir tane bile yok.
- Estonia : ni uno.
- Estonya hakkında duyduğun en iyi şey.
- Es lo mejor que oí sobre Estonia.
Müşterilerimizi Estonya, Romanya, Letonya, Rusya gibi ülkelere gönderiyoruz. 2 hafta boyunca günde 8 kızla tanışıyorlar.
Nuestros clientes van a Estonia, Rumania, Letonia o Rusia por dos semanas donde conocen quizá a ocho chicas por día.
Estonya'ya yolculuğun nasıl gitti?
¿ Cómo fue el viaje a Estonia?
Estonya Cumhuriyeti Almanlar tarafından işgal edildi.
La Republica de Estonia, ocupada por el imperio alemán.
I. Dünya Savaşı Estonya'nın Almanlara mağlup olmasıyla sona erdi..
Derrotado en la I Guerra Mundial acaba la ocupación alemana en Estonia.
Sovyet Rusya Avrupa'da yer edinmek için Estonya'ya saldırdı.
La Rusia soviética ataca a Estonia para establecerse en Europa.
- Estonya Cumhuriyeti için!
- ¡ Por la Republica de Estonia!
Hangi Estonya?
¿ Cuál Estonia?
Sadece bir Estonya var!
¡ Solo hay una Estonia!
Bayrağı seninle birlikte kaldırdım ama senin Estonya'nın parçası olmak istemiyorum.
Icé la bandera contigo, pero no voy a formar parte de tu Estonia.
Beyler, görevimiz Güney cephesini tutmak. Tartu'yu ve bütün Estonya'yı özgürlüğüne kavuşturmak.
Hombres, nuestro deber es aguantar el frente sur... ayudando de ese modo a liberar rápidamente Tartu y toda Estonia.
Estonya Cumhuriyeti adına cesaretiniz için size teşekkür ederim.
En nombre de la republica de Estonia... os agradezco vuestra valentía.
1940 yılında Estonya Cumhuriyeti Sovyet Rusya'ya katıldı.
En 1940 la República de Estonia fue ocupada por la Unión Soviética.
Estonya 1991 yılında bağımsızlığını ilan etti.
Estonia se convirtió en un estado independiente.
Estonya bağımsızlığını alınca yerel yetkililer tesisi alma teklifimizi kabul etti.
Cuando Estonia consiguió la independencia las autoridades locales aceptaron gustosamente nuestra oferta de tomar las riendas del edifico.
Göçmen Babamın ellerini hatırlıyorum. Bazı gecelerde yatağımın yanına oturup bana çocukluğuyla ilgili hikayeler anlattığında tek görebildiğim onlar olurdu.
El Inmigrante recuerdo las manos de mi padre era todo lo que veía cuando se sentaba en la cama y me contaba historias de su niñez tarde en la noche dijo que nacio en una isla, con un castillo, en la costa de Estonia
Letonya'yı Litvanya ya da Estonya'yayla karıştırdığınızı söylemeyin.
No me diga que usted también agrupa Letonia, Lituania y Estonia.
Estonya çok uzaktaydı.
Estonia parecía cada vez más lejos.
Estonya, Letonya, büyük ihtimalle Litvanya.
Estonia, Letonia, probablemente Lituania.
Estonya.
- Uh... Estonia.
- Estonya da yolcuymuş.
- Era pasajero en el Estonia.
Estonya'daki cerrahlar kurşunu çıkardı.
Lo cirujanos en Estonia le extrajeron la bala.
Estonya'daki güvenlik sistemine girmem biraz zaman aldı.
Tardé en entrar al sistema de seguridad en Estonia.
Örgütün Estonya'daki Chillignost Kimya Laboratuvarı'nın yöneticisi Jan Vorich'le görüşeceğini öğrendik.
Obtuvimos información sobre el encuentro entre el FRC y el administrador de Laboratorios Chillignost en Estonia, Jan Vorich.
Sydney ve Nadia, Estonya'da Anna'nın peşinde.
Sydney y Nadia están en Estonia buscando a Anna.
Belki size Estonya'dan gelen el oyması bir sehpa satabilirim?
Quizá le puedo vender un, carrito de mano de Estonia.
Estonya'dan bir telefon dolandırıcılığının kurbanı oldu.
Fue presa de una trampa telefónica proviniente de Estonia.
- Bu yoketme işi yavaş yavaş olacak şekilde... hareket etmeliyiz, aynı Estonia'daki kampların sınır dışı edilmesi gibi.
Tendremos que seguir ciertos pasos, para que parezca que hay una liquidacion en progreso tal como la deportacion de una parte de la poblacion a Estonia
Üç : Estonya'daki kampların sınırdışı edilmesini sağlamışsın. Böylece bizi Getto'dan uzak tutup, yeraltıyla çatışmamazı engelledin.
Te hiciste voluntario para organizar el transporte de gente desde el barrio hasta Estonia... porque pediste quedarte fuera del barrio para evitar colision entre la gente'subterranea'y nuestras fuerzas.
İzlanda Kraliçesi Beowulfa ile... Lüksemburg Kontesi Caroline ile, Flanders'li Bertha ile, Brüksel'li Bertha ile,
Con la condesa Carolina de Luxemburgo, con Berta de Flandes, con Berta de Bruselas, con Bernardo de Coburg y con Jezabel, de Estonia.
ve Estonya'lı Jeremy ile.
YJeremías de Estonia.
Estonya'lı Jeremy olmalı bu.
Debe de ser Jeremías de Estonia.
Estonia'da üç yaşındaydı. Sobada parlayan kömürler vardı. Işık onu etkilemişti.
tenia 3 años, en Estonia habian cous cociendose en la estufa estaba cautivado por la luz saco las cous y las puso en un costado las llamas lo alcanzaron y quemaron su cara y las palmas de sus manos su padre pensó que seria mejor que muriera
1901 ya da 1902'de Estonia yakınlarında bir adada doğduğunu söylerdi.
en 1901 o 1902...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]