Extasy traducir español
29 traducción paralela
Bu gece aramızda. Belki, hepimiz yalvarırsak ya da biraz extasy verirsek buraya gelip bir şarkı söyler.
Y, ella esta aquí esta noche, y pienso que si todos le rogamos O si le ofrecemos un poco de "X"
Peki hiç kücük bir ilac olan extasy i duydunuzmu?
¿ en su vida han oído acerca del éxtasis?
Bende extasy var.
Tengo éxtasis.
Claude'da extasy var.
- Claude tiene éxtasis.
Birinci sınıf kokain. LSD, Extasy ve daha hafif bir şey isterseniz yumuşak haşhaşım var. Ölü bir ağız bile bunu içer.
Aquí está : heroína pura, coca de primera, LSD, éxtasis,... y si queréis algo más suave, tengo un pocu de... hachís suave, hasta un muerto podría fumárselo.
Bu arada... Henry'yi Viagra kullanması için ikna ettim, ve yarım'Extasy'.
... persuadí a Henry a probar una Viagra y media.
Extasy'yi hissedebilmek.
Con un hombre con teson. Es gozar.
Kendini hiç extasy ile kaybettiğin oldu mu? Hayat çok gürültülü.
Cuando tiene sexo, no se suelta?
Şu anda extasy'nin etkisindeyim.
He tomado éxtasis.
Bu bira ecstasy ile karışık.
Está mezclada con Extasy.
Adını Ecstasy Birası koyduk
La llamamos cerveza Extasy.
Alkol ve ecstasy görüşlerini bozdu.
El alcohol y el Extasy distorcionan su visión.
extasy yapacaktım.
Iba a preparar extásis
Emily Kelso onu bıraktıktan bir kaç yıl sonra Extasy satarken tutuklanmış.
Emily Kelso... fue arrestada un par de años después de que la dejé por vender éxtasi.
Her neyse, Christopher onun kulüpte satmasına izin vermedi. Ama arada bir bana extasy falan satardı.
Como sea, Christopher no lo deja vender en el club pero de vez en cuando me vende X o lo que fuere.
Ah! Extasy yutup patlıyor olmanız lazım, adamım!
¡ Deberían estar tragando éxtasis!
Extasy'yi aspirin gibi yapıyorlar.
Hace que el Éxtasis parezca una aspirina.
- Ve extasy de tabii.
- Y en éxtasis.
Nasıl A kalite extasy pişirip sıkıştırabileceğimi öğrenmek istiyorum.
Quiero aprender a cocinar y conseguir el nivel A.
Bugünlerde çocuklar eroin, extasy gibi şeyler istiyorlar.
Estos chicos de hoy en día... Quieren heroína, "Speed", "Special K"...
Extasy satmaktan ve bir kişiye saldırmaktan birkaç kez yakalandı.
Arrestado un par de veces por traficar con éxtasis. Agredió a alguien hace un tiempo.
Bu çocuklar, sıkıntıyı üzerlerinden atmak için, ot tüttürür, yapışkan koklar, kokain çeker, tuvalette extasy kullanırlardı.
Estos tipos fumaban hierba aspiraban pegamento, metanfetaminas usaban éxtasis en los baños, lo que fuera para matar el aburrimiento.
Jasper'ın elinde extasy vardı. "Verecek" birini arıyordu yani.
Jasper se ligó a alguien entonces sí, claro que buscaba coger.
Peki ya uyarıcı bir madde, kokain, extasy?
¿ Y anfetamina, cocaína o éxtasis?
Kokain, kokain sigarası, amfetamin, uyarıcılar, extasy.
Cocaína, crack cocaína, amfetaminas, speed, éxtasis.
Bir tablet extasy'i bölüştük.
Nos dividimos una pastilla de "X".
Eroin ve extasy ticareti.
Están cargados de heroína y MDMA.
Extasy... kız çocuklarına göre...
¿ MDMA? Eso es para las chicas.
Elinde extasy, marihuana ve kokainle çıkagelirdi.
- ¡ No tengo idea!