English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ F ] / Falafel

Falafel traducir español

188 traducción paralela
Falafel ailesi çölü binlerce asır bir tek şeyle idare etti : Hız!
Durante mil siglos, la familia Falafel ha controlado el desierto... con una cosa : ¡ velocidad!
Gülle Yarışını kazanıp Falafel adını dünyanın en hızlısı olarak göklere yazdırmak Ve siz... bunu başaramadınız!
Consagrar a la familia Falafel cómo la más rápida en el mundo... ganando la carrera del Cannonball. ¡ Y tú fracasaste!
" Falafel göreyim seni!
" Falafel, sé generoso.
Prens Falafel!
Falafel al habla.
Ben büyük Prens Abdul-Ben Falafel bütün çölün efendisi, Prenslerin Prensi...
¡ Soy el gran príncipe Abdul Ben Falafel! ¡ Amo de todos los desiertos! ¡ Príncipe de príncipes!
Falafel Tepelerindeki nükleer silah santralini vurmamız gerekiyor.
Debemos destruir la planta nuclear de los Altos de Falafel.
Ben Falafel. Metr dö zindan'ım.
Yo soy Falafel el maitre del calabozo.
İsrail'de, falafel güreşi yapardık.
En Israel hicimos luchas en falafel.
Falafel, kızartır, tabii.
Bueno, falafel, claro.
Ben bir falafel alayım!
Quiero un falafel.
Niye Falafellerimizi almamıza izin vermiyorlar anlamıyorum.
GARBANZOS No entiendo por qué no descargan nuestras guarniciones para el falafel.
Hadi gel sana döner söyleyim.
Ven. Te compraré un falafel.
Bu topları büyük boy ister misiniz?
¿ Quiere agrandar las bolas de falafel?
Ayrıca falafeli de çok severim.
Yo tambien como falafel [croqueta árabe].
Nohut köftesi ya da pizza?
¿ "Falafel", pizza?
Dün gece çok fazla falafel yedim.
Comí demasiado falafel anoche.
Küvette o kadar çok kıl var ki yemin ederim yakında falafel ister miyim diye soracak.
Hay tanto pelo en el fondo de la bañera, que les juro, que está por preguntarme si quiero un falafel.
Ooh, bella, bella, falafel.
Ooh, bella, bella, falafel.
Rozbifli sandviç yaptım,... -... mercimek köftesi...
Hice sándwiches de rosbif, un falafel.
Mercimek köftesi onları kızdırıyor!
¡ Y el falafel los está poniendo más furiosos!
Dokuz mağaza ve Lanet Times Meydanının en iyi Falafel yemeği.
Nueve unidades y el mejor falafel al norte de Times Square.
Dün senden bir "falafel" mi aldım?
¿ Ayer me vendiste un falafel?
Neden, "falafel" arabasına bir şey mi oldu?
¿ Por qué, le pasó algo a su carrito de falafel?
Artık sana falafel yok!
¡ Basta de falafel para ti!
Hayır, Falafel Queen'i değil, üstündekini, yukarı bak.
Te contraté a ti porque vendes.
Bize falafel getir!
Consiguenos algunos falafel!
Evet, üç falafel pilas!
Si, tres pitas de falafel!
Hem doktorun, hem Kaptan Falafel'in senin için savaşmaları nasıl?
¿ Qué se siente que el médico y el capitán Falafel se disputen tu amor?
Bir vejetaryen köftesi.
Un falafel.
Evet, bir Ortadoğu yemeği yiyor, hem de beğenerek.
- Si! Y esta comiendo un falafel, en su recreo.
Aslında, ben falafel yeriz diye düşündem ama.
En realidad, estaba pensando más en falafel.
Ve sandviçimi de seviyorum.
Y quiero a mi falafel.
- Falafel ve Fellini insanısın.
- ¿ Falafels y Fellini?
Yedinci bölgede harika bir otelde kalıyorum hayatını değiştirecek falafel lokantasının bulunduğu sokağın karşısı.
Enfrente de un restaurante de falafel que cambiará tu vida.
Karşıdaki tezgahın yanında sarı saçlı, yeşil ceketli, falafel yiyen bir adam var.
A una cuadra. Un rubio con abrigo verde y lentes. Come un faláfel.
Bir dürüm saldırısı.
Fue un ataque falafel.
Bana sırtını çevirince onun gay olduğunu sandım ve dürümüme eğildim.
Cuando él se dio vuelta, sólo asumí que era gay y volví a mi falafel.
Dürüm yerken tadını alamıyor olabilirim, ama hâlen hayattayım.
Bueno, han dejado de gustarme los falafel, pero sigo teniendo mi vida.
Yoksa anne Hüseyin'in gizli Falafel... tarifini fdasnmk...
¿ O por el falafel secreto de Mamá Hussein que me "ashklashf"?
Soğan.
Falafel.
- Soğan mı?
- ¿ Falafel?
- Soğan.
- Falafel.
Ted'e onu sevdiğini söylemek yerine, "soğan" mı dedin?
¿ En lugar de decirle a Ted que lo amabas, dijiste "falafel"?
- Hecelemeyi öğren "felafel".
- Aprende a deletrear falafel.
Falafel isteyen var mı?
¿ Alguien quiere falafel?
- Ya falafel?
- ¿ Y falafel?
Vejetaryen olup Arap lokantası açtım diye, mirasından reddettin beni.
Me desheredas porque soy vegetariano y abro un local de falafel y ahora apareces en mi negocio, que jamás habías pisado, sólo para...
Şuradaki binayı görüyor musun? Neyi? Falafel Queen'i mi?
¿ Perdón?
Seni seviyorum, sandviç.
Te quiero, falafel.
Sonra f-e-l. "Falafel".
Falafel.
Sanırım vejetaryen köftesi.
Creo que comió faláfel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]