Fiasco traducir español
515 traducción paralela
Bull'un anladığı kadarıyla savaş tam bir fiyaskoydu.
En lo que a'´ Bull "concernía... " la guerra era un fiasco ".
Şu anki başarısız halini iki yıl daha sürdürürse, bizim için dört rol bile oynar.
Si puede sostener ese fiasco dos años, puede hacer cuatro por nosotros.
Bu beceriksizle bir bağlantın mı var yoksa?
Oiga, ¿ Ud. tiene algo que ver con este fiasco irlandés?
- Beceriksiz mi?
- ¿ Es un fiasco?
- Sanırım ona maymun şaşırtan ağacı deniyor.
- Se llama araucaria o Fiasco del Mono.
Maymun şaşırtan ağcıma ne yaptın?
¿ Qué hizo con mi árbol del Fiasco del Mono?
Çünkü bahçemde bir maymun şaşırtan ağacı olsun istedim!
¡ Porque quería un Fiasco del Mono en mi jardín!
Çok zor bir iş olacak, Teğmen.
Podría ser un verdadero fiasco, teniente.
Tarzlar değişti. Çuvallayabilirsin.
Tal vez sea un fiasco.
Tam bir fiyasko.
¡ Qué fiasco!
Bugünkü gösteriden sonra, tüm Londra, Bolton'un tükendiğini bilecek.
Tras el fiasco de hoy, todo Londres sabrá que está acabado.
Herneyse... Hakkinda yazmayi biraktiktan sonra, tüm filmlerinin ucuzlamasi beni tatmin etti.
Bueno, sea como sea... tengo ia satisfaccion de que todas sus peliculas han sido un fiasco desde que deje de escribirlas.
Eğer öyleyse, hayattaki bazı başarısızlıklardan dolayı engelleri aşmaya gerçekten kendinizi ikna eder miydiniz?
Seguramente así fue. Si fue así, ¿ sería posible que usted mismo se decidiera a...? Bueno, teniendo en cuenta algún fiasco habitual...
Herkes günün birinde bir fiyasko yaşayabilir ama iki tane olunca özgüveni bayağı yıpranır.
Cualquiera puede sufrir un fiasco de vez en cuando... pero dos seguidos pueden causar una seria pérdida de confianza.
Fiyaskoyla sonuçlanan Fin Savaşı'ndaki eksiklikler de bir bir gideriliyordu. Peki morali ne seviyedeydi?
Y desde su reorganización el fiasco de la guerra finlandesa, estaba muy avanzada.
- Bu akşamki yenilginden sonra, iyi bağlantıları olan bir memur gerekebilir.
- Después del fiasco de esta noche un oficial eficiente con vínculos no estaría de más.
Hiç ama hiç öğrenmeyeceksin. Geçen sene O'reilly'yi 3 kez tuttuk... ve her seferi fiyasko oldu!
Lo hemos llamado tres veces y las tres han sido un fiasco.
- Bir fiyaskoydu.
Fue un fiasco.
Devasa bir fiyasko olarak Bay Hitler entellektüel kapasiteye ve gerekli yönteme sahip değil.
Será un fiasco descomunal. Herr Hitler carece de capacidad intelectual y de técnica.
Hepsi koca bir fiyaskoydu.
Fue un fiasco descomunal.
The Chiefs'performansı Stadı dolduran ve bu fiyaskoya çok para ödemiş olan bu 4 bin Charlestown taraftarını derinden hayal kırıklığına uğrattı.
El juego de los Chiefs está decepcionando a los 4.000 entusiastas de Charlestown que abarrotan este estadio y que han pagado mucho para presenciar este fiasco.
Niye, tüm zamanların en pahalı başarısızlığı... olan Uzay Bölüşme Çalıştayında konuştu.
Hizo costear al comité espacial el fiasco más caro de la historia.
Gelmek ve bu fiyaskoyu bitirmek istiyor musun?
¿ Quieres venir y terminar este fiasco?
Bu mahkeme tamamen bir fiyasko.
Este juicio ha sido un fiasco.
Bir fiyasko için 16 milyon Dolar daha.
Di más de $ 16 millones por un fiasco.
Sizi Bay Segoshi ile görüştürdüğüm için çok üzgünüm.
Lamento mucho el fiasco del señor Segoshi.
Dün geceki fiyaskodan sonra, artık aracılarla işim olmaz.
Después del fiasco de anoche, ya no trataré con intermediarios.
Bu sabah yaşadığınız rezalet gibi.
Como el fiasco de esta mafiana.
Biraz daha zaman kaybedersek, yeni bir fiyaskoyla karşılaşabiliriz.
Si esperamos más, podemos acabar en otro fiasco.
Ama sonu tam bir fiyasko oldu.
Pero terminó siendo un fiasco total.
Sadece Fiyasko Operasyonu'nun güvenliğini düşünüyordum.
Era por el factor seguridad de la Operación Fiasco.
Bu çocuğun bir fiyasko olduğunu hatırlamıyor musun?
¿ No recuerdas el fiasco con ése niño?
- O küçük bir fiyaskoydu.
Fue un breve fiasco.
Eh, o fiyaskonun sana bir çift lafı var.
A este fiasco le gustaría hablar contigo.
Bir baba olarak fiyasko olabilirim, ama oğlumu Noel arifesinde... uyduruk bir köpek yarışına götürmem.
Tal vez sea un fiasco total como padre, pero no voy a llevar a mi hijo... a una despreciable pista de perros en Nochebuena.
Yoksa, gerçekte risk almaktan kaçınmaktan mı söz ediyorsunuz?
¿ O quiere decir mejor no arriesgarse a un fiasco?
Kurumuş balık köfteleri! Lanet olsun.
Esto es un fiasco.
Ne dersin, bu fiyaskoyu terk edip seninle beraber...
iQué te parece si después de este fiasco, tú y yo vamos...?
Bayanlar ve baylar idare bu fiyasko için özür diliyor.
Sras. y Sres., pedimos disculpas por el fiasco que acaban de ver
Bu Wee Willy Washout değilse ne olayım.
Bueno, aquí está Fiasco Wee Willy.
- Yetenek gösterisi fiyaskoya döndükten sonra, - [En eğlenceli bakışı] - bir daha piyano çalmak zorunda kalmayacağımı zannetmiştim.
Tras el fiasco del Festival de talentos, pensé que no tendría que volver a tocar.
Övünmek istemem... ... ama bu fiyaskonun içindeki en zeki iki insandan biriyim.
No quiero ser presuntuosa pero soy uno de los dos cerebros implicados en ese fiasco.
Yaptığım en kötü program oldu.
La obra a beneficio fue un fiasco.
Diğer bir haber ise, Başkan Dinkins bir numaralı danışmanı Lloyd Braun'u etiket fiyaskosu sonucu kovdu.
En otras noticias, el alcalde Dinkins despidió a su asesor, Lloyd Braun, responsable del fiasco de las etiquetas.
Bu fiyaskoyu şimdi bitirsek nasıl olur?
¿ Y si ponemos fin a este fiasco ahora mismo?
Beni dinle, bu fiyasko sona erdiğinde...
Escucha, una vez que termine este fiasco...
Beni asla suçlayamazlar ama o fiyasko bana neredeyse 10 milyon dolara mal oldu.
BATMAN IMPIDE CONTRABANDO DE JOYAS Nunca me culparán, pero ese pequeño fiasco me costó 10 millones.
- Gelmedi.
- Un fiasco.
# # There's magic in the wake of a fiasco # # Correct
Hay magia después de un fiasco
İşe yaramaz çıkan benimkiydi.
El que resultó ser un fiasco fue mi acompañante.
- Sahte mektup fiyaskosundan sonra çok isterim.
Bueno, después de ese fiasco con la carta falsificada, me gustaría eso.