Flack traducir español
541 traducción paralela
Red Flack.
Ése es Red Flack.
- Yolculuk için iyi bir konvoy liderin var mı?
¿ Tienes a un buen jefe para la caravana? Un rufián corpulento... que puede hacer papilla al tipo más duro sin ningún problema. Red Flack.
- Flack? Ha! Flack mi?
- ¡ Le gusta hacerlo!
Unutma, Flack... Kızılderililerle yapılan pazarlıkta en son sözü o söyleyecek.
Es más, al tratar con los indios, él tendrá la última palabra.
Zaten biliyor, Flack.
Lo comprende, Flack.
Kalasın tekidir ama çok iyi konvoy liderliği yapar.
Flack es un rufián, pero es un gran jefe para la caravana.
Flack sana bunlardan sattımı?
¿ Flack te vendió algunas de estas pieles?
Flack mi?
¿ Flack?
Hayır. Henüz vadem dolmadı, Flack.
No me llegó mi hora aún.
Flack çok iyi arkadaş olduğunuzu söylüyor.
Tú y Flack son buenos amigos.
Flack ile ikimiz yaklaşık 12-15 yıldır arkadaşız.
Flack y yo somos amigos desde hace 12, 15 años.
Çok iyi bir ekibin var, Flack.
Tienes un buen puñado de arreadores, Flack.
Cimarron'daki kampta, Flack ve Lopez ile birlikte.
- En el Cimarrón, con Flack y López.
Çok tehlikeli bir bölgeye giriyoruz, Flack o yüzden Pawnee köyüne gidip bir kaç tane kızılderili izci alacağım.
Entramos en tierras peligrosas. Iré a los poblados pawnee a buscar guías indios.
Flack römork hariç sadece arabalar dedi.
Flack dijo que sólo podemos usar dos caballos.
Flack mi söyledi?
¿ Eso dijo Flack?
Flack, kızılderililer günlerdir duman işareti gönderiyorlar.
Los indios llevan enviando señales de humo varios días.
- Flack ve Thorpe mu?
- ¿ Flack o Thorpe?
- Evet. Flack'in bir sürü atı var.
Bueno, Flack tiene muchos caballos.
Flack. Burada ne kadar kamp kuracağız?
Todos queremos saber cuánto tiempo nos quedaremos aquí.
Flack nerede?
¿ Dónde está Flack?
Tekrar düşün, Flack.
Me parece que no, Flack.
Ne olduğunu zaten tahmin etmişsindir, Flack.
A ver si averiguas de qué se trata, Flack.
Red Flack halihazırda bu konvoyun patronudur.
Red Flack sigue siendo el jefe de esta caravana.
Kızılderili izlerinden anladığımı Flack biliyor, o yüzden beni konvoyun ilerisine gönderdi.
Flack sabe que entiendo las señales indias, y me envió por delante a explorar.
Sen gittikten sonra ihtiyar Zeke, Thorpe ve Flack hakkındaki....... tüm gerçeği bana anlattıl.
Después de irte tú... el viejo Zeke me dijo la verdad sobre algunas cosas... Thorpe y Flack.
Flack, ne zaman vurmaya başlayacaksın?
- ¿ Y cuándo empezarás a disparar?
Flack! İşte geliyor.
Flack, ahí va.
- Bu demek ki, cinayeti Flack ve Lopez işledi.
Ahora es seguro que fueron Flack y López.
Flack ve Lopez'in peşine düşeceğini söylüyorlar.
- Dicen que vas tras Flack y López.
Flack, beni bırakıp gitme Flack.
No me abandones, Flack.
- Flack! - Bana faydası olabilir.
La manta me servirá a mí.
Bırak şunu. Flack!
¡ Ahora suelta!
Flack, beni yanlız başıma ölüme terk etme!
¡ No me dejes morir solo! ¡ Quédate conmigo!
Baban çok yakışıklı bir adamdı, Charlene Flack.
Tu padre era un hombre bellísimo, Charlene Flack.
Flack'in söylediğine göre bu kadının kimsesi yok.
Según Flack, esta mujer no tiene a nadie.
Yakala onları, Flack.
Agárralos, Flack.
Şimdi sırada Marcus Brewer var. Roberta Flack'in sevilen şarkısı Killing Me Softly'yi söyleyecek.
Nuestra próxima gran actuación será Marcus Brewer cantando la apreciada canción de Roberta Flack : "Killing me softly".
Tamam, o evli değildi ve Flack onun erkek arkadaşı konusunda hiç bir şey söylemedi.
Bien, no estaba casada y Flack no mencionó nada de que tuviera algún novio.
Flack'i buraya getirtelim.
Deja que ponga a Flack con ello.
Flack kız arkadaşından bir şey getirdi mi?
¿ Consiguió Flack algo de tu novia?
Bayan "Parçala Onları" nın Jamalot Krallığı dışında, Detektif Flack'e söyleyecek bir şeyi yokmuş. Başka delil yoksa biz çıkmaza girdik.
La Sra. Part'Em no tiene nada que decir al detective Flack....... más allá de una descripción del Reino de Jamalot y sin más pruebas, estamos atascados.
Tanrım. Roberta Flack'e daha fazla kazanamadığımı söyle.
Dile a Roberta Flack que no podía soportarlo más.
Dedektif Flack... Duyduğum an sizi aradım.
Detective Flack lo llamé ni bien me enteré.
Dedektif Flack, sen bu evin sahibini bul.
Detective Flack, encuentre al dueño de esta vivienda.
Hey, ondan örnek almamın sakıncası var mı, Flack?
Oye, ¿ te molesta si le hago un hisopado de fauces, Flack?
Hoops cumartesi günü, Flack. Unutma.
El Sábado basketball, Flack.
- Bay Flack.
¿ Sr. Flack?
Bay Flack, peki ben katırım "İşe Yaramzı" karşıya nasıl geçirebilirim?
¿ Cómo voy a llevar mi mula al otro lado?
Ayrıca Flack ve Thorpe'unda seni istediğini söylüyor.
- Y dice que serás de Flack o Thorpe.
Neden Flack'e onu getirmesini söylemiyoruz?
¿ Por qué no haces que Flack lo traiga?