Forster traducir español
205 traducción paralela
Ama Matmazel Garance'a sorduğumda "Forster adında birini tanımıyorum." dedi.
Es extraño. Le pregunté a Garance si le conocía, y dijo : "No, no conozco al Sr. Forestier."
Bu Forster ve Lotte Lenya'lı Alman uyarlaması.
Es la versión alemana con Forster y Lotte Lenya.
Hava Orgeneral Sör Vincent "Japonları Öldür" Forster. Kendisi Birmingham stüdyomuzda.
Sir Vince "Matajaponeses" Forster está en el estudio de Birmingham.
Ve şimdi, sevgili parti yoldaşları,... Führer'in bize selam yollamak için gönderdiği "Reich" dan gelen konuğumuza hoşgeldin diyelim. Parti yoldaşı AIbert Forster şu anda alana teşrif etmişlerdir.
Y ahora, queridos y queridas camaradas... saludemos a nuestro invitado del Reich... enviado a nosotros por el Führer.
- Forster.
- Forster.
Forster'ı bilir misin?
¿ Conoces a Forster?
Hayır, hayır. sorun olan, Rita, hangi akla hizmet, EM Forster üzerine, nerdeyse tamamen...
No, no. La asunto es, Rita ¿ cómo diablos puede escribir un ensayo sobre E. M. Forster con casi una total referencia a Harold Robbins?
O zaman Forster hakkında cevap verdiğinde,... "Frank'in Evliliği" diye bir makale yazabilirsin.
Y cuando responda sobre Forster puede escribir un ensayo sobre "El matrimonio de Frank".
- Şimdi hadi, Forster.
- Ahora, vamos, Forster.
Forster!
¡ Forster!
Kahrolası Forster.
Puto Forster.
Sana Forster'ın ne yaptığını anlatacağım, beni gıcık etti.
Te diré lo que hace Forster, estoy hasta las tetas de él.
- Forster'a gelince, doğru dürüst anlayamıyorum.
Cuando se trata de Forster, no puedo entenderlo.
Peki, Forster'ı bir süreliğine unutabilir miyiz, ne dersin?
Sí. Bien, ¿ podríamos olvidarnos de Forster por un momento?
HİNDİSTAN'A BİR GEÇİT E.M. Forster
PASAJE A LA INDIA
Günaydın, Bay Forster.
Buenos días, señor Forster.
Bay Forster, ortada olası bir suç var.
Señor Forster, tengo un infractor potencial, señor.
Forster sen ne...?
¿ Forster, qué hace...?
Bayan Gertrude Forster.
Miss Gertrude Forster.
Hertfordshire'dan memnun kaldınız mı, Albay Forster?
¡ Nada más! ¿ Le agrada Hertfordshire, Coronel Forster?
Balo vermesini sağlayın, Bayan Forster!
¡ Hagan que ofrezca un baile!
- Albay Forster!
- ¡ Coronel Forster!
Albay Forster'ın alayına tayin edildim.
He sido asignado al regimiento del Coronel Forster.
- Mrs Forster plaja gitmeyi düşünüyor.
- Mrs Forster dice que planea ir al mar.
Mrs Forster beni onunla gitmem için Brighton'a davet etti.
Mrs Forster me ha invitado, como su amiga personal, a ir con ella a Brighton.
- Albay Forster bize ev ayarlayacak!
- ¡ Cnel. Forster arrendará una casa para nosotras!
Mrs Forster beni de davet etmeliydi.
Mrs Forster debería haberme invitado también.
Mrs Forster beni daha çok seviyor diye kıskanmasına gerek yok.
No hay necesidad de molestarse sólo porque Mrs Forster me prefiere.
Albay Forster duyarlı biri.
El Cnel. Forster es un hombre sensato.
Görünüyor ki Mrs Forster onsuz bir şey yapamıyor.
Bien, madam, al parecer Mrs Forster no puede estar sin ella.
Mektup Colonel Forster'dandı, Lydia'nın bir subayla İskoçya'ya çekip gittiğini bildiriyordu.
La carta era del Coronel Forster, para informar que Lydia partió hacia Escocia con uno de los oficiales.
Albay Forster Wickham'a pek güvenilemeyeceğini söylüyor.
Coronel Forster dijo que teme que Wickham no sea de confianza.
Babam, albayla beraber onları bulmaya çalışıyor.
Nuestro padre y el Cnel. Forster intentan encontrarlos.
Albay Forster neler söyledi?
¿ Qué dijo el Coronel Forster?
Albay Lydia açısından bir şeyler sezmiş ama, ciddi bir durum görmemiş.
El Coronel Forster advirtió cierto favoritismo por parte de Lydia, pero nada que lo alarmase.
Kaçmadan önce Mrs Forster'a mektup yazmış.
Le escribió una nota a Mrs Forster antes de marcharse.
Albay Forster'a bir mektup yazıp Wickham'a kefil olduğumu bildirerek Wickham'ın Brighton'daki alacaklılarını ikna etmesini istedim.
Le escribí al Coronel Forster para pedirle... que satisfaga a los acreedores de Wickham en Brighton para lo cual me he puesto como garantía.
Albay Forster'ın kendisi alaydaki subayların onunla boy ölçüşemeyeceğini söyledi.
El Coronel Forster dijo que tiene tan buena postura como cualquiera de los oficiales del regimiento.
Pekala, sonra görüşürüz Bay Forrester.
Nos vemos luego, señor Forster.
Perşembe günü Marc Foster cenazesinin güvenliğine atadım seni.
Vas a ir funeral de Marc Forster.
Tanrı Marc Foster'ı öldürdü ve bunu kutluyorum.
Dios mató a Marc Forster y vine a celebrar.
Bilirsin okulda müzevirler sayesinde, 16 yaşında bir çocuğu kolunun altında EM Forster olduğu halde sigara içerken yakalamaya çalışırsın.
Ya lo ve, antes siempre sabías dónde buscar a un traidor en la escuela pública. Buscabas a un chico de 16 años sodomita y que fumara en pipa, con un libro de EM Forster bajo el brazo.
Lydia Fosterlar'la Brighton'a davet edildi.
Los Forster invitaron a Lydia a ir a Brighton.
Albay Forster makul bir adam.
El coronel Forster es un hombre responsable.
Neden Fosterlar onu göz önünden ayırdılar.
¿ Por qué los Forster la perdieron de vista?
Evrak çantasındaki şirket logosunun izini sürerek McLennen-Forster'a ulaştık.
Rastreamos un logo corporativo en el maletín hasta McLennen-Forster.
McLennen-Forster olarak Savunma Bakanlığından uygun izin almadan sizlere çanta hakkındaki detayları veremeyiz.
Nosotros como McLennen-Forster no podíamos darles detalles acerca del maletín hasta que recibamos el permiso apropiado del Departamento de Defensa.
McLennen-Forster'da çalışmış.
Solía trabajar para McLennen-Forster.
Bekle bir saniye, McLennen-Forster.
Espera un segundo, McLennen-Forster.
Ama cidden, erkeklerinin hepsi çok ilginç.
¿ Lees a Proust a E.M. Forster?
Kimmiş o aşkım? Proust mu? E.M. Forster mı?
Tras un duro día esclavizada bajo el secador, lee emocionantes historias sin sentido.