Freda traducir español
93 traducción paralela
Kes şunu Freda.
Ya basta, Freda.
- Kassel, Freda Kassel.
- Kassel, Freda Kassel.
Freda Kassel'in kocasï Bay Christopher.
El marido de Freda Kassel es el señor Christopher.
Seni kız kardeşim Freda ile tanıştırmak isterim.
Quiero presentarte a mi hermana Freda. - Me alegra mucho que hayas venido, porque he compuesto algo para ti. - Encantada.
- Freda mı?
- ¿ Freda?
Freda 9 yaşındaydı.
Tenía nueve años.
O hala benim küçük Freda'm.
Sigue siendo mi pequeña Freda.
Orduyu bekledik. Ordunun şeytanları yenmesini. Freda için buraya gelebilmek için.
Esperando que el ejército aplaste a esos sucios demonios para volver a buscar a Freda.
285 dolarım var, bayım Freda'm için.
Tengo 285 dólares, señor por mi Freda.
Freda'nın gözleri ne renkti?
¿ Color de los ojos?
Freda mı?
¿ Eres...? ¿ Eres Freda?
Freda mı?
¿ Freda?
Freda.
Freda.
- Freda Knudsen.
- Freda Knudsen.
Freda'mı görmediğine emin misin?
¿ Seguro que no vio a mi Freda?
Freda, Esmerelda, Ludmila?
Frida, Esmeralda, Ludmila.
- Adım Freda. Seninki ne?
- Me llamo Freda, ¿ y tú?
Freda, bir sürü battaniye, kürk ve sıcak içecek getir!
( Hombre ) Freda, traiga un montón de mantas, pieles y líquido caliente!
Freda Halle.
Freda Halle...
Adı Freda Halle.
Su nombre es Freda Halle.
"Freda Halle için şimdiye kadar yapılan araştırmanın sonuçlarını gönderin."
Enviar resultado de la investigación a Freda Halle.
" Freda Halle'nin eski sevgilisinin yapılan tahkikat sonucu İspanya'da devrimciler için çarpışırken öldüğü öğrenilmiştir.
" Verificando información del ex amante de Freda Halle... fue muerto en España luchando contra la izquierda.
Freda Halle tutuklandı.
Freda Halle fue arrestada.
Bana yerini söyleyene kadar Freda üstünde çalışacaklar.
Boerth, dónde está la bomba? La Gestapo trabajará en Freda, hasta que usted me lo diga.
Sizin gerizekalılar, Freda Halle'yi kaçmaya çalışırken vurmadan önce konuştursaydı o zaman.
Sus amigos fallaron en hacer hablar a Freda Halle de la bomba. A propósito, la mataron mientras intentaba escapar.
Freda Halle ile ilgili.
Es sobre Freda Halle.
- Bunun Freda'ya bir faydası olmaz artık.
- Eso no ayudará ahora a Freda.
Freda Freddie'de.
Fue a Freda y Freddie's.
f reda f reddie DİSKOTEK
freda y freddie's DISCOTECA
- Freda.
- Freda.
Freda kim?
¿ Quién es Freda?
Teyzem. Onun kız kardeşi.
Mi tía Freda, su hermana.
Freda'ya bir fiske bile vurmadı.
A Freda nunca la tocaba.
Neden ben hep Freda'nın eskilerini giymek zorundaydım?
¿ Por qué siempre tenía que usar la ropa vieja de Freda?
- Freda'nın.
- A Freda.
Hayatım, muhteşem görünüyorsun.
- Hola, Freda. Cariño, te ves muy bien.
- Freda bile fark etti.
- Incluso Frida lo ha notado.
- Freda mı?
- ¿ Frida?
- Evet. Freda Stanton.
Sí, Frida Stanton.
Freda'nın size neler söylediğini tahmin edebiliyorum.
Puedo adivinar lo que Frida le ha estado contando. ¿ De veras?
- Her şey gerçekten talihsizlikti. Önceleri sevinmiştim. Yaşlı kadının Freda'ya yardım ettiğini düşünüyordum.
Al principio yo estaba tranquilo pensé que la mujer intentaba arreglar las cosas con Frida.
- Ben, Freda'dan daha çok şey biliyorum.
Verá, señor Poirot, yo sé algo más que Frida. ¿ De verdad?
Her zamanki önsözünden sonra,... Bayan Pengelley, yeğeni Bayan Freda Stanton'a 40 yaşına gelene kadar vekalet edilecek iki bin sterlin bırakıyor.
Después del preámbulo habitual, la señora Pengelley deja dos mil libras en depósito a su sobrina la señorita Stanton, hasta que cumpla 40 años.
Buraya gel Freda.
Ven, Frida.
Gel bakalım Freda.
Anda, Frida.
Evime gidip Freda'yı alman gerekiyor, tamam mı?
Tienes que ir a mi casa por Frida.
Freda Wallingford.
Freda Wallingford.
" Freda Halle kaçmaya çalışırken vurularak öldürüldü.
" Freda Halle está muerta.
Sen çok iyi dayandın, Freda.
Habías aguantado demasiado.
Selam Freda. Gel.
Ven.
Al bakalım Freda.
Ahí tienes, Frida.