Ganj traducir español
140 traducción paralela
Su. Ganj.
Ganges.
Sana yakutlar ve Kalküta'da Ganj nehrine bakan bir villa satın almalı.
Debería comprarte rubíes y una villa en Calcuta con vistas sobre el Ganges.
Calcutta, Ganj Nehri'nin...
Calcuta se encuentra en la desembocadura...
Calcutta, Ganj Nehri'nin başladığı yerde bulunur.
Calcuta se encuentra en la desembocadura del Ganges.
Asya tipi koleranın kaynağından dışarı yayılma eğiliminde... son yıllarda önemli artış görüldü. Kaynağın Ganj Nehri olduğunu biliyorsunuz tabii.
Durante muchos años, el cólera asiático ha mostrado una marcada tendencia a extenderse más allá de su origen que, como bien sabe, son las aguas del Ganges.
Ve bir gün, önünde, Ganj.
Un día, delante de ella, el Ganges.
- Ganj.
- El Ganges.
Kız orada, Ganj'ın yanında, ağaçların altında.
Ella está allí, a orillas del Ganges, bajo los árboles.
Kız gece Ganj'ın derinliklerinde avlanır.
¿ Sabes una cosa...? Ella caza por la noche en los agujeros del Ganges.
Kızın etrafında, Ganj'daki bir kıvrım...
Alrededor, una curva del Ganges...
Ganj balıkçıları.
Los pescadores del Ganges.
Park Ganj'a kadar uzanıyor.
El parque va hasta el Ganges.
Ganj, cezir halinde.
El Ganges, la marea baja.
Ganj'ın bir kıvrımında.
En una curva del Ganges...
Bir araba Ganj'ı geçerek düz yol boyunca hızlanıyor.
Un coche corre por las carreteras rectas, a orillas del Ganges.
Ganj'ın aşıkları, ikisinden biri ölmeye karar verdiyse birbirlerini özgür bırakmaya söz vermişlerdi.
Los amantes del Ganges convinieron en que debían separarse... si uno de los dos, un día, deseaba morir.
Ufak bir macera yaşadım, Ganj'ın üzerindeki yakamozu izledim.
Tuve una pequefia aventura y vi la luna en el Ganges.
Ganj Nehri HİNDİSTAN
Río Ganges INDIA
Bu benim Nil'im, Ganj'ım, Ürdün'üm, Gençlik Çeşme'm, ikinci vaftizimdi.
Fue mi Nilo, mi Ganges, mi fuente de la juventud mi segundo bautismo.
O'Brien'dan Ganj'a.
O'Brien a Ganges.
Yüzbaşı, Ganj'ı, T'Lani lll'den ne zaman geri getirmeyi planlıyordunuz?
¿ Cuándo tenías pensado traer el Ganges de T'Lani III?
Ganj'ın yanında bir yörüngeye girecek biçimde T'Lani lll'e yaklaşıyoruz.
Nos acercamos a T'Lani III, en órbita junto al Ganges.
Ganj'a ışınlanıp etrafa bir göz atacağım.
Me transportaré al Ganges y daré un vistazo.
Orada işiniz bittiyse Ganj'da bana katılabilir misiniz?
Comandante. Cuando termine, ¿ podría venir al Ganges?
Birileri, Ganj'ın bilgisayar günlük girdilerinden beş saniyeyi silmiş.
Alguien ha borrado cinco segundos del registro de la computadora del Ganges.
Himalayaların eteğinde bu davranış doğal kabul ediliyor. Ganj Nehri'nin Himalaya'lardan geçtiği... Delhi ve Himalayalar arasında, Kurekchetra düzlükleri içinde bir yer.
Está al pie de los Himalayas, a orillas del Ganges en las llanuras de Kurekchetra, entre Delhi y los Himalayas.
Bir dağ gibiydi. Ama aslında Ganj Nehrinin üstünde bulunan bir dağ eteğinde yer alıyordu.
Está en una colina sobre el rio Ganges.
Rishikesh'de Ganj Nehri'nin kıyısına bir helikopter inmişti.
Aterrizó un helicóptero a orillas del Ganges, en Rishikesh :
Ama Kishorilal... Şunu da biliyor musun ki Amerikanın somut balta girmemiş ormanlarına... Hindistan'ın Ganj'ını getirmeye çalışıyorsun?
Pero Kishorilal también sabes que, estás intentando llevarte al puro Ganges de India a esta jungla de cemento de America?
Oh aziz Ganj...
O Santo Ganges...
Fakir ve buralardan çok uzakta olan Ganj vadisinden geliyorum.
Vengo de una tierra pobre y distante, en el valle del Ganges.
"Cesedimi Ganj'da kim yüzdürecek?"
"¿ Quién hará flotar mi cadáver por el Ganges?".
Ganj'dan kutsal su.
Agua bendita del Ganges.
- Ganj'dan kutsal su.
Agua bendita del Ganges.
Ganj suyu sadece bir rahibin veya bir şeytan çıkartıcısının ellerinde yanar.
El agua del Ganges sólo arde en manos de un sacerdote o exorcista.
Sufi, Avinaş ve Gurdip'le git. Nilu'nun küllerini al... ve onları Haridvar'dan Ganj nehrine dök.
Sufi, vaya con Avinash y Gurdeep... a sumergir las cenizas de Nilu en el Ganges, en Hardwar.
Seni dilim dilim doğrayıp parçalarını ganj nehrine atacağım.
¡ Te voy a cortar en pedazos pequeños y los echaré al Ganges!
Ganj nehrinde yıkanıp hacı olamadım.
Todavia tengo que hacer mi peregrinaje... a la ciudad sagrada de Benares y bañarme en el Ganges.
Bir ara Ganj'ta hacı olamayacağını düşündünüz değil mi, eh, bay Siva...
Ahora puede posponer el bañito en el Ganges por un rato, ¿ eh? , Mr Siva...
Ganj'da kendi dininde bir töreni olmalı.
La "ganja" es un sacramento en su religión.
Ganj'ın ne tarafa aktığını bilmediğimi sanıyorsun!
¡ Crees que no sé cómo fluye el Ganges!
Ganj'ın ne tarafa aktığını bilmediğimi sanıyorsun!
Crees que yo no sé para dónde fluye el Ganges.
Günahlarımı yıkamaya Ganj'a gidiyorum.
Voy a limpiar mis pecados.
Hint Kazı : 2.500 km. Ganj Vadisi...
Ansar Calvo : 2.500 kms Planícies del Ganges...
Yürüyüş yıl, buraya geldi, sonra Ganj Ovası, R. Gaya'nın köyü yakınlarında.
Tras años de camino llegó aquí, a la llanura del Ganges, cerca del pueblo de Bodh Gaya.
Ganj, Yamuna, Narmada Bharati Panchgani...
Ganges, Jamuna, Narmada Bharati Panchgani... ¿ Bharati?
Ganj, Yamuna, Narmada...
Ganga, Jamuna, Narmada...
Her gün Ganj'a girip yıkanması..
Un punto bueno acerca de tu padre es que todos los dias, ejerce sus abluciones y reza con el gueto...
Ganj'ın çamuru.
El barro del Ganges.
Ben Ganj Nehri'nde banyo yaparken bir timsah bunu kopardı.
con el Tercero de Buff un cocodrilo me arrancó mi pierna.. ... cuando me estaba bañando en el Ganges...
Ganj'daki Cenaze Mumları Varanasi, HİNDİSTAN
Funerales Iluminados en el Ganges Varanasi, INDIA