English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ G ] / Günün birinde

Günün birinde traducir español

2,318 traducción paralela
Günün birinde keşfedilebileceğimizi hep biliyorduk.
Siempre supimos que algún día podían descubrirnos.
Sonsuz bilgeliği sayesinde, günün birinde Gardiyan'ın Yaşayanlara savaş açacağını biliyordu.
Por su infinita sabiduría, sabía que un día el Custodio les haría la guerra a los vivos.
Yıllarca şu havuz kenarında oturduktan sonra günün birinde buranın sahibi olacağın kimin aklına gelirdi? - Öyle.
Así que, ¿ quién hubiera pensado hace tantos años, echados en la piscina, que este edificio terminaría siendo tuyo?
Günün birinde, yaptığın bu iki büyük hakareti hayatın ile ödeyeceksin.
Un día, pagarás por estas dos atrocidades con tu vida.
Belki günün birinde ünlü yazarlar olursak biz öldükten sonra bunları yayınlarlar. Sartre ve De Beauvoir gibi.
Quizas si algún dia nos convertimos en famosos escritores, las publiquen despues de morir, como Sartre y De Beauvoir.
Günün birinde çocuk sahibi olmak istiyorsan yani.
Quiero decir, ¿ y si algún día decides tener hijos?
Şimdi yok. Ama günün birinde çoğalacak. Ona göre düşünmelisin.
Bueno, por ahora no tienes mucho pero algún día tendrás algo más, y por lo tanto necestirás un plan.
Bakın, Cynthia'nın babasını severim, ve gayet iyi biliyorum ki tüm müşterilerim günün birinde gidecek.
Mira, me encanta el padre de Cynthia Y sé que todos cada cuenta que tengo eventualmente me dejará.
Umarım onu seversin, günün birinde patronun olacak.
Espero que te guste. Algún día será tu jefe.
Bu, günün birinde çok iyi bir doktor olmanı sağlayacak.
Esto te hará una gran doctora un día.
Bart, ben de memnun değilim ama günün birinde organ nakli için birbirimize muhtaç olabiliriz. O yüzden iletişim yollarını açık tutmalıyız.
Bart, yo tampoco estoy contenta, pero puede que algún día nos necesitemos para un transplante de órganos, así que mejor que mantenemos nuestras líneas de comunicaciones abiertas.
Günün birinde önemli biri olunca baba ve oğlu öyle kötü bir duruma düşüreceğim ki onlara bol bol güleceğim.
El dia en que me convierta en alguien.. .. hare que tu situacion padre-hijo sea tan mala.. Solo el pensarlo me hace reir.
68'de berberde yerleri süpürürken şansım yaver giderse günün birinde sahip olacağım mükemmel aileyi düşünüp dururdum.
Por allá en el'68, cuando estaba barriendo pelo en esa peluquería, tenia esta imagen mental de una familia que, si tenía suerte, tendría algún día.
Günün birinde Travis'i kaybedeceğimi biliyorum,... ama bunu düşünmek o kadar korku verici ki bazen çıldırmış gibi davranabiliyorum.
Sé que perderé a Travis algún día, pero el solo pensarlo me asusta tanto que a veces actúo un poco loca.
Günün birinde bu savaş sona erecek.
Algún día esta guerra terminará.
Günün birinde televizyon icat edilecek ve bedava olacak.
Algún día la TV será inventada y será gratis. Y luego costará dinero.
Günün birinde kabuğundan çıkıp Sean'un annesini başka bir adam için terk etmiş.
Hasta que finalmente salió del armario, y dejó a la madre de Sean por otro hombre.
Günün birinde, sana bir nebze huzur verebileyim diye dua etmeye devam edeceğim.
Continuaré rezando para que algún día pueda traerte un poco de paz.
Günün birinde damarlarında varis olursa oralara nasıl masaj yapabileceğini de gösteririm.
Y algún día, cuando tengas varices te enseñaré a masajearlas.
Ben de genelleme yapıyorsun sandım. Yani Sheldon'ın günün birinde kafeteryada limonlu jöle kalmadığı için düşük gelirli bir nükleer cihazı çalıştıracağından endişeleniyorum ben.
Pensé que estabas haciendo una generalización "estoy preocupado por que Sheldon, algún día detone un dispositivo nuclear de poco alcance porque la cafetería se quedó sin gelatina de limón".
Ben günün birinde öleceğim. Ama arkamda, bokunu bile temizleyemeyen bir çocuk bırakmak istemiyorum.
Algún día estaré muerta y como cortesía al mundo, no quiero dejar un tipo que no sabe cómo hacer para limpiar su mierda.
Ve günün birinde artık buna karşı koyamayacağım diye çok korkuyorum.
Y me aterra pensar que algún día ya no querré luchar, Elena.
Umarım günün birinde, beni bağışlayabilir.
Espero que algún día ella pueda aprender a perdonarme.
Günün birinde, FDA ilacı onayladığında ve binlerce hayat kurtulduğunda Naomi bunun bir adamın hayatından daha önemli olduğunu anlayacak.
Un día, cuado esta medicina esté aprobada por la DA y salve miles de vidas, Naomi se dará cuenta de que eso es más importante
Ama umarım günün birinde, beni affedersin. Gece ziyaretleriyle başlayabiliriz.
Pero espero que algun dia... puedas perdonarme.
- Sana günün birinde şunu sorduğunda ona ne diyeceğini düşünsen iyi olur :
Mejor sería que pensases en qué le vas a decir
Ve günün birinde kalbinin kırılacağını biliyorum.
Es inevitabl, que le rompan el corazón.
Günün birinde, beynindeki anılardan doğruca bir gemi oluşturabilecekler.
Y algún día, podrían encontrar el modo de grabarnos directamente en el cerebro, el recuerdo de tener una nave.
Günün birinde Barney dünyanın en iyi amcası olacak.
Y algún día... él será el mejor tío del mundo
Bu doğrudur, sizi mutlu eden her şey günün birinde sona erecektir, hiçbir şeyin sonu güzel bitmez.
Es verdad. Todo lo que te hace feliz va a terminarse en algún momento, y nada bueno termina bien.
Bir sabah uyanıp, Willie'nin sonsuza dek gittiğini göreyim diye. Ve günün birinde gidiverdi
Iba a la cama todas las noches y rezaba para que un día me despertara y Willie se hubiera ido.
Ev arkadaşlığı anlaşmamıza göre, evcil hayvan yasak. Ancak rehber köpekler ve günün birinde gelecek olan sibernetik yollarla güçlendirilmiş yardımcı maymunlar hariç.
Las mascotas están prohibidas bajo el acuerdo de compañeros con la excepción de animales de servicio, como un perro lazarillo y, algún día, monos ayudantes mejorados cibernéticamente.
# Belki günün birinde geri döneriz. #
* Quizás volvamos algún día. *
Günün birinde bir uzay gemisinin bu çarpıcı olağanüstü olaydan nasıl faydalanabileceğini hayal etmek istiyorum.
Me gusta imaginar como una nave espacial algún día podría ser capaz de aprovechar este fenómeno espectacular.
Brooke teyze, Julian günün birinde harika bir anne-baba olacaksınız.
¡ Qué duermas bien! Tía Brooke, Julian.... llegaréis a ser grandes padres algún día.
Bunun için 20 yıl kadar beklemem gerekebilir ve bu kadar uzun süre kırgın kalmak istemiyorum. Bu yüzden gelecekteki seni affediyorum. Yani günün birinde bana gelip de :
Tendré que esperar 20 años y no quiero estar lastimada tanto tiempo así que voy a perdonar a tu futura tú a la encantadora persona que vendrá algún día a mí y dirá, " Mamá, lamento tanto haberte dicho estupideces cuando tenía 16.
Biliyor musun, günün birinde, şanslı bir adamın alaycı bir karısı olacaksın.
Sabes, algún día serás la esposa muy sarcástica de un tipo muy afortunado. Mitad león, mitad águila.
Günün birinde yapmak istediğim 200 şeyi not aldım sadece.
Apunté 200 cosas que quería hacer algún día.
Günün birinde bana baktığında bunu hatırlayacak.
Algún día me mirará y lo recordará.
Günün birinde şans yüzüne gülecek.
Tarde o temprano tendrás suerte.
Günün birinde...
Tarde o temprano...
Paul ile evlendiğiniz zaman, günün birinde hapisten çıkabileceği hiç aklınıza gelmedi mi?
Así que cuando se casó con Paul... ¿ No pensó que saldría de prisión algún día?
Ailem için, Eddie'nin cennette olması için günün birinde ona katılabilmem ve o gün geldiğinde canımın yanmaması için.
Por mi familia, porque Eddie esté en el Cielo, para que algún día me reúna con él, y para que, cuando lo haga, no sea doloroso.
Sahiden böyle bir tip günün birinde müthiş, meşhur bir Nascar sürücüsü olabilir mi?
¿ Crees que alguien como yo, podrá ser alguna vez un famoso corredor de Nascar?
Günün birinde Minion'la beraber, dünyaya karşı yapa yalnız kaldığımızı hissettim.
Algunos días sentía que éramos Servil y yo contra el mundo.
Hangisi daha kötü, bilmiyorum. Nasıl öldüğünü öğrenmek mi, yoksa... Günün birinde onu tekrar görmeyi umuyordum.
No sé lo que es peor, escuchar acerca de cómo murió o sólo pensar que yo sería capaz de volver a verlo.
Günün birinde birileri, bize ne olduğunu keşfedecek.
Algún día alguien va a descubrirnos.
Günün birinde tutuklanacağını biliyordum? Ne suç işledin?
Sabía que un día te iban a arrestar. ¿ Que has hecho?
Günün birinde ikisi de yarışlar kazanacak.
Algún día ambos serán ganadores como ella lo fue.
Günün birinde harika bir hikayen olacak, dostum.
Esta va a ser una gran historia para tí algún día, amigo.
Günün birinde annemiz geri dönecek.
Algún día mi mamá regresará.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]