Hayalim traducir español
1,251 traducción paralela
Hayalim yıkılan hayaller gibi paramparça oldu.
Despedazaron mi sueño, quedaron trozos de un sueño pulverizado.
Bir haftalık hayalim sonunda gerçekleşti!
¡ Lo logré! Mi sueño de toda la semana se ha hecho realidad.
Hayalim gerçek oluyor!
Mi visión se está haciendo realidad.
Tek hayalim beraber mutlu bir hayatımız olması.
" Mi único sueño es que tengamos una vida feliz juntos.
- Hiçbir şeyi değiştirmez. - Her şeyi değiştirir. Midillilerin torunlarıyla dolu bir çiftlik hayalim ne olacak?
Todo cambio. ¿ Y mi sueño de tener un establo con potros salvajes?
Benim hayalim bu mu sanıyorsun?
Me refiero a la comedia que hiciste con tu trago.
Hokage olmak... Hokage olmak benim hayalim çünkü!
Porque convertirme en Hokage convertirse en Hokage es mi sueño!
En büyük hayalim Çin'in Hindistan'ı örnek alıp İngiliz yönetimini kucaklamasıdır.
Mi sueño es que el pueblo chino siga el ejemplo de India y se acojan al dominio británico.
Benim bir hayalim var!
- Tengo un sueño.
Ve hiç hayalim kalmadı.
Y ya no me quedan sueños.
" bu toplumun bir gün yükselip.. .. kendi öz anlamını yaşayacağına dair.. .. bir hayalim var.
" Yo tengo un sueño, que algún día... esta nación se elevará... y vivirá verdaderamente de su credo :
Bu benim hayalim!
- ¡ No es mi sueño!
Ve hayalim... Asıl hayalim yani... olabilirsem bir gün tepeden tırnağa kadın olmak istiyorum.
Y mi sueño, de verdad..... es convertirme en mujer, de los pies a la cabeza.
Sanırım yaşlanmak ve... yeniden orada yaşamak... atalarımın evinde... benim hayalim bu.
Yo espero llegar a vieja... para vivir de nuevo en la casa de mi niñez. Yo sueño con eso.
O zamanlarda yaşamak... ve öyle adamlar arasında... ülkem henüz olgunlaşmaya başlamış bir fikirken... işte benim hayalim bu.
Vivir en esa época... y junto a esos hombres... cuando mi país aún estaba en formación... es mi sueño.
Hayalim, rap yaparak hayatımı kazanmaktı.
Mi sueño era ganarme la vida como un rapero.
Çok güzel bir hayalim vardı.
He tenido un maravilloso sueño esta noche.
Şaşırtmaca sorusu olduğunu anlamadım, o yüzden ben de kanalda bir daire Fransa'da küçük bir çiftlik ve bir yat hayalim olduğundan bahsettim.
Pero no me di cuenta que era una pregunta tramposo, entonces le cuento acerca de mi sueño... de un yate, una pequeña granja en Francia y un piso en un canal.
Benim hayalim bazı adam çocuk oyuncağı olmalı Yani, bile elektrikli el aletleri ile.
Así que un tío de mis sueños debería ser pan comido aunque tenga herramientas eléctricas.
- Ayrıca, bu benim hayalim.
Además, es mi fantasía.
Jimnastikçi olma hayalim var.
Adiós a mi sueño de convertirme en gimnasta olímpico.
Benim de hayalim tam olarak buydu.
Eso es exactamente lo que imaginaba
Köşede tek boynuzlu bir at olsa güzel olurdu, ama hayalim işte böyle bir yerdi.
Podría haber un unicornio en la esquina, pero básicamente - sí, asi es.
Kendimi çok tuhaf hissediyorum. Fran için çok üzülüyorum. Ama otel hayalim gerçekleşecek.
Estoy muy triste por Fran, pero la posada... de verdad va a pasar.
Ve şimdi başka bir hayalim daha var.
Y ahora tengo otro sueño
Benim en büyük hayalim.
Es el sueño de mi vida.
Şimdiyse hayalim gerçek oldu.
Y ahora que por fin todo mi sueño se está haciendo realidad yo...
Ama bu benim hayalim.
Pero es mi sueño.
Bunun benim hayalim olduğunu görmüyor musunuz?
¿ Pero no veis que este es mi sueño?
Bu onun mekanizması mı yoksa benim hayalim mi merak ediyorum... Ama onun yapay vücudundan ılık bir tepki hissediyorum.
Supongo que es su mecanismo, o mi imaginación... pero siento alguna reacción de afecto en su cuerpo artificial.
Hayalim öldü.
Mi sueño ha muerto.
- Bir Nascar kullanmak bu benim hayalim. - Sana birşey sormama izin ver...
manejar un Nascar es mi sueño deja preguantarte algo..
Hayalim nedir biliyor musun?
- ¿ Sabes cuál es mi sueño?
Hayalim... dans edebilmek... Kendi adımı kullanarak... gururla ve özgürce...
Mi sueño es poder bailar libremente y sentirme orgulloso.
İşte hayalim bu.
Ése es mi sueño.
Bu kulüpte çalmak, benim en büyük, hayalim olmuştu.
Siempre fue mi sueño interpretar en este club.
Yazar olmak gibi bir hayalim vardı, fakat bir tarzım yoktu.
Soñaba con ser escritor, pero no tenía voz.
Biliyorsun en güzel hayalim senin içindi...
¿ Sabes...? Soñé de lo más lindo contigo...
Hâlâ bir sürü hayalim var ama aşk hayatımla ilgili değil.
Aún tengo muchos sueños, pero no con respecto a mi vida amorosa.
Küçüklüğümden beri insanların kalplerini açacak - bir müzik yapma hayalim vardı.
Desde que era niño que tenía el sueño de crear música que abriera el corazón de la gente.
Küçüklüğümden beri, bir hayalim vardı :
Desde que era un niño que tengo un sueño :
Bu hala hayalim.
Todavía es mi sueño.
Benim de bir zamanlar benzer bir hayalim vardı.
Es que hace tiempo tuve un sueño semejante.
Siktir... Ya benim hayalim?
Diablos... ¿ Y mi sueño?
Burada çalışmak benim en büyük hayalim bu yüzden gerçekten iyi bir izlenim bırakmak isterim.
Pero sueño con trabajar aquí... y quiero impresionarlo.
Hiçbir hayalim kalmamıştı.
No quedaban sueños dentro de mí.
Hayalim gerçek olmuştu.
El sueño se había convertido en realidad.
Her zaman için tek hayalim bu oldu.
Cualquiera habría podido viajar estando siempre en su propia patria.
Bu benim hayalim.
Ese es mi sueño
Hayalim, onu Bach ile birlikte çalmaktı.
Y era mi sueño tocar con Bach.
Hayatım boyunca tek bir hayalim oldu :
He tenido un sueño en toda mi vida :
hayal 40
hayalet 78
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayal bile edemezsin 21
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25
hayalet 78
hayaller 22
hayal et 37
hayal kırıklığı 16
hayal meyal 31
hayal bile edemezsin 21
hayaletler 48
hayalet mi 23
hayal gücü 25