Huerta traducir español
280 traducción paralela
Pekâlâ Casey, Huerta.
Basta, Casey, Huerta.
Huerta, Pancho Villa'nın desteği ile kuzeyden ve sen General, güneyden bastırınca - Diaz çöktü.
Al atacar Huerta por el Norte con Pancho Villa y usted por el Sur Díaz, se hundió.
- Dinliyor muydunuz General?
- ¿ Estaba escuchando, general Huerta?
Biliyor musunuz General Huerta, dürüst olmak gibi bir kavram da var hayatta.
¿ Sabe, general Huerta? No hay como un hombre honrado.
Huerta'nın birlikleri geçitten geçiyorlar.
La fuerzas de Huerta vienen por el paso.
Huerta emirlerime karşı mı çıktı?
¿ Huerta ha desobedecido mis órdenes?
Huerta buna cesaret edemez, edemez!
¡ Huerta no se atreverá!
- Huerta yanlış anlamış olmalı.
- Huerta no me habrá entendido bien.
- Huerta'yı gördün mü?
- ¿ Ha visto a Huerta?
Huerta sizi seviyor ve koruyacak.
Huerta le quiere y le protegerá.
Huerta burada mı?
¿ Está Huerta aquí?
Huerta'nın subaylarından biriyle konuşurken görülmüşsün.
Se le vio hablando con un oficial del ejército de Huerta.
Sürpriz hazırlamıştık ama Huerta hazırlıklıydı.
Íbamos a atacar por sorpresa, pero Huerta se enteró.
Huerta'yı kontrol altında tutmak istedi ve Huerta'da onu öldürdü.
Quería dominar a Huerta y Huerta lo mató.
Huerta mağlup edildi.
Huerta ha sido derrotado.
Huerta'yı yendik, Amerika'da zengin oldu.
Echamos a Huerta. Es rico en los Estados Unidos.
Bu bahçe özel bir mülk, aldıysan ödemelisin.
La huerta es propiedad privada, comprada y pagada.
Söylediğine göre ahırda armut yiyormuş.
Estaba en la huerta comiendo peras, según dijo.
Böyle olmadı. O ahırdaydı.
Estaba fuera en la huerta.
Evet. Sadece orada dikilip armut yiyordu değil mi?
Estaba en la huerta comiendo peras.
Seni ahırdan gördüm.
Te vi desde la huerta.
Hayır, bahçe işlerini ciddi olarak yapmıyoruz.
No, la huerta es un pasatiempo.
Bunu bahçeye ekeriz.
Deberíamos tener una huerta propia.
Araziyi sürüp ekeriz, balık yakalarız ve mahsul stoklarız.
Haremos la huerta, pescaremos y tendremos nuestro propio alimento.
Parral'a General Huerta saldıracak.
El general Huerta va a atacar Parral.
Huerta, sanırım, Huerta için...
Huerta, creo que lucha para... Huerta.
Coloradoslar Huerta'nın güneyde olduğunu henüz bilmiyor.
Los colorados saben que Huerta está al sur.
Huerta'ya doğru, güneye değil kuzeye, bize doğru süvari dolu bir tren yolladılar.
Aún así envían el tren llenos de tropas no al sur, hacia Huerta, sino hacia el norte, hacia nosotros.
Onlar, Huerta'dan korkmuyorlar.
No tienen miedo de Huerta.
Üstlerim bana Parral'a saldırma, onu Huerta'ya bırak diyor.
Mis órdenes dicen que no ataque Parral, que se lo deje a Huerta.
Huerta'nın Parral'ın Önünde bir ordusu var. Onu almak için henüz bir hamle yapmadı.
Huerta tiene un ejército frente a Parral, pero aún así no hace ningún movimiento para tomarla.
General Huerta Parral'a saldırmayın demedi mi?
¿ no dijo el general Huerta que no atacara Parral?
Huerta'dan hoşlanıyor musun?
¿ Me gusta a mí Huerta? No.
Ama, General Huerta...
Pero general Huerta...
General Huerta : bu bir zorbalık.
Esto es un ultraje.
Ben, Madero Cumhuriyet Ordusu Generali Huerta'yım.
Soy el general Huerta, del ejército republicano de Madero.
Beni, Parral'ı General Huerta'ya vermeye zorlamayın.
No me haga entregar Parral al general Huerta.
Huerta'yla anlaşmazlığın.
Tu conflicto con Huerta.
Ama Huerta doğrudan bana geldiğini öğrenirse Arkasından birşeyler çevirdiğimizi düşünecektir. Ve bu tehlikeli.
Pero cuando Huerta descubra que has venido directamente a mí pensará que tú y yo estamos conspirando a sus espaldas... y eso es peligroso.
Huerta da kim oluyor?
¿ De todas formas quién demonios es Huerta?
Huerta'yı kazandı mı?
¿ Ha tomado Parral? No.
General Huerta Cumhuriyet Ordusu'nun başıdır.
El general Huerta es la cabeza del ejército republicano.
Parral'ı sizin için aldım, Huerta için değil.
Yo tomé Parral para usted, no Huerta.
Huerta'ya bağlı bir ordu bile çok fazla.
Bajo Huerta, un ejército es muy poco.
Bu Huerta'ya karşı olduğun anlamına mı geliyor?
¿ Qué es lo que tienes contra Huerta?
Şahsen, General Huerta'nın devrimi yıkmaya çalıştığını mı düşünüyorsun?
¿ Sabes personalmente que el general Huerta planea boicotear la revolución?
Bana güvenmeyip Huerta'ya nasıl güvenirsiniz?
¿ cómo puede fiarse de Huerta y no de mí?
Huerta'ya bana ettiğin gibi itaat edeceğin sözünü vermen benim içn son derece önemli.
Es esencial para mí obtener tu promesa de que obedecerás al general Huerta igual que me obedeces a mí.
Huerta kaybetmemi bekliyor.
Huerta está esperando a que me desborden.
General Huerta sizi karargahında acilen görmek istiyor, Albay Villa.
El general Huerta quiere verle en su cuartel inmediatamente, coronel Villa.
Huerta.
Huerta.