Ibiş traducir español
186 traducción paralela
-... insanlar ibiş demek istediğini sanıyor.
la gente cree que quieres decir "asalta-culos".
- İşte, ibiş.
- Ya sabes, "asalta-culos".
"Bir paket de ibiş lütfen."
"Oh, y un paquete de asalta-culos también."
İster misin, seni cırtlak sesli ibiş!
¿ Y? ¿ Eso quieres, maldito idiota gruñón?
Luke Skywalker ibiş - O ve Leia kesinlikle -
Luke Skywalker no es... el y Leia claramente...
Buraya bak lan ibiş!
¡ Oye tú, marica!
Burnun kalkmasın, ibiş.
No te halagues, mi rey.
Orada ne Danlı ne Filistinli, sadece Samson ve Delilah oluruz.
Allí no seremos un danita y una filistea, sólo Sansón y Dalila. En el valle del Nilo el aire será dulce por la mirra y sólo el vuelo del ibis oscurecerá el cielo.
Sabba şehri kuşatması sırasında zehirli sürüngenleri öldürmek için Nil nehrinden nasıl balıkçıl kuş getirttiğini duyduk.
Hemos oído cómo utilizaste ibis del Nilo para matar serpientes venenosas, cuando sitiabas las ciudad de Saba.
İbis tapınağı.
El templo de Ibisis.
İbis tapınağı, yaşam ırmağı...
El templo de Ibisis, el río de la vida...
Bunu kayıtlarda arayabilir miyiz sence?
¿ Crees que podrías pasar ésto por el IBIS?
Şu an kayıtlarda araştırıyorum.
Está pasando por IBIS ahora mismo.
Merminin sahibi bulundu.
Si. El IBIS confirmó la coincidencia.
İbiş.
"Asalta-culos".
Eğer tutarsa bataklık yok olmaktan kurtulur. Mortlake kaplumbağası doğal yaşam alanına geri döner. Çeltikçi kuşu gibi kuşlarda değerli bir yuvalama yerini daha kaybetmezler.
Si vive, el pantano no desaparecerá, las tortugas volverán a su hábitat y el ibis podrá seguir anidando allí.
Televizyonda çok belgesel seyrettim.
- ¡ Un ibis!
Çeltikçi kuşlarının bir evi olmalı.
Esto es para nosotros. El ibis necesita un hogar.
Kovan ve sistem burada devreye giriyor demek.
Que es de donde el casquillo e IBIS entran.
Balistik Veri Tabanı Sistemi'nden hiçbir şey çıkmadı.
Nada. No hay coincidencia en IBIS.
Sistemde aratırım.
Ya podemos empezar. - La pasaré por el IBIS.
Balistik veri tabanında araştıracağım.
La procesaré en IBIS.
- Bu izleri IBIS'den karşılaştırdın mı?
- ¿ Pasastes las balas por IBIS? - Lo hice.
Silahın kayıtlarına baktım.
La busqué en el IBIS.
Balistik veri tabanından sonuç çıkmadı.
No hay coincidencia en IBIS. El arma no está en el sistema.
Mermiyi balistik veri tabanında araştıracağım.
- Pasaré la bala por IBIS. - Bueno.
Balistik veri tabanında bir saattir şu mermiyi araştırıyorum. Olası bir şüpheli bile bulamadım.
Estuve pasando esta bala por IBIS por una hora y no tengo ni un probable sospechoso.
Mac... IBIS'te bir uyum yakaladım.
Mac, confirmé la coincidencia en IBIS.
Kurşuna ihtiyacımız var, Mac.
Necesitamos la bala, Mac. Para pasarla por IBIS.
Detaylı incelesin.
Que lo pase por IBIS.
Bobby, benim kovanın sonuçlarını sisteme işlediklerini söylediler.
Bobby, la policía dijo que pasaron mi casquillo del francotirador por IBIS.
Warrick sana atış sonuçlarından söz etti mi?
¿ Warrick te habló sobre el hallazgo en el IBIS?
IBIS bu silahları elden geçirmiş.
IBIS mostró un resultado.
Bu silahlar IBIS'e Vahşi Yaşam Derneği tarafından üyelerine geyik avlamak için gönderilmiş.
Fueron ingresadas en IBIS por el departamento de Vida Silvestre por matar un ciervo con un arma de calibre pequeño.
Bunu kayıtlarda arayabilir miyiz sence?
Crees que podrias pasar esto por el IBIS?
Bunu nasıl aldığını sormayacağım.
esta pasando po el IBIS ahora mismo.
Evet. Merminin sahibi bulundu.
El IBIS ha confirmado la coincidencia.
Kayıtlarda araştırdım, ve bunu buldum : bu silah 98 yılında bir soygunda kullanılmış.
Lo pasé por el IBIS. El revolver fué usado en un robo en el 98.
Balistik veri tabanından bir şey çıktı mı?
¿ Algo en Ibis /
Balistik veri tabanından sonuç çıktı.
La encontré en Ibis. ¿ En Ibis?
IBIS'te daha önce kullanılan bir silahla ilgili dava çıktı.
El arma se usó en otro caso.
IBIS * üzerinden araştırma yaptım, ve bir sonuca ulaşamadım.
Lo cotejé en el IBIS, no hay coincidencias.
Ajanımın silahını IBIS'ta ( * ) aratmışsın.
¿ Investigó el arma de mi agente en la base de datos IBIS?
Atıldığı silaha ulaşmak için gerekli özelliklerini belirleyemezsin.
Pero no son suficientes para buscarla en IBIS.
Bobby bacaktaki merminin yivlerini daha detaylı inceleyebildi, ama hala silahı kayıtlarda bulamadık
Bobby logró obtener más estrías en la de la pierna pero aún no hay nada en IBIS.
Başka silahta kullanılıp kullanılmadığına bakacağım.
Voy a pasar la información por el IBIS y ver si lo usaron en otra pistola.
- Geçen seneki bir cinayette aynı çizikleri taşıyan bir mermi bulunmuş.
- IBIS encontró una coincidencia. - Ciertamente lo hizo. Una bala con las mismas estrías que otra recuperada en un homicidio el año pasado.
5 tam 44, Smith Wesson silahlarla uyumlu, ama kayıtlarda yok.
Calibre 44, de una Smith Wesson, pero no hay registro en IBIS.
Kurbandan çıkarıIan 22'lik mermi, veri tabanında eşleşti. Çözülmüş bir davada kullanıImış.
Tenemos una coincidencia en IBIS de la bala de la víctima.
Evet, evet, ve ateş mekanizmasıyla ilgili bir kayda ulaştım.
Sí, y obtuve en IBIS una impresión del percutor.
Bu 45'lik daha önce başka bir olayda kullanılmış.
La.45 del callejón tiene un registro en IBIS.