English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Ilâçlar

Ilâçlar traducir español

38 traducción paralela
Şimdi, o ilâçları at.
Ahora, tira a la basura todas esas pastillas.
Yani, ilâçlarını almasından sen sorumluydun.
Así que tú eras la responsable de darle sus medicinas.
Evet, ona her gün ilâçlarını veriyordum.
Sí, yo le daba su medicina diariamente.
Çabuk etkiliyor ilâçların.
Tus drogas son activas.
Belki de kurbanımız radyasyonlu ilâçlar taşıyan birine saldırdı.
Lo que quiere decir que nuestra víctima asaltó a alguien que llevaba radio farmacéuticos.
Üstünden paramın ve ilâçlarımın çıktığı cesede gelince soygun vakamızı çözdüğünüz için teşekkürler.
Al igual que no lo son esa persona muerta con mi dinero y mi medicina, muchas gracias por resolver nuestra coartada.
Gıda ve İlaç Dairesi'nden onayda bekleyen mucizevî bir grip ilâçları var ve söylentilere göre ruhsat kesin.
Tienen una Vacuna milagrosa contra la gripe que la FDA está a punto de aprobar y se rumorea que va a triunfar.
Bütün tıbbî muayeneyi yürütmeme numuneler almama, ilâçları test etmeme izin ver.
Déjame realizar un minucioso examen médico. Tomar algunas muestras, testear unas medicaciones.
O ilâçları çantasına sen koymadın yani. Ne?
¿ Entonces no le pusiste las pastillas en su bolso?
Eğer bir balık odasını ziyaret ederseniz şişeler dolusu Maalox ve Tagamet ilâçlarını görürsünüz.
Y si van a cualquiera de estos acuarios... "ACUARIO SÓLO PERSONAL AUTORIZADO" ... verán frascos de Melox y Tagamet.
Sonra geldi güzel bir şeyler söyledi ve kışlığın anahtarını kaptı ve annesinin ilâçlarını alarak defolup gitti.
Aparece, y la camela para que le de las llaves de la cabaña de caza de la familia. Y entonces, él desaparece con todo el Xanax.
Yaptım, ama buradaki deneysel ilâçları FDA'ya onaylatmak yıllar sürer.
Sí, lo hice, pero a la FDA le toma años para aprobar las drogas experimentales que usamos aquí.
Bu numune ilâçlar sadece seni yakmaz bana lisansımı kaybettirir. O yüzden 7 tane.
Asaltar mi armario de muestras no sólo te permite mejorar, hace peligrar mi licencia, entonces... siete pastillas.
Bu numune ilâçlar sadece seni yakmaz, bana lisansımı kaybettirir.
Asaltar mi armario de muestras no solo te beneficia a ti, pone en peligro mi licencia.
Bu sabah ilâçlarını aldın mı baba?
¿ Has tomado tus pastillas esta mañana, papá?
- Yasal olmayan ilâçlar kullandınız mı?
¿ Ha consumido sustancias ilegales? Sí.
- Evet. CIA'e katıldıktan sonra yasal olmayan ilâçlar kullandınız mı?
¿ Ha consumido sustancias ilegales después de unirse a la Agencia Central de Inteligencia?
Argelouselu olmayan bir yabancıyla karşılaştığım sırada benden eczaneden ilâçlarını almamı istedi.
" Me encontré con un desconocido que no era de Argelouse. Me pidió que, como iba a la botica de Darquey le llevara una receta.
Ertesi gece ilâçları almaya geldi.
Vino al día siguiente a buscar las medicinas.
Burada görüşeceğiniz doktorların ve pazarlayacağınız ilâçların listesi var.
Aquí tenéis una lista de los doctores que iréis a ver, y los medicamentos que les vais a presentar.
Nasıl oluyor da ilâçlar hakkında ondan çok şey biliyorsun?
¿ Cómo sabes más que ella sobre ese medicamento?
Ve hangi ilâçları almam gerektiğini de biliyorum.
Y aún sé qué medicamentos que necesito.
Ne tür ilâçlar?
¿ Qué tipo de medicamentos?
Leonard'ın uykuya ihtiyacı olduğu konusunda ne kadar şiddetle ısrar ettiğini ve istiflediği ilâçları düşündüğüm zaman... - Ne ilâcı?
Y cuando pensé en su obstinada insistencia en que Leonard necesitaba una siesta y en la medicación que tenía guardada...
Kalp rahatsızlığı varmış ama doktoruna göre ilâçlarını içtiği sürece sorun yokmuş.
Tenia afección cardíaca pero su médico dijo que la medicación no bastaba.
Kendisi inkâr ediyor ama ilâçları Margaret'e veren kişi oysa hiç şaşırmam.
Él lo niega, pero no me sorprendería que fuera él quien proveía a Margaret.
Sence bu Clark ilâçları Cartwright'tan mı aldı?
¿ Piensas que este chico Clark se las entregó a Cartwright?
Frank ilâçlarını alıp almadığını kontrol ediyordu.
Frank iba a verla para asegurarse de que estuviera tomando sus pastillas.
Tardif diskinezi ilâçlarımın sebep olduğu ağır bir böbrek iflâsıyla karşı karşıyayım.
Sí. Acabo de sufrir una desafortunada batalla contra un fallo renal debido a la medicación que tomo para mi diskinesia tardía.
- Bu ilâçlar bebeğe zarar verir mi?
¿ Podría esta medicación hacer daño al bebé?
İlâçlarının zamanını karıştırırsan, beni ara ve sakin dur, kırgın yüreğini dinlendir. Hoşça kal, yavru kedicik.
Llámame si te confundes con las píldoras... descansa y cuida de tu pobre alma.
İlâçlarının zamanını karıştırırsan, beni ara ve sakin dur, kırgın yüreğini dinlendir.
Llámame si te confundes con las píldoras... descansa y cuida de tu pobre alma.
İlâçlar... haplar.
Las drogas, las píldoras.
İlâçlarında bir sorun olmalı.
¡ Oh, Dios! ... Jenna, no estás pensando bien.
İlâçlarını alamaz.
Entonces él no tomará sus medicinas.
Frank o ara St Mary'deydi. İlâçlarını alıp almadığını kontrol edebiliyordu.
Así que podía revisar y asegurarse que estuviera tomando sus tabletas.
İlâçları önceden de alıyordu.
Ella los había llevado antes.
İlâçları soğuk suyla alma miden ağrıyacak.
No bebas la medicina con agua fría... solo trágala.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]