English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Implant

Implant traducir español

429 traducción paralela
Bu bir implant. İnanılmaz derecede güçlü.
Es algo implantado y muy potente.
Tespit ettiğim implant, bir ışık yavaşlatıcı olabilir.
El implante que le detecté podría ser un desacelerador lumínico.
Kullanılan korneal implantın sonucu olarak, Sağ göz izi, Amerika Birleşik Devletleri Başkanının tam bir kopyası.
Como resultado de un implante de córnea... su huella del ojo derecho es ahora una réplica exacta... de la del presidente de los Estados Unidos.
Çok ilginç bir implant.
No hay otra opción.
Penis implantı yaptıracak kadar erkek misiniz?
Esta usted listo para un injerto del penile?
Göz hareketleriyle seçilen ve başlatılan... ilüzyonlar için bir implant.
Un implante a través del cual activa y desactiva todos sus trucos.
Gri metalik bir implant.
Un implante metálico de color gris...
Hipnotiz altında verdiği ifadesinde, burnundaki bir implant aracılığıyla uzaylılardan emirler aldığını söyleyen bir çocukla mı?
Con un testimonio obtenido mediante hipnosis de un chico que afirma que cumplía órdenes de una fuerza alienígena a través de un implante en la nariz.
- Bir çeşit implant mı?
- ¿ Algún tipo de implante?
Bu aklıma geldi, ancak dokudaki yara izi miktarına bakılırsa bu implant yıllardır orada.
Eso pensaba, pero las cicatrices indican que este implante lleva años aqui.
İmplantı Garak'ın kafasına Order'ın yerleştirdiğini mi düşünüyorsun? Benim daha iyi bir sorum var.
¿ Cree que la Orden puso ese implante en la cabeza de Garak?
Eğer implant bir cezalandırma aracıysa o zaman Garak neden bir tane daha bulmaya çalışıyor?
Si el implante es un dispositivo de castigo, entonces, ¿ por qué desea Garak hacerse con otro?
Benim endişe ettiğim senin gururun değil, kafanın içindeki implant.
No me preocupa tu orgullo, sino ese implante cerebral.
İmplant bana bizzat, Obsidian Order'ın başı olan Enabran tarafından verildi.
Enabran Tain, el jefe de la Orden obsidiana, me hizo el implante.
Bana işkence yapılırsa büyük miktarda doğal endorfin üretimini tetiklemek için implant, beynimin zevk merkezlerini uyarır.
Si me torturaran alguna vez, estimularia los centros de placer de mi cerebro para que produjeran grandes cantidades de endorfinas naturales.
İmplantın tek amacı ağrıya karşı bağışıklık yapmaktı.
El único propósito del implante es volverme inmune al dolor.
İmplantı çalıştırdın.
Activaste el implante.
İmplantı kontrol edecek bir cihaz yaptım.
Creé un dispositivo que me permitiera controlar el implante.
Vücudum implantın ürettiği yüksek miktarda endorfine bağımlı hale geldi.
Mi cuerpo se ha vuelto dependiente de los altos niveles de endorfinas que genera.
O implantı kapatmamız lazım ve geçireceğin geri çekilme semptomları veya yaşadıklarının yan etkileri ne olursa olsun,... söz veriyorum, bunları atlatman için yardım edeceğim.
Necesitamos sacarte ese implante, y sean cuales fueren los sintomas de abstinencia o secundarios prometo ayudarte a superarlos.
Peki. Hasta kafasındaki implantın durumunu izlemeye devam et. Yeniden aktifleşme belirtisi gösterdiğinde bana haber ver.
Controle el estado del implante craneal del paciente e infórmeme de si muestra signos de reactivación.
İmplantını kapattığımdan beri uyuyor.
Lleva durmiendo desde que le desconecté el implante.
Bak, implantın devre dışı edilmesinin bazı yan etkileri yaşıyorsun.
La desactivación del implante te está afectando.
İmplantı kapattım.
Le saqué el implante.
Eğer implantı tekrar çalıştırırsak bir veya iki hafta daha yaşatabiliriz.
Si volvemos a activar el implante, vivirá una o dos semanas más.
Üstelik, kafasına o implantı koydurmayı emreden sizsiniz, değil mi?
Usted le ordenó que se pusiera ese implante en el cerebro, ¿ verdad?
İmplantı çıkartmak şimdi 1.5 milyon Bu tamamiyle belleği geri kurtarma fiyatı.
Remover implantes ahora cuesta 1,5 millones... para una recuperación completa de la memoria.
Uyarı : Implant bulundu.
Atención : implante detectado.
Disleksi protezi implantı bulundu.
Escaneando prótesis. Implantada por dislexia.
Ucuz sokak implantı.
Implantes baratos.
İmplant. Hücreye gömme.
Implante Wet-wired.
Jones, implantına sesaltı dalgaları gönderecek.
Jones tiene que triangular el Infra-sonido en tu implante.
Pozitronik implant normal şekilde çalışıyor.
El implante positrónico funciona con normalidad.
Her nasılsa, sinirsel implant gelişmeden önce, Katil için yapılan Banean cezalandırılması ölümcül bir enjeksiyondu.
Pero antes de que inventaran los implantes el castigo por asesinato en Banean era la inyección letal.
Bu implant eğer çıkartılmaz ise çok ciddi bir beyin hasarı alacak.
Sufrirá serios daños cerebrales si el implante no se elimina.
Ayrıca implant prosedürünü çok iyi bilen bir kişi.
también él efectuó el transplante.
İmplant yaptırmaları lazım.
Han de ser implantes.
Doktor, implantında bulunan dönüş sinyalini kullandığına dair herhangi bir işaret var mı?
¿ Hay algo que le impida usar la señal de socorro?
Bir çeşit implant gibi görünüyor.
Parece un implante.
Buradan görüldüğü kadarıyla, aslında implant çalışıyor, ama büyük bir bölümü, ölü hücrelere bağlı durumda.
Funciona, pero está conectado a células nerviosas muertas.
Bu kortikal implant, ölüm esnasında otomatik olarak devreye giriyor.
Este implante cortical se activó en el momento de la muerte.
Yeni kortikal implant iyi görünüyor.
El nuevo implante cortical parece ir bien.
çünkü ben normal değilim çünkü ben muazzam bir deneyin bir parçası olduğumu düşünmeye alışkınım, penisimdeki bu implant bana bu şeyleri yaptırıyor, ve o onların ( onlar her kimse ) eylemlerimi yönetmesine izin veriyor ;
Porque solía pensar que era parte de un vasto experimento en el cual un implante en mi pene me hacia hacer estas cosas y les permitía controlar mis actividades.
Kolunda yapay bir implant var.
Tiene un implante en el brazo.
Birinin kulağının arkasında bir implant yerleştirecek kadar nasıl bu kadar yaklaşabilmiş? Üstelik yakalanmadan?
¿ Cómo pudo acercarse tanto sin ser visto?
Kan dolaşımında bulunan zararlı organizmaları temizleyerek, bağışıklık sistemini geliştiren, mikro filtre implantı dizayn ediyorum.
He diseñado un implante para eliminar de la sangre los microorganismos que impiden una reacción inmunológica.
Bu implant, deri altından reddediliyor. Çıkartılması gerekiyor.
Este implante está siendo rechazado por el tejido inferior ; tendrá que ser removido.
İmplant, bozuluyor.
El implante está deteriorándose.
İmplant gibi görünüyor.
Parece un implante.
İMPLANT
"EL CABLE"
Bir Borg implantı- - sinire baskı yapıyor.
Está presionando su nervio troclear.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]