English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Inhale

Inhale traducir español

138 traducción paralela
İçinize çekin, Bayan Smith.
Inhale, Sra. Smith.
Derin nefes al.
Inhale hondo.
Nefes alın.
Inhale.
Çek içine, güzelim, çek içine!
¡ Inhale, mi belleza, inhale!
Yapmamız gereken tek şey şnorkeli şu hava odacığına bağlamak. Benes soluk aldığında oksijeni tanka itmek için yeterli basınç oluşacaktır.
Hay que enganchar el tubo de respiración a esa cámara de aire, y cuando Benes inhale, debería haber suficiente presión para llevar el oxígeno al tanque.
Derin derin nefes al.
Inhale profundamente.
İçinize çekin canım.
Inhale, mi querida.
Kokla ama dokunma.
Inhale esto, pero no lo toque. No huele a nada.
Şu şekilde nefes al.
Inhale así.
Konuşup daha çok gaz mı yutayım?
¿ Quieres que hable e inhale más gas?
Derin bir nefes alıp tutun.
Inhale hondo y no respire.
Nefes almayın yeter.
Solo no inhale.
Nefes al, tamam mı?
Vamos. Inhale, ¿ sí?
Burnundan al, ağzından ver.
Inhale por la nariz, exhale por la boca.
biraz solumuş olmalıyım. ve jutsusha saklanıyor.
Inhale algo. Ya veo... y ahora se esconde.
Şimdi, burundan içine çek ve ağızdan dışarı ver, konuşmadan.
Ahora, inhale por la nariz y exhale por la boca.
Inhale deeply.
Inhale profundamente
- Ben o adamla birlikte kokain çektim, sadece bir kez yaptım, aptalcaydı.
- Yo... Inhale coca, con ese tipo, pero fue una vez y fue estúpido, lo sé.
Solumaktan kaçının.
No lo inhale. Contacte a un médico.
Rahatla.10 derin nefes almanı istiyorum.Tamam?
Solamente relájese, quiero que inhale profundo diez veces, ¿ OK?
Yaklaşık 20 c.c. Ve adamın içine çektiğinden emin ol.
20cc, y esté seguro que en realidad lo inhale.
Şimdi Bay Schrute, nefesinizi üçte tutacaksınız.
Muy bien, Sr. Schrute, inhale conmigo a la cuenta de tres.
Öksürmeyin. Nefes alın. - İçinize çekin.
No haga eso... ¡ respire, inhale!
Kanı kokladım.
Lo inhale.
Hadi seni gidi eski tüfek, Buster'ın penisinin üzerinden kokain çekmesine izin ver.
Así que, vamos, viejo hijo de perra deja que Buster inhale una línea de tu pene erecto.
Bir katilin aldığı nefesi bedenine vererek mi?
¿ Haciendo que inhale la respiración de un asesino?
Tamam, nefes al ve ver.
Está bien. Inhale y exhale.
Nefes al ve uzan.
Inhale y estire.
Seçtim, evlendim, mutlu oldum, hafif bir kokuyu içime çektim.
Fui seleccionado, amado, apreciado, acariciado, inhalé una breve fragancia.
- Onu soludum ben, Tina.
- La inhalé, Tina.
Bu sabah en sevdiğim düdüğümü yuttum.
Inhalé mi silbato favorito esta mañana.
İçime çektim ve öksürmeye başladım ve sonraki on dakika öksürmekle geçti.
Lo inhalé, pero luego me dio tos y tosí por 10 minutos.
Yıllar boyunca ne kadar çok ayakkabı tutkalı soluduğumu bir tahmin et. Tam burada oldu.
Creo que inhalé demasiada cola para zapatos todos estos años.
Gömleğimin koluna burnumu silerken hapşırmam geldi... ... ve düğmeyi içime çektim.
Me estaba limpiando la nariz con el puño, tuve ganas de estornudar e inhalé el botón.
Bir sıra eroin çektim.
E inhalé una línea de heroína.
Tanrım, sadece biraz nefes...
Si solo inhalé un poco...
Evet. Ama içime çekmedim.
Si, pero no inhalé.
İçime toksit gaz çekmediğimden emin olmaya çalışıyordu.
¿ La enfermera? Quería asegurarse de que no inhalé gases tóxicos.
Ama içime çekmedim!
No inhalé el humo.
Sanırım biraz duman yuttum.
Pienso que inhalé algo de humo.
Üstelik yıllarca formaldehit teneffüs ettim. Ama biliyor musun?
Inhalé formol durante Dios sabe cuánto tiempo. ¿ Y sabes qué?
Ve dört böcek soludum.
E inhalé 4 insectos.
Derken sıcak yüzünden başım döndü... -... ve onun Zintol'undan biraz çektim.
Me mareé por el calor e inhalé un poco de Zintol.
Polis teşkilatına giremediğim için çok kızgındım. Asi yanım ağır bastı ve sonra da biraz aldım.
Estaba bastante enojado por no haber entrado... a la Policía de Los Ángeles, así que me sentía rebelde... y entonces, inhalé.
Oksijen soluyup, karbon dioksit veriyordum.
Inhalé oxígeno y exhalé dióxido de carbono.
Soluğumu derin derin çektim.
Inhalé profundamente.
Korkumu içime gömdüm alabildiğim kadar derin bir nefes aldım.
Me tragué el miedo e inhalé tan profundamente como podía.
Nefes almadığım müddetçe, iyi olacağım.
Mientras no inhale, estaré bien.
Ben fazla mı azot çektim?
¿ Inhalé demasiado gas hilarante?
İnhale uyuşturucular -
Inhalación- -
- Bütün bu zehirleri içime çektiğim için mutlu musun?
- ¿ Estás contenta porque inhalé estas toxinas?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]