English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Intra

Intra traducir español

54 traducción paralela
Fakat her yerde ayni zamanda ayni olan bu tarih, tarih içinde tarihin reddinden öte bir sey degildir.
Pero esta historia que es la misma en todas partes no es otra cosa que la negación intra-histórica de la historia.
- Hayır, çocuklar dışarıda.
- Hai intra.
"IUD ne demek" gibi mi? "
Cómo : "¿ qué es un diafragma intra-uterino?"
Marksman gemisinde en iyi skoru yapmış, uzun mesafede 5. olmuş, 27 yaşında.
Excelente tiradora, corredora de fondo 5to. lugar en el maratón intra-servicios. Edad : 27.
Karın içi olabilir.
Puede ser intra-abdominal.
İç kanamayı.
Hemorragia intra-abdominal.
Karından ılık sıvı verildi mi?
¿ Líquidos intra-abdominales?
20 mikrogram dopamin verildi. Intra-aortik balon pompasını denesek.
- ¿ Y si usamos una bomba intraaórtica?
- Karın içi kanama yok.
- No hay hemorragia intra-abdominal.
ancak iç taramalar Nakliyede bir Luxan ve İnsan olduğunu gösteriyor.
Pero nuestros intra-escáneres muestran... al Luxano y al Humano a bordo del transporte.
İç kanama yok. Ama yüzünün CT scan'ini çektireceğim.
No hay hemorragia intra-abdominal, pero te haré un escáner de la cara.
- İç kanama için mi?
- ¿ Y una hemorragia intra-abdominal?
Göze yerleştirilen bir cihaz.
Es un implante de retina intra-ocular.
- Göğüs temiz. Veya iç kanama olabilir.
- O una hemorragia intra abdominal.
Şimdilik durumunu sabitledim. fakat hücre içi yenilemeye ihtiyacı var.
Lo he estabilizado por ahora pero va a necesitar una regeneración intra-celular.
Hücre içi yenilenme işlemi bittiğinde...
Una vez que la regeneración intra-celular esté terminada debería ser capaz de- -
Kaval kemiği içine yerleştirilmiş bir intramedüller implant var.
Hay un tutor intra-medular inserto en la tibia.
Damar içi basıncı dengelenmiş.
La presión intra vascular se ha estabilizado.
Kontrol grubundan gelen bilgiler iki yönlü anova ile analiz edildi.
Los datos de los sujetos control fueron analizados con un ANOVA de dos vías y estados y separados como factores intra-sujetos.
Merak ediyordum da, acaba bu günkü seminerde, ekstrakorporeal düğümlemeyi görebilir miyiz?
Me preguntaba si hablaríamos... de nudos intra y extracorporales en el seminario de hoy.
Karaciğer kanseri hücreleri aktarılan denek karın içerisine 6 kez ES – 22 enjekte edilerek tedavi edildi.
Injertado con células humanas con cáncer hepático fue sometido seis veces a tratamiento intra-abdominal con ES-22.
Aort içi balona ne dersiniz?
¿ Por qué no un balón intra-aórtico?
Ona intra venöz vitamin verip solaryuma sokabiliriz.
Podríamos darle vitamina D endovenosa y ponerla en una cabina de bronceado.
Ağız içinde travma veya diş kırığı yok.
Sin trauma intra-oral o fracturas dentales
- İkinci damar yolu tamam.
La segunda intra-venosa está dentro.
- İkinci damar yolu yeni mi açıldı?
- Y solo está con la segunda intra - venosa?
Kahretsin. Enjeksiyon iç artere girdi. Tamam, bir atropin verin.
La inyección fue intra-arterial, bien, una de atropina.
Trakeal intübasyon ameliyatıma daha 42 dakikam var.
Tengo 42 minutos antes de realizar una intubación intra-traqueal de emergencia.
Güç sistemi aktif.
Sistema de esclusa intra-fuerte, activa.
Asıl kemoterapik madde olarak, damar içinden yüksek dozda
Cuando nos fijamos en las altas dosis de vitamina C dada la venalidad intra como un verdadero agente de quimioterapia,
Turk, ameliyatta kullanılan beta bloklayıcıların ameliyat sonrası komplikasyonlarını araştırmamı istemişti.
Elliot, por favor. Turk sólo quería que observara un estudio sobre bloqueadores beta intra-operativos para prevenir complicaciones post-operatorias.
Synercid vermek için onay alacağım. Bir gelişme olmazsa sabah erkenden onu ameliyata alırız.
La dejamos en la UVI pediátrica, que continúe con medicamentos en la intra-venosa... y si no hay mejora, operamos mañana por la mañana.
Karaciğere ve akciğere yayılmış karın içi habis tümörü.
Sarcoma intra-abdominal con metástasis en hígado y pulmones.
EKO ve intra operatif olarak kapaklarda vejetasyon veya yapısal bir anomali görülmedi.
La ecocardiografía transesofágica y la visualización en la operación no mostraron vegetaciones en las válvulas. No hay anormalidades estructurales.
İç ve dış kalkanlar olabilecek başka bir saldırı karşısında dayanmayacak.
La armadura intra / exterior se romperá bajo la fuerza de otro ataque. Esperen.
Peki niçin Dr. Yang Sağ Ventrikül Destek Cihazı yerine Aort içi Balon Pompasını tercih etti?
¿ Y por qué la Dra. Yang optó por utilizar la bomba de globo intra-aórtica en vez de un DAVD? Yo...
Ne yaptı? - Dr. Yang balon pompasının en iyi yol olduğuna Dr. Mcqueen ile karar verdi.
La Dra. Yang le consultó sobre la bomba de globo intra-aórtica al Dr. Mcqueen... quien estuvo de acuerdo que era la mejor...
- Damar ne?
- ¿ Una intra qué?
Gaz patlaması kaynaklı muhtemel iç kanama. Ultrasona ihtiyacımız olacak.
Posible hemorragia intra-abdominal por una explosión de gas.
Charlene'nin abdominal kanaması olabilir.
Charlene podría tener daños intra-abdominales.
İntrakniyal basınç artışı gözüküyor.
Señales de un incremento de presión intra-craneal.
Epeyce intra-abdominal yağ var.
Bastante grasa intra-abdominal.
İntratorasik ve karın içi kanaması var. Organları rüptüre olmuş.
Intratorácica y hemorragia intra-abdominal, órganos de la persona se rompen.
Yapacağımız şey, kendinizi uyardığınızda iç ve dış genital tepkileri ölçmek olacak.
Lo que estaremos haciendo es medir su reacción genital, ambas, intra y extra genital, a la auto estimulación sexual.
Bildiğiniz gibi oğlunuzun dalağında yırtık vardı ve karındaki iç kanamayı ameliyathanede kontrol altına aldık.
Como saben, su hijo tuvo una laceración esplénica... y un sangrado intra-abdominal... que llevamos a la sala de operaciones para controlar.
Damar yolundan fentolamin ver.
denle Fentolamina intra-venosa.
Intra-ovular cerrahi.
- Cirugía intraovular.
- İntra-aortik balon pompası takardım.
Le insertaría un balón de contrapulsión aórtico.
Kardiyojenik şoka girdi. İntra-aortik balon pompası takıyorum ve Teddy gelene dek başka komplikasyon olmamasını umuyorum.
Tuvo choque cardiogénico, inserto un balón de contrapulsión aórtico y espero que no tenga otra complicación antes de que vuelva Teddy.
Beyin sarsıntısı geçirdiği için kafatasında da kanama var.
aparte de la severidad de sus quemaduras, tiene una hemorragia intra-abdominal se laceró el hígado y el páncreas y hemorragia intercraneal por la onda expansiva de la explosión.
IV ile hazır ol.
Estar preparados con un I.V. ( Intra Venosa )

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]