English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Ipads

Ipads traducir español

62 traducción paralela
Apple bilgisayarları, iPadler, MacBooklar, Steve Jobs...
Computadoras Apple, iPads, MacBooks, Steve Jobs...
Kesinlikle kurban dışında birisi ekranlar üzerinde parmak izi bırakmış.
Alguien aparte de la víctima dejó unas pocas huellas parciales en los iPads.
Bu arada, üç dokunmatik ekran da farklı kişilere aitmiş ve üçünün de sistemde, hırsızlıkla...
Mientras tanto, descubrí que los tres iPads están registrados por diferentes usuarios, y cada uno tiene denuncias por robo
Ayrıca dairesindeki üç dokunmatik ekranda da parmak izlerin vardı.
tus huellas en tres iPads robados que estaban en posesión de ella.
Çünkü ekranlar üzerinde bulduğumuz izler tazeydi.
Porque encontramos huellas recientes tuyas en sus iPads.
Çalıntı ekranlar.
iPads robados.
Herneyse, tamam, bir başka fikrim de iPad'lerle ilgili ve onların nasıl...
Um, de todas formas, de acuerdo. Tengo esta otra idea sobre iPads y como ellos...
Kitapları, iPad'leri ve okuyucuları imzalayacağım.
Estaré autografiando libros, iPads y libros electrónicos.
Siz hödükler anca dörtköşe oynarsınız çünkü iPad'iniz yok!
Ha ha Imbeciles, tienen que jugar ustedes cuatro Porque no tienen iPads!
Bakın, eğer iPad, mikrodalga fırın ya da organik sebze istiyorsanız doğru yere geldiniz.
Miren si quieren iPads, microondas, o verduras ecológicas soy su diosa Nubia.
Telefona dair herşeyi unutun
Olvídense de los celulares, de los iPhones, de las PowerBooks, y las iPads.
İnan bana böyle olunca silahlar, ipad, virüsler, işinizde oldukça usta olabiliyorsunuz.
Créeme, pero cuando lo tengas, inventas las armas, los iPads y los virus, y, joder, puedes ser astuto.
Benim ufak notlarım var birinci sayfada IPad ve Maxipad'ler hakkında, espri yapmak zorunda mıyız?
He tomado unas cuantas notas. En la página uno... ¿ necesitamos la broma de los iPads y los maxipads?
"Dört iPad'imin birinden gönderildi"?
¿ "Enviado desde uno de mis 4 iPads"?
iPad'lerimiz, iPhone'larımız, bir sürü şeyimiz var artık.
Tenemos iPads, iPhones, toda clase de cosas.
Born ipadleri ve ADD uyuşturucularını elinde tutmayı umuyordu. Biz sadece elimizde olan tek bir şeyi tutmaya çalışıyorduk.
Nacen con iPads en las manos y atiborrados de medicamentos para el TDA.
Havadan iPad yağmış gibi.
Como si hubieran arrojado iPads del cielo.
Sahneler İpad, İpod, İnternet yolu ile çok paylaşıldı.
Las pantallas se han multiplicado con iPads, iPods, Internet- -
çünkü o kadar cep telefonları, iPads, ve bilgisayarlara rağmen, cinler için hâla en etkili yol olduğu için?
Porque a pesar de los celulares, los iPads, y las computadoras, ¿ sigue siendo el portal más efectivo para los poltergeists?
- Plazma televizyonlar, müzik setleri ve ipad'ler. - iPad mi?
- Televisores, estéreos y iPads... - ¿ IPads?
Evet, iPad'ler, iPhone'lar, elektronik...
Sí, iPads, iPhones, electricidad...
- iPadler'i bile yoktu adamların.
- Ni siquiera tenía iPads o cosas así.
Çocuklara karşı insanlar iPad'lerini tutuyordu.
Fui al escenario y los niños... Había gente sosteniendo ipads delante de sus caras.
Gazinoda dolaşmak hâlâ bana heyecan veriyor. Bu hissi birkaç yüzü olmayan insanın iPad'lerine dokunarak tekrar erekte olmayı bekleyip, daha fazla boşalmaya çalışmaları ile yaşayamam.
Todavía tengo la emoción de caminar a través del casino, y no tendré eso de un par de... desconocidos sin rostro tocando sus iPads, esperando que sus penes se pongan duros así
iPad'ten bahsediyoruz. Biz kimiz?
Estamos hablando de iPads. ¿ Quiénes somos?
iPad'lerimizi şarj edeceğiz.
Tenemos que recargas algunos iPads.
150 ekran LCD televizyon, iPad'ler, kameralar, hepsi yepyeni.
Televisores de 60 ", IPads, cámaras ; todo nuevo.
Tüm ön raporlara Reynolds'ın telefon, bilgisayar gibi tüm şahsi elektronik eşyalarının istiyoruz.
Necesitaremos el informe preliminar... y los aparatos de Reynolds... teléfonos, iPads y computadoras.
Courtney'in bilgisayarı bile yok henüz, biliyorsun. Sen ise orada kendine iPad alıyorsun, Jamie.
Courtney ni siquiera tiene aún un portátil y tú andas por ahí comprándote iPads tú sola, Jamie.
Bilgisayarlar, tablet, çizimler- - Her şey oradaydı.
Computadoras, iPads, obras de arte... todo sigue allí.
Elimdeki,... müvekkilinizin tasarrufundaki, bilgisayarlar, dosyalar, ipadlar,... akıllı telefonlar ve evraklar için arama emri.
Esto es una orden de confiscación de los ordenadores, archivos, iPads, smartphones y papeles - en posesión de su cliente. - Zayeed, necesito que salgas un segundo de la habitación.
- Yeni iPad'ler gelmiş.
- Llegaron los nuevos iPads.
Yani dediğine göre söz verdiğin gibi videoyu silmek yerine videoyu aslında şu kahrolası iPad'leri verdiğin herkese mi yolladın?
¿ En vez de borrar el video como dijiste se lo mandaste a todos a los que les has dado los iPads?
Vay canına, esrarkeşler iPad kullanırken biz hâlâ avuç içi bilgisayar kullanalım.
Drogadictos con iPads... y nosotros seguimos con Palm Pilots.
Önlerinizdeki tabletlerde konuyla ilgili bilgileri bulacaksınız. Bu davayı yürütmek için bize gerekli olan ne varsa.
Frente a ustedes, tienen iPads con información a la que tendremos que acceder al tratar este caso.
Stan, lütfen onlara.. iPad'lerini bir dakikalığına bırakmalarını söyler misin?
Stan, ¿ podrías por favor decirles que bajen sus iPads por un segundo?
Beyler beğendiğiniz kişiyi seçin ve İpad'in ekranına getirin. Şimdi.
Señores, por favor, introduzcan sus ofertas en las pantallas de los iPads ahora.
- İçinde iPad'ler varmış.
- Tenían iPads.
- iPad'ler mi?
- ¿ IPads?
- Alt tarafı birkaç iPad...
Todo esto, sólo por unos iPads.
iPad'lerle ne işim olur?
¿ Qué haría yo con iPads? - ¡ Mierda!
iPad'lerinizi kapatın.
Apagad vuestros iPads.
Burada... Öbür tarafta iPad mi var?
¿ Tienen iPads en el más allá?
Hem iPad'imde hem de tarayıcımda bir PDF kopyası var. Göndermemi ister misin?
Tengo un PDF en mis dos iPads y mi Kindle.
- Oyunu İpad'lere yüklemiş miydin?
¿ Configuraste los iPads?
Yakalanırsam, Shenzen fabrikasından Ipad yapmaya başlarım.
Si me atrapan, acabaré armando iPads en Shenzhen.
Hadi artık herkes iPadlerine baksın.
Ahora, vamos, todo el mundo vistazo a sus iPads.
- Sopanın üstündeki iPad'ler onlar.
- Son iPads con palos.
Artık telefonları ve iPad'leri teslim etme zamanı geldi.
Y ya es hora de que me entreguen todos los celulares y iPads...
Bu dokunmatik ekranlar da ölmüş.
Estos iPads también tuvieron una muerte horrible.
iPad mi?
¿ iPads?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]