English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Isaak

Isaak traducir español

125 traducción paralela
Bence onlarda Chris Isaak vardır.
Creo que tienen a Chris Isaak ahí.
Bir yol ayrımındayız, Isaak.
Estás en una encrucijada, Isaak.
Isaak O'Day gücünü abartıyor.
Issak O'Day sobrestima su poder.
Isaak'ın kızısın, değil mi?
¿ Eres la hija de lsaak?
Demek plan bu?
¿ Conque éste es el plan, Isaak?
Isaak O'Day İnşaat, Makyavel A. Ş tarafından devralınıyor.
Urbanización lsaak O'Day está siendo secuestrada por Macquiavelo, S.A.
Yıllardır senin arkanı kolluyorum, Isaak.
Llevo años cuidándote las espaldas, Isaak.
Sahte savaşlarda bile kayıp verilir, Isaak.
Hasta las guerras falsas tienen sus bajas, Isaak.
İskoç eteği giymiş erkekler, güneyli rahatlığı, ve Chris Isaak'ın "Wicked Game" şarkısı.
los hombres con kilt, Southern Comfort, y "Wicked Game" de Chris Isaak
Isaak Von Hagen.
Isaak Von Hagen.
Isaak Von Hagen, vergi kaçakçılarının başvurduğu adam.
Isaak Von Hagen, va con un hombre para los evasores de impuestos en todo el mundo.
Isaak Von Hagen'ın BND içinde köstebekleri var.
Isaak Von Hagen tiene topos en toda la BND.
Isaak sonuçta onun da sorunu.
Isaak es en última instancia su problema de todos modos.
Çünkü Isaak'a bizi sen götüreceksin.
Bueno, podría ser debido a que nos llevó a Isaak.
Annie Isaak'in müşteri bilgilerini vereceğini söyledi.
Annie dijo que nos estás ofreciendo informacion sobre el cliente de Isaak.
Isaak değişti.
Isaak ha cambiado.
O zaman beni Isaak'a sun.
Entonces lanzame a Isaak.
Arthur'a söyle Isaak'ın koşullarını kabul edemez.
Dile a Arthur que no puede aceptar los términos que Isaak le dará.
Isaak tuzak olduğunu anlayacaktır.
Isaak sabría que es un montaje.
Isaak'ın senden, bizden haberi var.
Isaak está sobre vos. Sobre nosotros.
Elsa otel odasına geldi. Operasyonun açığa çıktığını Isaak'ın bizden haberi olduğunu iddia ediyor.
Elsa apareció en la habitación del hotel afirmando que la operación sido comprometido, que Isaak esta en nosotros.
Bu sabah Isaak'ın sizi öldürmek istediği kulağımıza geldi.
Esta mañana, escuchamos charlas de que Isaak te quiere muerto.
Isaak seninle çalıştığımı öğrenmiş.
Isaak, sabe que yo trabajaba contigo.
Isaak'ın adamlarından biri.
Uno de los hombres de Isaak.
Interpol Isaak'ı gözaltına almış durumda. Yani güvendesin.
La Interpol tiene ya a Isaak en custodia, así que estás seguro.
Biz burada konuşurken Isaak'ın ağındaki hassas bilgiler çekiliyor.
Tienen a un equipo extrayendo información valiosa de la red de Isaak.
Ben, Isaac.
- Habla Isaak.
"Isaak, güçlü olduğunu sanıyorsun fakat hissetmezsen güçlü olamazsın."
"Isaac, crees que eres fuerte pero no eres fuerte si no sientes".
Laguerta.
Isaak.
Isaak. Birini öldürmeyi neden bu kadar istiyorum sence?
¿ Por qué crees que necesito tanto un asesinato?
Alırken George ufak bir şey isteyecek sandım ama Isaak tutuklandı. Benden istedikleri şeyi yapar mıyım bilmiyorum.
Cuando lo cogí, pensé que George iba a pedirme algo insignificante, pero ahora que han detenido a Isaak no estoy seguro de que quiera hacer lo que sea que vaya a pedirme que haga.
- Bir bok istediğim yok. Ama Isaak Sirko, kendisini Kolombiyalı cinayetlerle ilişkilendiren delili ortadan kaldırmanı istiyor.
Pero Isaak Sirko, quiere que pierdas las pruebas de sangre que le vinculan con los asesinatos de los colombianos.
- Size bir halt borcum yok. - Isaak, farklı düşünüyor.
Isaak no lo ve así.
Isaak.
Isaak.
Isaak parmaklıkların ardında olduğu sürece bana da Hannah'yla ilgilenecek vakit kalır.
- Yo también. Mientras Isaak esté preso, tendré tiempo para ocuparme de Hannah.
Alırken George ufak bir şey isteyecek sandım ama Isaak tutuklandı. Benden istedikleri şeyi yapar mıyım bilmiyorum.
Cuando lo tomé, creí que George me pediría algo pequeño, pero ahora que Isaak ha sido arrestado no estoy seguro de querer hacer lo que sea que me pidan.
Ama Isaak Sirko, kendisini Kolombiyalı cinayetlerle ilişkilendiren delili ortadan kaldırmanı istiyor.
Pero Isaak Sirko quiere que hagas desaparecer la evidencia de sangre que lo vincula a los asesinatos de los colombianos.
- Isaak, farklı düşünüyor.
Isaak no lo ve así.
Isaak Sirko'ya karşı kullanacağımız en ehemmiyetli delil nasıl olur da uçup gider?
A Dexter entero. ¿ Cómo demonios la prueba más importante contra Isaak Sirko ha desaparecido?
Deb, Isaak'i 24 saat polis gözetiminde tutuyor.
Deb ha puesto vigilancia veinticuatro horas sobre Isaak.
Isaak'ti, değil mi? Polisleri nasıl atlatmış, lan?
Ha sido Isaak, ¿ verdad?
Isaak Sirko'nun beni neden öldürmek istediğine dair bir soruşturma açılmasını ister misin cidden?
¿ De verdad quieres abrir una investigación para averiguar por qué Isaak Sirko quiere matarme?
Isaak şimdiye kendine anahtar çıkarmıştır.
Es muy probable que Isaak ya tenga una llave.
İsaak, dürüst olma konusunda ciddisin. İhtiyar Mac için bir planın var mı bilmek istiyorum.
Si te quieres dedicar al negocio legal quiero saber si tienes un plan para mí.
O zaman onu, Isaak ve Sipho ve Winfred ve Thandie için al.
Entonces tómalo para Isaak y Sipho y Winfred y Thandie.
Sene ve Karin İsaak'ı bakmak için aldığınızda -
Cuando tú y Karin se hicieron cargo de Isak...
Ben de öyle umuyorum.
Mientras Isaak esté encerrado tendré tiempo de ocuparme de Hanna.
Isaak parmaklıkların ardında olduğu sürece bana da Hannah'yla ilgilenecek vakit kalır.
Claro que tiene razón.
George, ben Isaak.
George, soy Isaak.
Belli ki, sen Hannah'yla evcilik oynarken Isaak, polisi atlatmanın yolunu bulmuş.
Al parecer, mientras estabas jugando a las casitas con Hannah,
Muhtemelen tekrar peşine düşecektir.
Isaak encontró una forma de esquivar a la policía, lo que significa que probablemente vuelva a por ti de nuevo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]