English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ I ] / Italiano

Italiano traducir español

3,591 traducción paralela
Evet, peki, İtalyanca bilmediğimi sevinsen iyi edersin.
Sí, bueno, alégrate de que no parle italiano.
Bu arada, İtalyanca "tamamen göz kamaştırıcı" demek.
En italiano, por cierto, significa "completamente divina".
Seninde buna katılacağını düşünüyorum ancak bir İtalyan stratejik çıkar sağlar.
Pero de los italianos... y creo que estarás de acuerdo, sólo un italiano posee sentido estratégico...
Çünkü İtalyanca konuşamıyor.
Porque no puede hablar italiano.
Söyleyin, Kardinal, İtalyanca'da top nasıl söyleniyor?
Dígame, cardenal, ¿ cómo se dice "cañón" en italiano?
Ayrıca bu İtalyan.
Además, es italiano.
Bu ev çok enteresan bir İtalyan mimar tarafından inşa edilmiş oldukça meşhur bir evdir.
Esta casa fue construida por un arquitecto italiano muy interesante muy famoso.
Bir yazı tahtasına, biraz halat ve bir de İtalyanca sözlük lazım.
Vamos a necesitar una pizarra, una cuerda, tres tablones de madera y un diccionario Italiano / Inglés.
- İtalyan.
- Italiano.
- Pekala, İlk buluşma için İtalyan iyidir.
- Italiano es bueno para la primer cita.
Avukat Bey.
Abogado ( Italiano )
İtalyanca "iyi günler" demek, efendim.
Eso es el italiano para "tenga un buen día, Señor".
Belki italyan erkekleriyle başarılı olursun, olursa arayacağım.
Oye, trae a algún hombre italiano, y le llamaremos un trato.
Avrupa politikası ve italyanca.
La Política Europea y el idioma italiano.
Gerçekten italyanların yaşam stillerinden hoşlanıyorum.
A mí en realidad me gusta el estilo de vida italiano.
Daha buraya geleli iki ay olmuştu ve sen çoktan kendine havalı bir italyan erkek arkadaş edinmişsin ha?
Entonces, ¿ apenas has estado aquí dos meses, y ya te tienes un novio italiano lujurioso? Sí.
İtalyancam iyi değil ama diyor ki,
Um... Mi italiano no es perfecto, pero dice, uh...
İtalyanca da, bu tümce, önceden ayarlanmış bir randevuyu hatırlatıyor.
En italiano, esa frase sugiere una cita fijada.
Italyanca konuşamıyorum.
No hablo italiano.
Az önce Janie'yi İtalyanca orgazm olurken mi duydum?
Lo siento. ¿ Acabo de oír a Janie practicar sus orgasmos en italiano?
Çalıştığım makine tıkandı, ustabaşı beni suçladı.
Y entonces mi maquina se atascó... y el mayoral me corrió. ¿ Te estuvo gritando en italiano?
Kaliteli İtalyan şarabı da sipariş ettik ama gelmedi.
Se suponía que tendríamos un buen vino tinto italiano, pero no llegó a tiempo.
Bu sırada, İtalyan diğer İtalyanların da onun gördüğünü gördüklerinden emin olmak için etrafına bakınıyor.
Mientras tanto, el italiano mira alrededor para asegurarse de que los otros italianos estén viendo lo que él está viendo.
Evet. 79. caddede yeni açılan İtalyan restoranı muhteşemmiş.
Sí. Sabes, hay un nuevo restaurante italiano en la calle 79 que se supone que es increíble.
Saat 5'ten kapanışa kadar Cafe L'Amour'daydım, üzerinde iki delik açılmış bir gazete okuyordum. ve Nora'yı görmedim.
Casualmente estuve en el Café L'Amour ésta noche desde las 5 : 00 p.m. hasta el cierre, leyendo un periódico con dos agujeros cortados en él... y nunca vi a Nora... o al Piloto de carreras Italiano con el que sale.
Hadi, sen de biliyorsun o bir İtalyan araba yarışçısı.
Vamos, tu sabes que es un piloto de carreras Italiano.
Ve İtalyan sanatıyla ilgili değilsen, bunun ne demek olduğundan emin değilim.
Salvo que te dediques al arte italiano, no sé bien qué es.
Bence bunu da seveceksin. Ayrıca hikayeyi takip etmek için İtalyanca bilmek zorunda değilsin.
Y no tienes que saber italiano para seguir la historia.
- Hüzünlü ruh hâlinin İtalyancası.
- Sí, es italiano para "sombrío" creo.
Bir İtalyan.
Él es italiano.
Ukraynalı değil, İtalyan ve dağlarda saklanıyor ve onu bulacağız.
Sácala, ¿ sí? No es ucraniano, es ciudadano italiano. Se está escondiendo en algún lado en las montañas y vamos a encontrarlo.
İtalyanları kandıracak kadar güzel konuşurum.
Hablo lo bastante bien como para engañar a un italiano.
- Yani hepsini Fransizca, Italyanca ve Cince bastan yapman gerekiyor. - Siktir git.
- Así que vas a tener que volver a hacer lo mismo en francés, italiano y mandarín. - ¡ Vete a la mierda!
İtalyancam pek de...
Mi italiano no es muy...
İtalyan vizesi, Britanya pasaportu.
Visado italiano, pasaporte británico,
Eğer İtalyanlar ödemezse...
Si ese italiano no paga...
İtalyanca işe alınamaz demek.
Eso es italiano antiguo para incontratable.
İtalyan yemeğine ne dersin?
¿ Qué te parece un italiano?
Soyduğumuz banka, Banca Populare di Sicilia'nın Londra şubesiydi. - İtalyan?
El banco que robamos era una sucursal en Londres del Banca Populare di Sicilia. ¿ Italiano?
- Italyan lokantasına.
- Al italiano.
Dandik deriyle ve kaliteli İtalyan ayakkabısı arasındaki farkı ayıramayacak kadar aptaldım.
De todos modos, era demasiado tonto para conocer la diferencia entre un hueso de juguete y un agradable zapato italiano.
İtalyan ayakkabılı adam beni bir güzel dövdü.
Con el zapato italiano del caro me dio una buena paliza.
İtalyanca konuşamıyor musunuz?
¿ Entiende italiano, esta?
Biz İtalyancayı sizden daha iyi konuşuyoruz bir kere.
Guarda que hablamos italiano mejor que vos.
Bir İtalyan'ın satın almasını yeğlerdin değil mi?
¿ Preferirías que la hubiese comprado un italiano?
Sıkça gitmeyi sevdiğim bir İtalyan restoranı var.
Hay un restaurante italiano genial que me gusta frecuentar.
Ben İtalyan bile değilim.
Ni siquiera soy italiano.
İtalyanca'ydı, canım.
Es italiano, querida.
Bir İtalyan Fae.
Un Fae Italiano.
İtalyan'dı.
Era italiano.
- Yarı Hintliyim. Yarı İtalyan olduğumdan arkadaşlarım bana "Köfte" derler. Doğrusu hep bir aktör olmak istedim.
soy mitad hindu pero mis amigos me llamaban albóndiga porque mi otra mitad es italiano la verdad es que siempre quise ser un actor pero nunca tuve mi oportunidad estaba trabajando en comida rápida y llega Gail, me preguntó si era hindu

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]