English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ J ] / Jakarta

Jakarta traducir español

124 traducción paralela
- Jakarta'da bir sekretere ihtiyaçları var.
- Necesitan una secretaria en Yakarta.
Onu Jakarta'ya göndermeye hakkınız yok.
No pueden enviarla a Yakarta.
Jakarta için başka birini bulmamız gerekecek.
Por supuesto, encontraremos a otra chica para Yakarta.
- Ayrıca Buenas Aires'de köprü çökmesi var.
- Si, milady. Un puente colapsó en Buenos Aires y un volcán hizo erupción en Jakarta.
- Singapurda fırtına var... - Binlercesi evlerinden oldu.
El tifón Jago golpeó a Singapur hace una hora y miles de personas quedaron sin hogar con la erupción volcánica en Jakarta.
Kenny Wells. Jakarta Palace'ın lobisindeyim
Kenny Wells estoy en el lobby del Jakarta Palace.
Jakarta Palace'ın barındaki taburene git sen
Ahora regresa a tu habitación del Jakarta Palace.
Jakartaya gitti
Así que regresa a Jakarta.
Jakarta'daki cüzzamlı çocuklara ördüğüm eldivenler bitti sayılır.
Ya casi estoy acabando mis labores de punto de cruz para los niños leprosos de Jakarta.
- Jakarta'da babamla.
- En Yakarta, con mi padre.
Onu Jakarta'da, 2053'de göreceğim.
Lo veré en Jacarta en el 2053.
Ben Jakarta'da doğdum. Ve 5 yaşından beri İngiltere'de büyüdüm. Evet, beşti.
Yo nací en Yakarta... y me crié en Inglaterra desde los 5 años, en Kent... y pasaba los veranos en Cornualles.
Jakarta'ya gidiyordum.
Me dirigía a Yakarta.
Berlin Munzer-Dietch ve Jakarta'da kimyasal silahlar ve zehirli atıklar.
"Munzer-Dietch", en Berlín, Yakarta. Armas químicas, desechos tóxicos.
Kadınlar ve çocuklar tıbbi destek almaları için Singapur ve Jakarta'ya gönderildi. Daha sonra da, vatanlarına iade edildiler.
Las mujeres y niños fueron llevados a Singapur y Jakarta... para recibir asistencia médica.
Kocasının Jakarta'daki tekstil fabrikasında çalışan
¿ Eres empleado de alguna de las fábricas textiles, de su marido en Jakarta?
Görev : Cakarta.
Amanecer en Jakarta.
Jakarta ofisinde sorunlarımız var.
Tenemos problemas en una oficina en Jakarta.
Jakarta'ya gideceğimi söylediklerinde haritaya bakmak zorunda kalmıştım.
Cuando me contaron que iba a ir a Jakarta tuve que revisar el mapa.
Jakarta'daki başarım üzerine, Singapur'da çok daha önemli, bir pazarda görevlendirildim, böylece pazarlama tekniklerimi de genişletebilecektim.
Como una recompensa de mi éxito en Jakarta me darán el mercado de Singapur,..... con la orden de poner mi propio equipo y operaciones.
Jakarta'da problem mi var?
Tus problemas con Yakarta, ¿ solucionados?
Peki ya Jakarta'da ki satıcı?
Bibiane, ¿ qué ocurre con el proveedor de Yakarta?
Jakarta ile..
Tuve un problema con un transportista.
Jakarta'da halletmem gereken bazı şeyler var.
Debo solucionar asuntos en Yakarta.
Hangi radyo istasyonunu dinliyorsun, Jakarta mı?
¿ Captas todas las radios de Yakarta?
- Jakarta.
- A Yakarta.
Jakarta, Endonezya'ya bir kargo uçuşu ayarlayın.
Prepare un transporte de carga a Yakarta, Indonesia.
Bir grup Jakarta'da bir iblis kliğini yok etmiş.
Hmm. un grupo de ellos ha eliminado una sociedad de demonios en Jakarta.
Jakarta'yı arayıp şikayet mi edeceksin?
¿ Los vas a llamar a Jakarta?
Burada Ari Consul'la buluşmasını görüyorsun, Jakarta'dan bir biyolog. Şu an hayatının geri kalanını, yasadışı biyolojik silahlar imâl ettiği için hapiste geçiriyor.
Aquí se encuentra con Ari Consul, un biólogo de Yakarta que cumple cadena perpetua por fabricar armas biológicas ilegales.
Anladık. Jakarta örgütünün bu merceği istediğine dair bilgi edindik. Lensi ele geçirmesi için bu adamı tutmuşlar :
Hemos estado rastreando informes que indican... que la faccion de Yakarta quiere la lente... y han contratado a este hombre para que lo adquiera para ellos.
Sadece bil diye söylüyorum, Endonezya'nın başkenti Jakarta'dır.
Sólo para que lo sepas Jakarta es la capital de Indonesia.
- Cakarta'ya hiç gittin mi?
- ¿ Ha estado en Jakarta? - Ahí es donde nos conocimos.
Benimki evim Cakarta'da, burada değil.
La mía está de vuelta en Jakarta... no aquí.
Belgelere göre bu bölümde Jakarta dan gelen elektronik malzeme yüklüymüş.
El manifiesto indica que estaba cargado con circuitos electrónicos en Yakarta.
Biri Londra'da, biri Prague'da, Kiev, Jakarta, Rio New York ve Los Angeles'dalar.
Hay uno en Londres, Praga, Kiev, Jakarta, Río, Nueva York, Los Ángeles.
Jakarta geliyor!
¡ Ya viene Yakarta!
Basının üzerinde durduğu bu hikaye, - "Hazırlan İngiltere, Jakarta geliyor" Henüz vazgeçilmedi mi?
Eso que dice la prensa de "Prepárate Gran Bretaña, ya viene Yakarta"
Başbakan'ın oğlunu tehdit etmek, "Jakarta geliyor".
Amenazar al hijo del Primer Ministro, "Ya viene Yakarta."
Ayrıca bu "Jakarta geliyor" tehdidine sarmış durumdalar.
Le están sacando provecho a la frase de "Ya viene Yakarta".
Latin Amerikalı uzmanlar "Jakarta geliyor" söylemini daha önce görmüşler.
Los especialistas en Sudamérica ya habían visto antes "Ya viene Yakarta".
- Evet. "Ja viene Jakarta."
- Si, "Ya viene Yakarta".
"Jakarta geliyor" Latin Amerika'dan alıntıladığın bir cümle.
"Ya viene Yakarta". ¿ Es una frase que recogió en Sudamérica?
Az önce Michael Collingwood'dan bir mesaj aldım,... Jakarta gezisinin kesinleştiğini bilmeni istiyor.
Acabo de recibir un mensaje de Michael Collingwood, quería que supieras que el viaje a Yakarta ya está preparado.
Jakarta henüz ulaşamadı mı?
¿ O es que Yakarta no ha llegado aún?
Harry! Jakarta Geliyor!
Harry... ¡ Ya viene Yakarta!
"Hazırlan İngiltere, Jakarta geliyor."
"Prepárate, Gran Bretaña, ya viene Yakarta."
Jakarta'daydım. Merkez Bankası'nı yeniden yapılandırıyordum.
Estaba en Jakarta reestructurando el Banco Nacional.
Sonra bu paraların bir kısmı Jakarta'ya şu camilerin yanı başında çocukların oynadığı eğitim kamplarına götürülüyor.
Y que algo de ese dinero llegó a su auto.
Jakarta
Dijo que estaría en Jakarta.
Jakarta'ya gidiyorum.
Estoy en camino a Yacarta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]