English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ J ] / Jayne

Jayne traducir español

214 traducción paralela
Ben bir Jayne Mansfield bekliyordum.
Yo esperaba a una Jane Mansfield.
Jayne Mansfield'a benzememenin dışında, pek hizmetçiye benzemiyorsunuz.
No sólo no luce usted como Jane Mansfield, tampoco es lo que tenía en mente de una doncella.
Var efendim. Eczane, bar tenis kortu.
¿ Es la mano que hizo el amor a Jayne Mansfield?
Tanrı Jayne Mansfield uyutsun.
Dios ampare a Jayne Mansfield.
1950 yılı yapımı bu filmde, film müziği...... Richard Song parçasının adı nedir?
"Que canción de Little Richard " tiene como titulo una película de los años 50 ´ s que protagonizo Jayne Mansfield? "
Jayne Mansfield gezegenine inmek.
Y aterrizar en el planeta Jayne Mansfield
Şu Jayne Mansfield'in ne büyük göğüsleri var.
¿ Sabes? Jane Mansfield tenía unos senos grandísimos.
Jayne Mansfield'in, kafası vücudundan ayrılırken çıkarttığı gerçek sesi duymak size fazla gelecekse sizin için aşırıysa o zaman belki de Disneyland'e gitmeniz daha uygun olabilir.
Si oír el sonido de la cabeza de Jayne Mansfield, cuando se desprende de su cuerpo, es muy fuerte para ustedes, entonces lo entiendo. Deberían ir a Disneylandia, puede ser más apropiada.
Anlıyorum. Jayne Mansfield'ın kesik kafasıyla nasıl rekabet edebilirim ki?
Entiendo. ¿ Cómo podría competir con la cabeza de Jayne Mansfield?
Jayne Mansfield'i göremiyorum. Muhtemelen izinli olduğu gecedir.
No veo a Jayne Mansfield, debe tener la noche libre.
Bu arabanın içinde kendimi Jayne Mansfield gibi hissediyorum. Ooh!
Me siento como Miss Jayne Mansfield en este auto.
İyi bir araç referansı sayılmaz.
Jayne Mansfield! Ooh no es una buena referencia.
Seagrave, seninle gerçekten... Jayne Mansfield kazasının... detayları üzerinde çalışmak istiyorum.
Seagrave, de verdad me gustaría... trabajar en los detalles... del choque de Jayne Mansfield contigo.
Jayne Mansfield.
Jayne Mansfield.
Jayne Mansfield kazasını bensiz mi yaptın?
Hiciste el choque de Jayne Mansfield sin mi?
Beyzbol finallerinde sayı turu vurduğunu ya da Jayne Mansfield'la ormanda olduğunu ve onu bir yılanın soktuğunu.
Como, que tú estas bateando en la Serie Mundial y consigues un home run, O estas en la selva con Jayne Mansfield - Y ella es mordida por una serpiente.
- Jayne Mansfield'ı tanıyor musun?
- Tú sabes quién es Jayne Mansfield?
Jayne Mansfield.
¡ Jayne Mansfield!
Annette Strauss, Mary Kay Ash ve Jayne Mansfield.
Annette Strauss, Mary Kay Ash y Jayne Mansfield.
Janey'yi baloya davet ettim Nedenini bilmiyor
Le pregunte a Jayne por el baile de graduación Y ella no sabe porque
Jayne, deyim yerindeyse ipi "göğüslemek" için sabırsızdı.
Jayne estaba decidida a "irrumpir" en el negocio, por así decirlo.
"Adım Jayne Mansfield, film yıldızı olmak istiyorum."
"Me llamo Jayne Mansfield y quiero ser estrella de cine".
Rahip Book, Kaylee, Jayne Inara ile birlikte onun mekiğine binecek.
El pastor Book. Kaylee y Jayne... irán con Inara en su trasbordador.
Jayne, sen ikinci mekiği hazırla.
Jayne. prepara el trasbordador número 2.
Başınız derde girerse, Jayne işe yarar ama sakın ona güvenme ve idareyi ele almasına izin verme.
Jayne te será de ayuda si hay problemas... pero no confíes en él y no lo dejes al mando.
- Jayne, hiç komik değil.
- Jayne. esto no es gracioso.
Jayne, rica etmiyorum.
- Jayne. no te estoy pidiendo..
Jayne?
¿ Jayne?
Bari Jayne uyanık mı?
¿ Está despiertoJayne?
Sağ kolum Zoe. Bu da Jayne.
Mi primer oficial Zoe ÉI es Jayne.
Bak, lokomotifin üzerine uçacağız. Kaptan ve Zoe gizlice içine girecekler. Jayne'i aracın üzerine doğru indireceğiz... ve ganimeti alacaklar, ve biz hepsini yukarı geri çekeceğiz.
Volaremos encima del tren, el capitán y Zoe se meten... bajamos a Jayne al vagón... atan el botín, y los volvemos a subir.
- Hayır nazikçe söyle, Jayne.
No es necesario ser cortante.
- Kahrolası bacağımı vurdular. - Jayne.
¡ Me dispararon en la maldita pierna!
Jayne onlarla kontank kurmama konusunda haklıymış.
Jayne no se equivocó en cuanto a que no han hecho contacto.
Oldukça hızlı düşünüyor, ilaç veriyor Jayne.
Pensó rápido al drogar a Jayne.
- Jayne bir kasa dolusu almıştı.
- Jayne compró una caja.
Beni şaşırtıp korkutan şey, Jayne'nin indirim konusunda bu kadar cömert olması.
Me confunde y me asusta que Jayne esté tan generoso con su parte.
- Jayne, silahını al.
Jayne. toma tu arma.
- Jayne.
- Jayne.
Tıkpı darta ot akmak gibi bir şey bu, Jayne.
Es como lanzar un dardo Jayne.
Jayne'in o çubuğu bırakacağını hiç sanmam.
Creo queJayne nunca soltará ese palo.
- Öyleyse onu ben alsam. Jayne!
- En ese caso, ¿ puedo conocerla yo?
Kirletme şu anı.
- ¡ Jayne! No ensucies esto.
- Jayne!
- Jayne.
Jayne ve Kaylee bizi köprüye sokmaya çalışıyor.
Jayne y Kaylee están tratando de llevarnos al puente.
Jayne'in o çubuğu bırakacağını hiç sanmam.
Creo que Jayne nunca soltará ese palo.
Jayne, bana yapışkanı ver.
Jayne, dame el pegamento explosivo.
- Jayne, sadece ağzın konuşuyor, belki şuna da bir bakmak istersin.
- Jayne, tu boca está hablando.
Jayne... Ya kibar bir dille konuşmaya devam edeceksin ya da ağzını dikeceğim.
Jayne... cierra la boca o te la coseré.
Bud. - Selam. Jayne Mansfield'ı seven el bu mu?
Antes de que te des cuenta tendré esa gran oportunidad en las manos.
Maktul, Arthur Reginald Webster Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter Felicity Jayne Stone, Jean-Paul Reynard Rachel Shirley Donaldson, Stephen Jay Greenblatt Karl-Heinz Muller, Belinda Anne Ventham Juan-Carlos Fernandez, Thor Olaf Stensgaard Pretoria Lordu Kimberley, Pretoria Leydisi Kimberley Yargıç Nigel Warmsly Kimberley Robert Henry Noonan ve Felix James Bennett'i 19 Aralık 1972 sabahı veya civarında öldürdüğünüz için.
Marcel Agnes Bernstein, Lewis Anona Rudd... John Malcolm Kerr... Nigel Sinclair Robinson...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]