Jeanine traducir español
175 traducción paralela
Jeanine'e hemen sekiz numarayı giymesini söyle.
Bien. Marie, dile a Jeannie que se ponga el Nº 8.
Abartma, Jeanine. Senin belin altmış üç.
Janine, no exageres, querrás decir 64.
- Jeanine, üstünü değiş.
Janine, ve a cambiarte.
Jeanine ve Bill seni gördüklerine çok sevinecekler.
Jeanine y Bill se alegrarán mucho de verte de nuevo.
Ama Jeanine ve Bill'e her şeyi anlatabiliriz.
Pero podemos decirle algo a Jeanine y Bill.
Jeanine ve Bill'in önünde patladın resmen.
Tuviste ese pronto delante de Jeanine y de Bill.
Caroline, Jeanine ve dadıyla ile öğle yemeği yemeni istiyorum.
Caroline... quiero que almuerces con Jeanine y con Nana.
Jeanine, bizimle buluşmaya geliyor.
- ¿ Quién era? Jeanine. Va a venir con nosotros.
- Martin, bu Jeanine.
El equipo de filmación. Martin. - Hola, Marty.
- Merhaba.
- Ella es Jeanine.
Merhaba, Jeanine.
Hola, Jeanine.
Jeanine'le tanışmadan önce, hayatım tam bir rezaletti.
Antes de conocer a Jeanine, mi vida era un desorden cósmico.
Gariptir Nigel ve Jeanine... pek çok açıdan birbirlerine benzerler, ama şey yapamazlar...
- Aunque claro, es tan raro. Porque Nigel y Jeanine son muy similares en muchas cosas. Pero no pueden...
Jeanine bunlar üzerinde çok sıkı çalıştı.
Estos... Jeanine ha trabajado mucho en esto.
- Ben Jeanine ve bunlar da Spinal Tap.
Soy Jeanine Pettibone, y ellos son Spinal "Tap".
Aradığın için teşekkürler, Jeanine.
Gracia por llamar.
- Jeanine geleceğini söylemişti bile. - Tamam.
Jeanine dijo que va a ir.
Jeanine.
Jeanine.
Peki, bak... düşünüyordum da, biliyorsun ben 19 yaşındayım.
Jeanine. Bien, pues... he estado pensando, tengo 19 años y sobran mujeres en este mundo.
Ah, Jeanine.
¡ Sí! ¡ Ay, Jeanine!
Jeanine.
¡ Jeanine!
Mallar güzel diyorum, Jeanine.
¡ Vaya! Buen par, Jeanine.
18 Ay Sonra Kadın, Jeanine Mueller. Karnındaki bebeğini kaybetti.
La mujer, Jenine Miller, acabo perdiendo el bebe.
Janeane da aynen böyle.
En fin, Jeanine es igual.
Janeane nasırımı hep törpülememi ister.
Jeanine me obliga a limarme las mías.
Janeane'in çocuğu olmuyor.
Jeanine no puede tener hijos.
- Jeanine nasıl?
- ¿ Cómo está Jeanine?
Jeanine'i Perşembe günü öğle yemeğine davet edeceğim.
quiero convidar a Jeanine a almorzar aquí el próximo jueves.
Saçını yaptırıp kişisel alışverişçisi olan Jeanine'den....... elbisesini alacaktı.
Sólo se iba a cortar el pelo. Recogería el vestido en casa de Janine, es quien hace sus compras.
Çok güzelmiş Jeanine. Teşekkür ederim.
Son muy bonitos, Janine.
Jeanine ver onu.
Puedes dejar esto con Jeanine.
Bak, zamınında ben de Deli Gözler'e inanmazdım, ve Jeanine ile tanıştım.
Mira, había una época en que yo tampoco me creía lo de los ojos locos, y entonces conocí a Jeanine.
- Jeanine gazetecidir. Mezarcı hakkındaki kitabı yazmama yardım etti.
- Janine es... periodista, me ayudó a escribir el libro de "El Sepulturero"
Jeanine bağlantılarını kullanarak bütün yerel kanallara çıkmamı sağladı.
Justine usó sus contactos y me consiguió algo de tiempo en los noticieros.
Jeanine'i nasıl bulacağız?
¿ Cómo vamos a encontrar a Janine?
Birini görmem gerek... Tanıtım bölümünden Jeanine. Kişisel bir mesele.
Necesito ver a Janine de promociones, por una cuestión personal.
Jeanine misin?
- ¿ Tú eres Janine?
Jeanine?
¿ Janine?
Jeanine üç misli meyveli turtasını yemeye devam ederken,... Bernard Slaybaugh ile olan aşk macerasını onlara anlattı.
Y mientras Janine continuó comiendo su pastel de tres frutas le contó la historia de su aventura amorosa con Bernard Slaybeck.
Ancak tanıtımdan Jeanine, aralarında bir uçurum oluşmaya başladığını hissetmişti.
Pero Janine de promociones sintió un abismo creciendo entre ellos.
Acı bir şekilde, Jeanine için nerede oturduğunun önemi yoktu.
Trágicamente para Janine, no importaba dónde se sentara.
Kendine gelip çarpışma testi duvarına fırlatılırken Bernard'ın aklında sadece Jeanine ve onu sevdiğini bir kez olsun söyleyebilme dileği vardı.
Mientras retomaba conciencia y se dirigía hacia el muro de simulacro de accidente Bernard sólo pensaba en Janine y cómo desearía haberle dicho que la amaba.
İlk talihsiz kurban Jeanine olmuştu, şimdi de...
Janine había sido la primera victima desafortunada y ahora...
Kapa çeneni, Jeanine!
- ¡ Cállate Jeanine!
Şimdi de beni kontrol mü ediyorsun, Janeane?
- Sí. ¿ Ahora estás controlándome, Jeanine?
Candy, Tammy, Wanda, Jeanine?
¿ Candy, Tammy, Wanda, Jeanine?
Neden Montreal'e gitmek varken Avrupa'ya gitmek için 15 saat uçakta oturalım ki? Jeanine haklıydı. Sevmiştik.
Es cierto. ¿ Por qué no vamos a Europa, en lugar de ir a Montreal?
Jeanine'le mi?
Me casé con ella. ¿ Jeanine?
İzin verir misin Jeanine?
Janine, ¿ nos disculpas?
Çok yazık, Jeanine senden hoşlanıyor.
Eso es una pena, le gustas a Janine.
Janine denen kız.
Una tal Jeanine.