Jenga traducir español
94 traducción paralela
- Ya da Jenga.
O cartas.
- Ben kaybettim. Şimdi Jenga oynayalım.
- Perdí, ahora cartas.
İçindekilerle kafana göre oynarsan tadı lanet bir jenga kulesi gibi dümdüz olur.
Si mezclas los ingredientes sin seguir la receta arruinas los cimientos de la torre de sabores.
Tabi burada cumartesi geceleri Jengadan ya da...
A menos que estés hablando de un pequeño sábado noche de Jenga...
Sana Jenga oynamayı öğretirim.
Te enseñaré cómo jugar al Jenga.
Yüzbaşı Yulaf'ı Jenga'da yeniyorum.
Estoy ganando al Capitán Oats a la Jenga.
Jenga.
Jenga.
Ben Jenga oynayıp duruyordum.
Yo creo recordar un montón de Jenga.
Kiminle Jenga oynayacağım?
¿ Con quién voy a jugar a la Jenga?
Düşünüyordum da... belki okuldan sonra gidip biraz jenga oynarız, olur mu? Hayır.
Estaba pensando que quizá después de clase podamos jugar una partida de jenga, ¿ eh?
Jenga!
¡ Jenga!
Geçen gece çelenklerle jenga oynuyorduk ve kardeşim durmadan bu noel çelenklerinden bahsetti.
Anoche estábamos jugando a construir con las coronas, y no puede callarse desde entonces con estas coronas de navidad.
Hava-Hokeyi, Scrabble, Jenga, Amiral Battı,... hepsine yok dedin.
- Oye, vamos. Tú te negaste al Scrabble, Jenga, Batalla Naval y al tejo.
Jenga * değil sonuçta.
No es Jenga.
- Oyun dediğin Jenga gibi olur.
No, creo que el Jenga es un juego.
Tıpkı Jenga * kuruyor gibiydi.
Era como la creación de Jenga.
Jenga'm da var.
Tengo Jenga también.
Evet. 2008'deki büyük Jenga krizinde burada olacaktın.
Sí. Deberías haber visto el gran berrinche del "Jenga" en el 2008.
Duygusal açıdan sakin biriyle beraber olmak yerine Jenga * oynamayı beceremediğini düşündüğün için mutfak masasına "bok ye orospu" kazıyan biriyle mi olmak istersin?
¿ Preferirías estar con alguien estable emocionalmente o con alguien que talle : "Muere, perra" en la mesa de la cocina porque te parece que es malo en el Jenga?
Peki oynadığı o hayat kurtaran Jenga...
¿ Entonces como explicas ese Jenga en tamaño real al que ha jugado?
Aynı Jenga gibi, Kontrolden çıkmış.
Es como un juego de Jenga que se les fue de las manos.
Aynı Jenga gibi, bir süreden sonra kontrolden çıkmış gibi.
Es como un juego de Jenga que se les fue de las manos, ¿ no?
Jenga böyle oynanır!
Eso es Jenga.
Jenga böyle oynanır.
Eso si es Jenga.
Ben evde tıkılmış babamla Jenga oynarken arkadaşlarım yaptıkları tüm eğlenceli şeyleri Facebook'a yazıyor.
Mis amigos cuentan por SMS y Facebook todas las cosas divertidas que hacen mientras yo estoy en casa jugando al jenga con mi padre.
Evet ama sen hiç Jenga oynamadın mı?
Si, pero, ¿ alguna vez jugaste Jenga?
Jenga birası oynarız.
Jugaremos al Jenga con cerveza.
Daha önce hiç Jenga birasını duymuş muydun?
¿ Has oído hablar del Jenga con cerveza?
Bir tahta, piyon ya da dizecek bir şey olması gerekmiyor mu?
¿ No debería haber un tablero y algunas piezas o algo tipo Jenga?
Biliyorsun, Jenga 1970'lerin başında İngilizler tarafından bulundu.
Sabe, el Jenga lo creó un inglés por 1970.
Jenga,'yapı','inşa', veya'dikmek'anlamına gelir, ve oyunu oynamak için başlangıçtaki kulenin izerine yığmak zorundasın. Kule 18 kat ve 3 bloktan oluşur
Jenga significa construir... y para jugarlo, debe apilar la torre inicial... que cuenta con 18 niveles de tres bloques y...
Ben gerçekten iyi Jenga oynarım.
Yo puedo jugar Jenga muy bien.
Çiftler Jenga yarışması olsaydı, kesinlikle biz kazanabilirdik.
En un concurso por parejas seguro que ganamos.
Ben Jenga olduğunu sandım.
Pensé que era Jenga.
Jenga tahtası... burada...
Un block de Jenga está... aquí...
Bu yüzden bir arada kalıp burada bekleyeceğiz, jenga oynayacağız ve "evine hoş geldin, Nancy" yazan bir pankart hazırlayacağız.
Huir. Por eso digo que nos quedemos. Instalémonos, juguemos jenga, quizás podemos hacer un cartel.
Bildin.
Jenga.
Ricky Schwartz soyunmasına jenga oynamak için seni bekliyor.
Ricky Schwartz está invitando gente a una jenga nudista
İnsan Jenga.
Un Jenga humana.
Jenga mı oynuyorsun?
¿ Jugando al Jenga con la vajilla?
Beynimdeki Jenga'nın kenarlarını çıkartıyormuşsun gibi.
Es como si tú estuvieras sacando un bloque lateral de mi Jenga mental.
Kocaman bir Jenga kulesi gibi düşün.
Es como una torre de Jenga.
Şeker Diyarı veya Jenga oynamayı tercih ederdim ama...
Yo preferiría jugar Candy Land o Jenga o algo- -
Söylemeden edemeyeceğim Leonard, Dev Jenga fikrini ilk duyduğumda pek içime sinmemişti.
La verdad, Leonard, la primer vez que oí tu idea de jugar a un Jenga gigante, estaba escéptico.
Dev Jenga oynuyorduk biz de.
Estábamos jugando al Jenga gigante.
Jenga! Ben yendim! Evrenin her yanı Yoğun ve sıcaktı
¡ Jenga gigante, he ganado!
Bu benim pazarlama şaheserim kola Jenga.
Es mi obra maestra de marketing- - soda Jenga.
Çiftler jengasının sırrı elini titretmemek.
La clave de la jenga de parejas es una mano firme.
Şansın pek yaver gitmemiş gibi.
Sacaste la pieza equivocada del Jenga, pequeñita.
Jenga gibi.
Es como ese juego, Jenga. Ya sabes, es el juego con los bloques de madera.
"Cenge!" "Yahtzee!"
¡ "Jenga", "Yahztzee"!