English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ J ] / Joran

Joran traducir español

73 traducción paralela
86 yıl önce bir Trill bestelemiş, adı Joran Belar.
La escribió un trill, Joran Belar, hace 86 años.
Joran Belar...
Joran Belar...
Bakalım Joran Belar hakkındaki bilgiler neler.
Veamos qué información hay sobre Joran Belar.
Joran'ınkiyle yan yana koy.
Compárelo con el de Joran.
Biz Joran Belar adındaki bir adam hakkında bilgi edinmeye çalışıyoruz.
Buscamos información sobre Joran Belar.
Fakat bu demek değildir ki Joran da tanımıyor.
Eso no significa que Joran no lo conociera.
Adı Joran Belar olan bir konuğa.
Un huésped llamado Joran Belar.
Joran Belar'la ilgili her şeyi biliyoruz.
Lo sabemos todo sobre Joran Belar.
86 yıl önce, Ortakyaşam Komisyonunun, Dax konukçusunu yanlışlıkla Joran Belar'e nakletmesinden bahsediyorum.
Hace 86 años, la Comisión de Simbiosis dio el simbionte Dax a Joran Belar por error.
Bizim kayıtlarda Joran Dax'tan bahsedildiğini hiç hatırlamıyorum.
No recuerdo a ningún Joran Dax en nuestros informes.
Ortakyaşam Komisyonu kayıtları değiştirdi, tıpkı Dax'ın hafızasındaki Joranla ilgili tüm anıları silmeye çalıştıkları gibi. Fakat 80 yıl sonra şimdi, hafıza bloğu bozuluyor... ve bu yüzden Dax, Joran konuğunu tekrar hatırlamaya başladı.
La Comisión de Simbiosis alteró los datos igual que eliminaron a Joran de la memoria de Dax pero después de 80 años, el bloqueo de memoria se ha deteriorado y Dax está empezando a recordar.
Joran hakkında ne pahasına olursa olsun saklanması gereken neydi?
¿ Qué querían ocultar acerca de Joran?
Öyleyse Joran Belar gibi şiddete eğilimli dengesiz birisi, birkaç gün içinde konukçuyu reddetmiş olmalı. Ama böyle olmadı, değil mi?
Alguien como Joran Belar con una personalidad inestable y un carácter violento debería haber rechazado un simbionte en unos días.
Joran Belar gibi bir adam o kadar uzun süre başarıyla birleştirilebilirse, kim bilir başka kaç kişi daha birleştirilebilir?
Si alguien como Joran Belar puede unirse durante tanto tiempo ¿ cuántos otros pueden unirse también?
Joran Dax'la olan talihsiz deneyimimizden öğrendiğimiz bu.
Lo supimos tras la desafortunada experiencia con Joran Dax.
Joran'a ait anıların, Dax'ın diğer anılarıyla tekrar birleşmesi için, ortaya çıkarılmasına izin verilmesi gerekir.
Los recuerdos de Joran han de salir a la superficie para que se reintegren a los otros recuerdos de Dax.
Ya Joran'ın kişiliği Jadzia'nınkini alt ederse?
¿ Qué pasa si la personalidad de Joran destruye a Jadzia?
Joran.
Joran...
Joran'ı ortaya çıkarmasaydın sanırım senin için daha kolay olurdu.
Habría sido más fácil si no hubieras descubierto a Joran.
Joran mı?
¿ Joran?
Komutan Sisko Joran'ı nesneleştirmeye gönüllü oldu.
El comandante Sisko se ha ofrecido a encarnarse en Joran.
Joran hücredeyken kimseye zarar veremez.
Joran no puede herir a nadie desde dentro de un célula de aislamiento.
- Joran.
Joran.
Bence şimdilik Joran için bu kadar yeter.
Creo que ya hemos tenido bastante de Joran.
- Joran'ı düşünüp duruyorum.
- No dejo de pensar en Joran.
Dax'ın ilk ortağının adı Lela, değil mi?
Audrid, Torias, Joran, Curzon y, finalmente, a Jadzia.
Audrid, Torias, Joran, Curzon ve son olarak Jadzia.
Torias murió en un accidente. Cuando Nilani murió, el simbionte Kahn se unió a Lenara.
- Joran.
- Joran.
Joran, merhaba. Ne haber?
Hola, Joran. ¿ Qué tal?
Joran yanında o kızı getiriyor.
Joran va a traer a esa chica.
Adı Jaren veya Joran.
Se llama Jaren o Joran.
- Joran van der Sloot'tan söz ediyorsunuz.
- Se refiere a Joran van der Sloot.
Kızımın Joran van der Sloot'la arabaya bindiğini gören tanığın adını verebiliriz.
Tenemos el nombre de la testigo que vio a mi hija en un auto con Joran van der Sloot.
Joran köşeyi dönmek üzereymiş.
Joran dice que está llegando.
Kulüp kapanıyor, sonra kız Joran'la birlikte arka koltuğa oturuyor ve sen arabayı sürüyorsun.
El bar cerró. La chica subió atrás con Joran, y tú manejaste.
Bana Joran van der Sloot hakkında soru soracaksınız sanıyordum.
Creí que tenía preguntas sobre Joran van der Sloot.
Joran ve Kalpoe kardeşler size böyle mi söyledi?
¿ Eso le dijeron Joran y los Kalpoe?
Joran, Terry'ye Natalee denen kız hakkında her şeyi anlatmış.
Joran le contó a Terry todo lo de esa tal Natalee.
Bana olanları anlat Joran.
Dime qué pasó, Joran.
Joran, kalk.
Joran, levántate.
Joran van der Sloot, tutuklusun. Natalee Holloway'in ortadan kaybolmasıyla ilgili suçlanıyorsun.
Joran van der Sloot, queda arrestado por la desaparición de Natalee Holloway.
Joran'ın bir arkadaşı çocukların polise yalan söylediğini anlattı, zira Joran o gece gizlice dışarı çıktığı için cezalandırılmaktan korkmuş.
Un amigo de Joran nos dijo que le mintieron a la policía porque Joran tenía miedo de que lo castigaran por irse esa noche.
Joran ifadesinde Natalee'nin iç çamaşırını ve başka şeyleri tarif ediyor.
En su declaración, Joran describe la ropa interior de Natalee y otras cosas.
Bence Joran ve muhtemelen Deepak ve Satish Kalpoe, Natalee'ye ilaç verip ona cinsel tacizde bulundular, sonra da konuşmasın diye onu bir yere sakladılar.
Sospecho que Joran, y tal vez Deepak y Satish Kalpoe le metieron a Natalee una droga para poder violarla y arrojarla en alguna parte donde no pudiera denunciarlos.
Bu olmayacak Joran.
No lo creo, Joran.
Buna karşılık ben de sana Joran'ın polise ne dediğini söylerim.
A cambio de eso te diré lo que Joran le dice a la policía.
Joran!
¡ Joran!
Joran yaptı!
¡ Fue Joran!
Joran yaptı! Kıza dokunan o!
¡ Él sí la tocó!
Joran ne olacak?
¿ Y Joran?
Josaphat, Joram'ın babası ; Joram, Ozias'ın babasıydı.
"Josafat engendró a Jorán, y Jorán engendró a Ozías."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]