Judson traducir español
223 traducción paralela
Adımı bilmediğiniz için sevgili bayan diyorsanız, söyleyeyim, adım Judson.
No me llame buena mujer, mi nombre es Judson.
Sizinle tanışmak bir zevk.
Judson. Encantado de conocerla, Sra.
Merhaba Bayan Judson.
Buenas tardes, Sra. Judson.
Kocam Bay Judson.
El Sr. Judson.
Niye şaşırdığınızı anlamıyorum Bayan Judson.
No veo de qué se sorprende.
Yemek yapmaktan aldığım derin hazzı tarif etmek çok zor Bayan Judson.
Me resulta difícil explicar la intensa satisfacción que me proporciona cocinar.
Hiçbir şey beni daha mutlu edemez Bayan Judson. Olamaz!
Nada me daría tanto placer.
Bay Judson'ın topluma karşı tek suçları âşık olmak olan bu kadın ve erkek karakterlerini karalamasını duymak beni şaşırttı.
Damas y caballeros, me ha escandalizado y sorprendido oír al Sr. Judson mancillar la reputación de un hombre y una mujer cuyo único crimen contra la sociedad es que se han enamorado.
Şişko Judson.
Gordo Judson.
Çavuş Judson...
¿ Sargento Judson?
"bıçaklanarak öldürülmesinde hâlâ ipucu yok."
"sobre el fatal apuñalamiento del sargento James R. Judson."
Miley Judson...
Miley Judson...
Miley Judson.
Miley Judson.
Judson.
Judson.
İçeri gelin, Bay Judson.
Sr. Judson.
Eminim vereceksiniz, Bay Judson.
Sr. Judson.
Daha fazla vızıltı yok, Bay Judson.
Sr. Judson.
Miley Hudson, kesin bir çarenin, kolay bir çözümün olmadığını iç huzuruna ya da ayık kalmaya giden kestirme bir yol bulunamayacağını gördü.
Miley Judson descubrio en base a un simple hallazgo sino que se adquiere a traves de la fuerza de voluntad.
Miley Judson'ın ihtiyacı olan biraz ekstra bir şeydi.
Lo que Mile Judson necesitaba era otro tipo de fuerza.
İyi akşamlar Judson.
Buenas tardes, Judson.
Evet Judson.
Sí, Judson.
- Teşekkür ederim Judson.
Gracias, Judson.
Emily, Judson'ı doktor çağırması için yolluyor.
Emily manda a Judson a traer al doctor.
Teşekkür ederim Judson.
Gracias, Judson.
Kurbağa lütfen, Judson.
El sapo, por favor, Judson.
Hmm? Oh, evet Judson.
Sí, Judson.
Judson, bana galvenik pili getir.
Judson, ayúdame con la batería galvánica.
Judson, pili taşımama yardım et.
Judson, ayúdame con la batería.
Öyleyse neden Judson'ı benim için gönderdin?
Entonces, ¿ para qué mandaste a Judson por mí?
Ne var Judson?
¿ Qué pasa, Judson?
Gidelim Judson.
Ven conmigo, Judson.
Judson, niye bu kadar garip davranıyorsun?
Judson, ¿ por qué estás tan extraño?
Sen misin, Judson.
Eres tú, Judson.
Onbaşı Judson albaya yine üç kasa anfetamin hapının kaybolduğunu bildirmiştir.
El Cabo Judson ha comunicado al Coronel que vuelven a faltar tres cajas de anfetaminas.
- O, Onbaşı Judson değil mi?
- ¿ No es ese el Cabo Judson?
Judson defans oyuncusu! Judson koşamaz!
¡ Judson es un ala, no un receptor!
Tanrı aşkına, Judson, ne yapıyorsun?
Por el amor de Dios, Judson, ¿ qué haces?
Judson, bırak onu.
Judson, suéltalo.
Judson, gebert onu!
¡ Judson, mátalo!
- Chico, Teğmen Judson'ı çağır.
- Muchacho, Llamá al teniente Judson.
- Judson, Maddox, Skidmore.
- Judson, Maddox, Skidmore.
- Bayan Judson, her şey yolunda.
- Vale, Sra. Judson, tranquila.
- Judson, bana mesaj varmı?
- Judson, ¿ algún recado para mí?
Judson?
¿ Judson?
Saat 5 : 00'te, Northridge'teki gözlemciden telefon geldi, Judson adında bir adam.
A las cinco, recibí una llamada del comandante de guardia, un tipo llamado Judson.
Dinleyin! Amerika Birlik Devletleri mahkemesi duruşması, 1839 yılında, saygıdeğer Andrew T Judson başkanlığında başlamıştır.
Atención, se abre la sesión del juzgado federal en el año del Señor 1839 ante el honorable juez Andrew T. Juttson.
Hey, Senatör Judson Ross'un şahsi dostuyum, tamam mı?
Soy amigo personal del senador Judson Ross, ¿ sí?
- Cole Judson adında birine.
Cole Judson.
" Çavuş James R. Judson'un...
" Aún sin pistas...
Çavuş Judson?
Sargento Judson, ¿ en qué estado de desesperación se encontraría Ud.
Siz çocukların benim en iyisi olduğumu bildiğinize eminim aynı bugünden sonsuza kadar Çavuş Dobişko Judson gibi.
Seguro que ustedes me conocen mejor...