Jumbotron traducir español
35 traducción paralela
Bir fotoğrafım var. Onu sana yollayacağım. Onu Jumbotron'a koymanı istiyorum.
Tengo aquí una foto te la voy a dar para que la pongan en la pantalla.
Arthur, yulaf falan değil, tamam mı? Seni seven ve senin de onu sevdiğini düşünen bir adam.
Y luego lo mostraron en el estadio Jumbotron,
Büyük ekrandasın.
Estás en el JumboTron.
Hey, Jumbotron'a ne oldu?
¿ Qué pasa con la pantalla gigante?
Onu JumboTron'a koyarız.
Saldrá por la pantalla gigante.
Arnie'nin JumboTron'da görünmediğinden emin ol.
Que Arnie no salga por la pantalla gigante.
Gerçekten çok güzeldi. İkimizi dev ekranda gösterdiler.
Fue genial, Nos pusieron en el JumboTron.
Çocukken Dodger Stadyumu'nda JumboTron'un altındaki ucuz koltuklarda otururduk, hatırladın?
Tú sabes, ¿ como cuando éramos niños y nos sentábamos en los asientos baratos del Estadio de los Dodger bajo el Jumbotron?
Dev Skorbord için para istediğim bütün insanlar.
Toda la gente con la que he estado tratando para conseguir dinero para el JumboTron.
Bu hafta Dev Skorbord'u tartışmak için yönetimle bir toplantımız var.
Tenemos una reunión esta semana con el consejo para discutir lo del JumboTron.
Hızlı bir sunum yapacağım, sadece bu Dev Skorbord parasının, bize neler getirebileceğine dair tam bilgileri aldığından emin olmak istiyorum.
Seré breve. Sólo quiero estar segura de que tienes toda la información... acerca de lo que el dinero del JumboTron podría darnos.
Ben de daha fazla öğretmen istiyorum. Ve daha fazla araç gereç. Ama bu insanlar paralarını Dev Skorbord için veriyorlar.
Yo también quiero más profesores, y más suplentes... pero esta gente dio su dinero para un JumboTron.
Tabi ki haklısın. Sence Dev Skorbord'a ihtiyacımız var mı?
Tienes la maldita razón ¿ Crees que necesitamos un JumboTron?
- Dev Skorbord'a ihtiyacımız yok.
- No necesitamos un JumboTron.
Dev Skorbord'u alırlar.
Van a conseguir el JumboTron.
Onları en azından bu aptal Dev Skorbord'la ilgili olarak biraz olsun suçlu hissettirebilirsin.
Al menos puedes hacerles sentir un poco culpables por ese gran, estupido y viejo JumboTron.
Dinle bak, p-brane üzerinde dikkatli olmazsa hepimiz Fenway Parkı'ndaki geniş ekran televizyon gibi ışık saçarız.
Y mira, si no tiene cuidado con esa p-brana la próxima vez directamente nos vamos a iluminar como el JumboTron en Fenway.
Senin sorunun ne, jumbo tron?
¿ Cual es tu problema, "Jumbotron"?
Niye beni dev ekrana çıkarmıyorlar?
¿ Por qué no me ponen en el Jumbotron?
What's your problem, jumbotron ( dev ekran )?
¿ Cual es tu problema, jumbotron?
Dün akşamki Yankees stadyumunda dev skorbordtaki video yüzünden.
Del video del Jumbotron en el juego de anoche de los Yankees.
Kocaman bir şey bu yahu!
Wow! Jumbotron!
Yok. Jumbotron.
No. ¿ Jumbotron?
Dev gibi ışıklı bir tabelada "hey Terri seninle sahte bir bebek sahibi olmak istiyorum" mu yazıyordu?
¿ Un JumboTron que decía : "Terri, quiero hacer un bebé falso contigo"?
Shibuya'daki büyük ekran programlarıyla uğraşmayı seviyor.
Le gusta programar el Jumbotron en Shibuya.
Bunu JumboTron'daki açılış gününde yapsam daha iyi olur ama bekleyemem.
Prefiero hacer esto el día inaugural... en la pantalla gigante, pero no puedo esperar.
Birkaç sene sonra, sonunda cesaretimi topladım ve ona o soruyu sordum kuzenim görevli Jumbo Tron'ı tanır.
Un par de años después, cuando al fin tuve el coraje de plantear la pregunta... mi primo, conoce al chico del JumboTron, en el parque.
Jumbotron, Korkunç Dörtü beni yem olarak kullanması.
La Jumbotron, los Cuatro Terribles, usarme de carnada... bueno, ah, no esa parte.
Ve beni ekranda göstermeyecek ya da toplarla vurmayacak şirketlere gitmek için yarım kıçım var.
Me iré a otra empresa que no me ponga en un Jumbotron ni me lance pelotas.
Sadece şöyle diyelim eğer Jumbotron'un erkek kardeşimin 14 yaşındaki kızı olduğunu bilseydim, ona böyle demezdim.
Digamos que si hubiera sabido... que Jumbotron era mi sobrina, no la habría llamado así.
Jumbotron'a!
Por Jumbotron.
Jumbotron'a!
¡ Por Jumbotron!
Jumbotron *.
Pantalla gigante.
Şimdi kayıp bilginizi JumboTron'daki yanmış paneller olarak düşünün.
Entonces, piensa en la información faltante...
Jumbotron, Clippers maçı.
Pantalla gigante en un partido de los Clippers.