Kemosabe traducir español
54 traducción paralela
- Teşekkürler, Kemo Sabe.
- Gracias, Kemosabe
Güzel atış Kemosabe.
Buen tiro, Kemosabe.
O tamamen benim Kemosabe.
Es todo mío, Kemosabe.
- Fazla uzun sürmez, kemosabe!
- No por mucho, kimo sabi!
Ve bu senin mangırları paylaşma Hakkımızı kazandırıyor, kemosabe.
Y eso me da derecho a compartir sus bienes, kemosabe.
Bu benim arkadaşım Kemosabe.
Ése es mi amigo Kemosabe.
Kemosabe, kalp krizinden daha yere düşmeden ölmüştü.
Kemosabe murió de un ataque al corazón antes de caer.
Bu sefer, Kemosabe'nin ölümü hakkında sorgulandık..... ama ikimiz de gerçeği söylemedik.
Nos interrogaron sobre lo que le pasó a Kemosabe. pero ninguno dijo la verdad.
Elvis ve Jack Kennedy Kemosabe'nin, kovboy edasıyla bir mumyaya ateş ettiğini anlatıyor...
¿ Elvis y Kennedy explicando que Kemosabe le disparaba a una momia vaquera?
O kamerayı alayım "dostum."
Me llevaré la cámara, Kemosabe.
Avrat için gerçekten lo ciento, dost.
Lo siento por tu media naranja, kemosabe.
Hayatta olmaz, izci.
De ningún modo, kemosabe.
Ne bakıyorsun, izci?
¿ Qué miras, kemosabe?
Haberler kötü, Kemo Sabe. *
Nalas noticias, Kemosabe.
Yanılıyorsunuz.
tú listillo en el error allí en la boca, kemosabe
Neden bana söylemedin?
¿ Por qué no me llamaste, kemosabe?
Bu da nedir, böyle?
¿ Qué es esto, kemosabe?
Tamamdır, kamyonetine dön eski dost.
Está bien, vuelve a tu camioneta, kemosabe.
Anlaşıldı, kemosabe.
How, kemosabe.
Ne yapıyorsun, Kemosabe?
¿ Qué tenemos, Kemosabe?
Bu doğru, kemosabe. Senin numaranı çözdüm.
Eso es, kimosabe, te tengo calado.
- Kayboldun mu, Kemosabe?
¿ Estás perdido, Kemosabe?
- Hayır, ben Tonto * olacaktım ve sen Kemosabe * olacaktın.
No, yo sería Tonto, y tú serías Kemosabe.
Plan söyle Kemosabe.
Este es el plan, Kemosabe.
Sınırların ötesinde bir fikir Kemosabe.
Una idea que está fuera de lo convenido, amiga fiel.
Bizim aşkımız sınırların ötesinde Kemosabe.
Nuestro amor se sale del gráfico, mi fiel amiga.
Kemosabe?
¿ Kemosabe?
Bir gün gelir, kemosabe iyi adamlar maske giymek zorunda kalır.
Haber tiempo, kemosabe donde hombres buenos deber usar máscaras.
- Bunu yapmazdım, kemosabe.
Yo no haría eso, kemosabe.
Aradığın adamlar öldüğünü düşünüyor, kemosabe.
Los hombres que tú buscar pensar que tú estar muerto, kemosabe.
Adalet benim aradığım şey, kemosabe.
Justicia es lo que busco, kemosabe.
Kan döküldü, kemosabe!
Sangre ser derramada, kemosabe.
Söyle bana, kemosabe beyaz adam ne için öldürür?
Dime, kemosabe, ¿ qué hace que el hombre blanco mate?
Ata git, kemosabe.
Ve por caballo, kemosabe.
Bunu kendine saklamak isteyebilirsin, kemosabe.
Tal vez querer guardártelo para ti, kemosabe.
Atı takip etmek, kemosabe.
Seguimos caballo, kemosabe.
Gidiyor musun, kemosabe?
¿ Te vas, kemosabe?
Sıkı dur, kemosabe.
Resiste, kemosabe.
Kuş zamanı söyleyemez, kemosabe.
Pájaro no poder decir hora, kemosabe.
"Kemosabe." Evet, şu konu.
"Kemosabe". Sí, acerca de eso.
- Sen karar ver, kemosabe.
Depender de ti, kemosabe.
Kemosabe, sana ihtiyacım var.
Kimosabi, te necesito.
Deh, Düldül.
Vamos, Kemosabe.
Kemosabe.
Kemosabe.
Kemosabe'ye * bağlayıp bir büyü fırlatmamı... ve yağmur dansı yapmamı mı istiyorsunuz?
¿ Quieren que vaya en plan kemosabe y lance un hechizo y haga la danza de la lluvia?
Tonto, Kemosabe, atınızı beslemeyi unutmayın. Olayda kalın.
Toro, Kemosabe, no olviden alimentar a los caballos, por si acaso.
Aloha, kemosabe.
Aloha, Kemosabe.
- Uyandım, Kemosabe?
¿ Desperté, Kimosabi?
- Evet, Kemosabe.
Sí, Kemosabe.
Hadi uçağa girelim kemosabe. Takip et.
Gracias por usar el teléfono.
10-4, dostum.
10-4, kemosabe.