Küçük bir hediye traducir español
524 traducción paralela
- Küçük bir hediye.
- Es sólo una tarjeta de cumpleaños.
Sana küçük bir hediye getirdim.
Traje unos regalos.
Ve ben size küçük bir hediye getirdim!
Y os he traído ¡ un pequeño regalo!
Beni dinle üç kağıtçı, eğer ki öyle bir şey olursa sana böyle küçük bir hediye vereceğim.
Escucha, idiota, cuando lo haga, te regalaré esto.
Minnettarlığımızın göstergesi olarak küçük bir hediye, adamlarınız için...
Una pequeña muestra de nuestra gratitud para sus hombres.
"Benim için küçük bir hediye" de.
Di : "Mi regalito".
Benim için küçük bir hediye.
Mi regalito
Beaky, işte sana küçük bir hediye.
Beaky, un regalo para ti.
Senin için küçük bir hediye, Homer.
Un regalo para Ud., Homer.
Sana küçük bir hediye getirdim MacFarlane.
Te traje un regalo, MacFarlane.
Bayan Sloper'a küçük bir hediye getirdim, efendim.
He traído un pequeño regalo para la señorita Sloper, señor.
Annene küçük bir hediye alacağım. - Evet, al.
Le compraré un regalito a tu madre.
- Sana küçük bir hediye aldım.
- Es sólo un detalle.
Johnny amcadan sana küçük bir hediye.
Un regalo de tu tío Johnny.
Küçük bir hediye.
Ten acéptalo.
- Büyükanne için küçük bir hediye mi?
- ¿ Un regalo para su vieja abuela?
Sana küçük bir hediye getirdim.
Te he traído un regalo.
Al sana küçük bir hediye.
Toma un pequeño regalo.
Anlayışınıza sığınarak küçük bir hediye getirdim.
Me he permitido traerle un pequeño regalo.
- Bu affedilmem için küçük bir hediye olacak
- Esto es un regalito para compensarlo.
Ama yine de düğün için küçük bir hediye vermek istiyorum.
Pero igual quiero darte alguna nadería para la ocasión.
Önce şefimiz için küçük bir hediye istiyoruz.
La costumbre es traer regalos.
Ve bana küçük bir hediye bırakmıştınız.
Y me dejó un pequeño regalo.
Bugün ona küçük bir hediye gönderdin.
Entonces usted le enviara un pequeño regalo hoy.
Ve burada da büyükbaba George ve benden küçük bir hediye.
Este es un regalito de parte del abuelo George y mía.
- Yarına dek işini görebilecek küçük bir hediye.
Solo un regalo para sacarte del apuro hasta mañana.
Küçük bir hediye, Bay Lee.
Un obsequio, Sr. Lee.
İzin verirseniz size küçük bir hediye takdim etmek istiyorum.
Permítame entregarle un pequeño obsequio.
Aklıma gelmişken, işte sana benden küçük bir hediye.
Por cierto, reciba un pequeño regalo de mi parte.
- Küçük bir hediye.
Un regalito de despedida.
Sana beni hep hatırlaman için küçük bir hediye getirdim.
Te compre un regalito de despedida para que me recuerdes
Joe Aiello'dan küçük bir hediye alıyorum.
Recibo un regalito de Joe Aiello.
Sizin için küçük bir hediye.
Un regalito para usted.
Bugün sana işverenimin almanı istediği küçük bir hediye getirdim.
Hoy, te traigo un pequeño regalo que mi jefe quiere que tengas.
- Sana küçük bir hediye getirdim.
Te traje un pequeño presente
Küçük bir hediye.
Un pequeño regalo.
Mezuniyeti için küçük bir hediye.
Un pequeño presente por su graduación.
Velinimetimizden küçük bir hediye.
Es un pequeño presente de nuestro benefactor.
Gregory Bate'den küçük bir hediye.
Un regalito de Gregory Bate.
Fırtına dün gece bize küçük bir hediye bırakmış.
La tormenta de anoche nos dejó un pequeño regalo.
Senin için küçük bir hediye.
Un regalito para ti.
Küçük bir kız için sevimli bir hediye! ..
¡ Un regalo precioso para una niña!
Ona küçük bir hediye ver.
No me pierde de vista.
Bana hediye edilen küçük altın bir yüzük için dövüşmüştük.
Fue a causa de un anillo de oro que me regaló mi padre.
Küçük bir parti yapıp parfüm falan hediye almak için.
A lo mejor se hace una fiesta y te regalan perfume o algo.
Anne hasta ama küçük oğlu onu özlüyor. Ona bir hediye al istersen.
Que mamá ha estado enferma, pero que está deseando verlo, porque lo extraña.
Bay Harold'dan küçük bir kişisel hediye.
Un pequeño regalo personal del Sr. Harold.
Joseph, Ruth ve ben sana küçük bir hediye vermek istiyoruz.
- Sabroso. - Te rogamos aceptes este regalo.
Benden sana küçük bir hediye.
Es un regalo de la casa, de mi parte.
Çocuklar De Luca kardeşler aranızdan bazılarına küçük oyuncaklar hediye etmiş bu onların cömertliği maalesef bu küçük silahlar gerçekten onlara ait değildi daha doğrusu onlara ait olmayan bir parayla alınmış.
Acaban de decirme que los hermanos De Luca... Ies dieron pistolas de juguete a ciertos alumnos. Su intención fue buena, pero esas pistolas... realmente no les pertenecen.
Küçük bir hediye.
Puedes hacer salchichas.
küçük bir kız 38
küçük bir şey 30
küçük bir 20
küçük bir çocukken 37
küçük bir kızken 23
küçük bir çocuk 19
küçük bir sorunumuz var 19
bir hediye 84
hediye 81
hediye mi 55
küçük bir şey 30
küçük bir 20
küçük bir çocukken 37
küçük bir kızken 23
küçük bir çocuk 19
küçük bir sorunumuz var 19
bir hediye 84
hediye 81
hediye mi 55
hediyem olsun 24
hediyeler 55
küçük 429
küçükken 45
küçük kız 168
küçük kardeş 36
küçük adam 77
küçük kızım 28
küçük çocuk 37
küçük prenses 23
hediyeler 55
küçük 429
küçükken 45
küçük kız 168
küçük kardeş 36
küçük adam 77
küçük kızım 28
küçük çocuk 37
küçük prenses 23
küçük kardeşim 59
küçük ayak 20
küçük hanım 234
küçük serseri 26
küçük bey 45
küçük köpek 18
küçük şeyler 22
küçük sürtük 19
küçük mü 41
küçük olan 19
küçük ayak 20
küçük hanım 234
küçük serseri 26
küçük bey 45
küçük köpek 18
küçük şeyler 22
küçük sürtük 19
küçük mü 41
küçük olan 19