English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ L ] / Leydim

Leydim traducir español

2,866 traducción paralela
Leydim Anne? Oh! Oh, Tanrım!
¿ Mi Lady Anne? ¡ Dios!
Leydim.
Mi lady.
Leydim.
Mi Lady.
Leydim.
Mi señora.
Leydim, geldiler.
Mi señora, su modisto.
Leydim.
- Milady. - Milady.
Göreve hazırlanıyorlar, Leydim.
Reciben sus instrucciones, Milady.
Leydim beni iyi tanır.
La dama me conoce muy bien.
Kemer istemişsiniz leydim.
¿ Quería pedir prestado un cinturón, milady?
Kesinlikle olmaz leydim. Leydi Mary'ye sormadan olmaz.
Por supuesto que no puedo, milady, no sin preguntar a Lady Mary.
Hayır leydim. Dans etmez. Ama üzgünüm ki bu mümkün değil.
No, milady, no es un bailarín... pero me temo que es imposible.
- Bir şey söyleyemem leydim.
- No puedo decírselo, milady.
Biliyorum leydim. Çok üzgünüm.
Lo sé, my lady, y lo siento mucho.
Sizi işinizden alıkoyuyorsam özür dilerim leydim.
Siento mucho interrumpirla cuando está ocupada, milady.
Günaydın leydim.
Bueno días, milady.
Sadece bu kadarını söyleyebilirim leydim. Ben de cesaret edemem.
Bueno, de eso se trata, milady, yo tampoco me atrevo.
Bunu kim bilebilir ki leydim?
En cuanto a eso, milady, ¿ quién sabe?
- Burada leydim.
- Aquí está, milady.
Burada olmamız doğru mu emin değilim leydim.
No estoy segura de que debiese estar aquí, milady.
- Bana leydim deme, Rose de.
- No me llames milady, llámame Rose.
- Gerçekten leydim.
- De verdad, my lady.
Meydanın karşısından gördüm leydim.
- Las vi en la plaza, milady.
- Evet leydim.
- Sí, milady.
- Anlaşıldı leydim.
Muy bien, milady.
- Sanmam leydim. - İyi o zaman.
- No creo, milady.
Merak etmeyin leydim.
No se preocupe por eso, milady.
Leydim?
¿ Milady?
Siz iyi birisiniz leydim.
Es una buena persona, milady.
Öyle sanıyorum leydim.
Eso creo, milady.
Münasip olacağını düşünmedim leydim, Lord Hazretleri de benimle aynı fikirde.
No creo que sea apropiado, señora, y Su Señoría está de acuerdo.
- Prenses Amelia, leydim.
- Princesa Amelia, milady.
Tam tersine leydim.
Por el contrario, milady.
Başka bir şey var mı leydim?
¿ Eso será todo, milady?
- Peki leydim.
- Muy bien, milady.
Bu ailenin bir parçası olmak büyük şans, leydim.
Creo que cualquiera que fuera parte de esta familia tendría suerte, milady.
Baş üstüne leydim.
Muy bien, milady.
- Bu kadar mı leydim?
- ¿ Eso será todo, milady?
Her şeyi tehlikeye atıyorsunuz leydim.
Lo arriesga todo, mi señora.
Buyurun... leydim.
Aquí tiene... milady.
Leydim.
Milady.
Sadece Lord Hazretleri için leydim.
Solo hay un par de cartas para su señoría, mi lady.
- Bunun için sabırsızlanıyorum leydim.
- Cruzo los dedos, mi lady.
Değilim leydim.
No lo estoy, mi lady.
Alfred'in öne binmesi sorun olmaz herhalde leydim.
Pensé que no le importaría si Alfred va delante, milady.
- Buna ihtiyacım olacak leydim.
- Voy a necesitarla, milady.
Şöyle ki leydim.
Bueno, mi lady.
Özür dilerim leydim.
Lo siento, su Señoría.
Çok minnettarım leydim.
Estoy muy agradecida, mi lady.
Teşekkürlerimi ileteceğim Leydim.
Tendrá mi agradecimiento, mi lady.
Biliyorum leydim ancak bu özel bir durum.
Lo sé, milady, pero esta es una circunstancia especial.
- Yukarıda hazırlanıyor leydim.
Está arriba preparándose, milady.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]