English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ L ] / Libras

Libras traducir español

6,678 traducción paralela
Yüksek hız ve seninki 2,5 tonun üzerinde.
De alta velocidad, y ya está más de 5.000 libras.
Neden Sinn Fein'e 50 paund bağışlamıyorsun?
¿ Por qué no donas 50 libras al Sinn Fein?
Büyük mağazalarda 6.49'a ve / veya büyük boy çizme.
6.49 libras en grandes almacenes y / o en las tiendas más grandes de Boots.
Çok fazla civarında bir rakam.
Un número alrededor de muchas libras.
Ama sen bu arabayı parçalıyorsun. ve elinde en az 200 kilo hurda metal oluyor.
Pero si desmontas este coche tendrás unas 400 libras de metal en las manos.
5 kiloluk torbaya asla 10 kiloluk mal koyma Ellerinde nakit varsa kredi karti kabul etme.. Ve eger adamin biri ellerinde bu dövmeyle bu kapidan bir gün girerse
Nunca poner 10 libras de mierda en una bolsa de cinco libras, nunca tomar crédito cuando tienes el efectivo en la caja, y si un hombre camina por esa puerta con tatuajes como los que tienes en tú mano,
Saatte 700 km hızla üzerime geliyordun. Nereden baksan 70 kilo varsındır. Çarpıştığımızda kollarım kopabilirdi.
Venias hacia mí como a mil millas por hora... pesas alrededor de 68 libras... la inercia me arrancaría los brazos de mi cuerpo.
, ve 75 kiloda,
Y en esta esquina, calzoncillos negros y un peso de 162 libras,
O kız 130 kilo, değil mi?
Ella es de 300 libras, ¿ no es así?
Helkatlar yaklaşık 17 ton ağırlığındalar.
Los Helcats pesan como 35.000 libras.
Birkaç kuruş fazla param vardı da.
Y solo costo unas Libras extras.
- Tamı tamına 220,000 pounds.
220,000 Libras.
Avustralya hükümetinden 10 milyon dolar fidye istedi.
Está tratando de chantajear al gobierno australiano por 7,5 millones de libras.
Hepsini ver. 60 papel.
Dénoslo todo. 60 libras.
Evet, kusmukla kaplı bi haldeyim ve 10 kilo fazlam var ama yinede sağol.
Sí, cubierta de vómito y llevo un extra de 10 libras, pero gracias.
Amerikan Doları değil, İngiliz Sterlin'i değil, İsviçre Frank'ı değil...
No por dólares, no por libras esterlinas, no por francos suizos.
Yaklaşık olarak yalnızca 100,000 sterlin gerekli.
Solo necesito unas 100.000 libras.
100,000 sterlinlik lanet büyük bir oyuncak!
Uno que vale cien mil libras.
Anlayacağın 100 bin sterlin oldukça büyük para ve bunun için göstermen gereken şeyi görmek için geldi.
Verá, cien mil libras digamos que es mucho dinero así que vino a ver qué tiene para enseñarle.
70 kilo olmana rağmen hala seninle sevişmek istiyorum.
Aunque el peso es de 150 libras, todavía quiero hacer el amor contigo.
Şimdi 5 Pound'dan aşağısını kabul etme.
No aceptes menos de cinco libras por ella.
- 5 Pound'dan fazla değil. - 5 Pound'dan az.
No más de cinco libras. - ¡ No menos de cinco! - ¡ Menos!
- 5 pounddan aşağısı olmaz.
No menos de cinco libras.
- 5 pound istediğine göre sütü bol olmalı.
Debe de dar mucha leche para valer cinco libras.
Seni İngiliz ordusundan aldığımız zaman, yıllık 30 bin pounddan az kazanıyordun.
Cuando te trajimos de la milicia Británica, ganabas menos de 30,000 libras al año.
800 kilo falan olmalı.
Es debe pesar unas 800 libras.
Orospu yirmi pound.
Veinte malditas libras.
Orospu, yirmi beş pound.
Las putas kurwa veinticinco libras.
Orospu için yirmi beş pound ver!
¡ Ahora puto, dame mis veinticinco libras!
6 numaralı yazıcı 2 pound. Sayfa başı 25 pence. Toplam...
Son dos libras por navegar y 25 ¢ por cada página.
- Bana 80 papele patladı.
- Me costó 80 libras.
Mesela, 2007'de Pizza Hut'ın Cheesy Bite pizzası Wendy's Dual Double Melt sandviç konsepti ve Burger King'in Cheesy Angus Bacon çizburgeriyle endüstrinin nasıl 13 milyon kilogram daha fazla sattığını gösterdi.
En 2007, por ejemplo, se observó cómo la industria fue capaz de vender 30 millones de libras al diseñar cosas como los pedacitos de pizza con queso de Pizza Hut, el concepto del doble sándwich con queso de Wendy Y la hamburguesa con queso y tocino Angus de Burger King.
Beraber olmaya başladığımız ilk zamanlar Roger 140 kiloydu.
Roger pesaba 300 libras cuando empezamos a salir.
Giriş beş pound, 1.25 cm topukla gel.
Cinco libras y quiero verte en tacones de más de un centímetro de alto.
Yedi kilo üç gram.
Siete libras y tres onzas.
"... 107 kilo civarında.
Pesando 235 libras.
Timsahların bir ısırığı yaklaşık 900 kg basınç uygular ağzını bu şekilde kapattığında bunu açacak bir güç yoktur.
Las mandíbulas de cocodrilo se cierran con una fuerza de 2000 libras. Una vez que las pone así, no hay músculo que pueda abrirlas.
100 pounda acilen ihtiyacım var.
Tengo la acuciante necesidad de cien libras.
O sebepten sana 50 pound borç verebilirim.
Por lo que puedo adelantarte 50 libras.
Turner, beni bu zor durumdan 100 pound kurtarmayacaksa Tanrı aşkına, 50 pound ne işe yarayabilir?
Turner, si cien libras no me sacarían de este aprieto, ¿ qué hago con cincuenta?
Bu durumda 50 poundu almayı reddediyorsun öyle mi?
¿ Rechazas cincuenta libras?
Bu sabah sana beş pound verebilirim.
Puedo adelantarle cinco libras esta mañana.
50 poundu âcizane kabul ediyorum.
Acepto humildemente las 50 libras.
- Beş pound!
- Cinco libras.
Pekâlâ, 10 poundu kabul eder misin?
¿ Aceptará diez libras?
# 30 sterline hikayelerini dinlerim canım #
♪ Quítate las gafas, no te asustes ♪ ♪ Por 30 libras, voy a escuchar tus historias, querido ♪
- 5 pound mu?
¿ Cinco libras?
O parayı nereden bulacağız?
¿ De dónde vamos a sacar cinco libras?
Kötü bir gündü demek?
Látigos y LIBRAS Mal día fue?
- 50 pound!
- ¡ Cincuenta libras!
- 10 pound mu?
- ¿ Diez libras?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]