Mansfield traducir español
316 traducción paralela
Dickon, Mansfield'i takip et!
¡ Dickon, id con Mansfield!
Ev sahibi William Mansfield ve şerifin yeğeninin kocası Lester Winthrop.
William Mansfield, el casero, y Lester Winthrop marido de su sobrina.
General Sör Mandrake : Bilerek ve isteyerek karınızın aşığı Yüzbaşı Arthur Mansfield'i ölüme gönderdin.
Gral. Sir John Mandrake, mató al amante de su esposa, Arthur Macefield.
Lütfen Bay Bowlish'e, bu akşam provada olmayacağımı söyler misiniz?
Haga el favor de decirle a Mansfield que esta noche no iré al ensayo.
Henry "T-Dub" Mansfield vurularak öldürüldü. Diğerlerinden birinin de yaralı olduğu düşünülüyor.
T-Dub Mansfield ha muerto por un disparo.
Bu eyalette yaşayanların kendi yararları gözetilerek işbu vesile ile muhbirin kocası Robert Mansfield'ın vakit geçirmeden salıverilmesi üzerinde anlaşılmıştır.
"Por la presente apruebo que Robert Mansfield, marido de la informante, sea puesto en libertad... tan pronto como sea posible..."
" Robert Mansfield'ın şartlı tahliye emri Bowie Bowers'ın ölü ya da diri bir şekilde yakalanması için sağlanan istihbaratın doğruluğu kanıtlanır kanıtlanmaz verilecektir.
"Robert Mansfield quedará en libertad... cuando se demuestre que la información... sobre Bowie Bowers es cierta."
- Benden sözlü emri almanız akabinde... -... Mansfield'ı serbest bırakacaksınız.
- Lo liberará cuando se lo diga.
Mansfield'in sesi bu odayı doldurdu.
La voz de Mansfield llenó esta estancia.
Mansfield çayırına yakın bir yerde mi? Olabilir.
¿ En algún sitio cerca de "Mansfield Meadows"?
Yabancı adam, zamanın ünlü silahşorlarından Coe Mansfield idi.
El paso por los bolsillos, identificado Carl Mansfield El hombre más rápido del territorio.
Mansfield'den daha hızlı silah çeken kişiyi arıyorlardı.
Estaban allí para ver al hombre más rápido que Mansfield.
Ben bir Jayne Mansfield bekliyordum.
Yo esperaba a una Jane Mansfield.
Jayne Mansfield'a benzememenin dışında, pek hizmetçiye benzemiyorsunuz.
No sólo no luce usted como Jane Mansfield, tampoco es lo que tenía en mente de una doncella.
Var efendim. Eczane, bar tenis kortu.
¿ Es la mano que hizo el amor a Jayne Mansfield?
Yapmasana Mansfield.
- Hombre, Mansfield.
Evet, Mansfield birini boynuzundan vurdu.
Mansfield le ha disparado en los cuernos.
Ortalıkta görünmüyor çünkü Mansfield ona "teneke" dedi.
Sí, porque Mansfield le ha llamado "hojalata".
Tanrı Jayne Mansfield uyutsun.
Dios ampare a Jayne Mansfield.
Mike Mansfield yeni Largo ajansını açıyor.
Mike Mansfield, estoy abriendo la nueva Agencia Largo.
'Millwall 2, Mansfield 2.
Millwall 2, Mansfield 2.
1950 yılı yapımı bu filmde, film müziği...... Richard Song parçasının adı nedir?
"Que canción de Little Richard " tiene como titulo una película de los años 50 ´ s que protagonizo Jayne Mansfield? "
Nereye yollayalım Mr. Mansfield?
¿ A dónde quiere que se lo envíe, Sr. Mansfield?
Jayne Mansfield gezegenine inmek.
Y aterrizar en el planeta Jayne Mansfield
Hotel Mansfield, Manhattan.
Hotel Mansfield, Manhattan.
Mansfield Dağı'nın doruğu sanırım 4,393 gibi bir şeydi. Emin değilim.
El punto más alto es Monte Mansfield que mide 7.069--algo, no lo sé.
Çünkü yarın Sir Thomas Mansfield'ın avı var ve Miles Folcanet bugün oraya gidiyor gümüş dolu bir çantayla.
Porque mañana es la caza de sir Thomas Mansfield... Y Miles Folcanet irá allá esta mañana... Con un bolso lleno de plata.
Şu Jayne Mansfield'in ne büyük göğüsleri var.
¿ Sabes? Jane Mansfield tenía unos senos grandísimos.
Jayne Mansfield'in, kafası vücudundan ayrılırken çıkarttığı gerçek sesi duymak size fazla gelecekse sizin için aşırıysa o zaman belki de Disneyland'e gitmeniz daha uygun olabilir.
Si oír el sonido de la cabeza de Jayne Mansfield, cuando se desprende de su cuerpo, es muy fuerte para ustedes, entonces lo entiendo. Deberían ir a Disneylandia, puede ser más apropiada.
Anlıyorum. Jayne Mansfield'ın kesik kafasıyla nasıl rekabet edebilirim ki?
Entiendo. ¿ Cómo podría competir con la cabeza de Jayne Mansfield?
Jayne Mansfield'i göremiyorum. Muhtemelen izinli olduğu gecedir.
No veo a Jayne Mansfield, debe tener la noche libre.
Bu arabanın içinde kendimi Jayne Mansfield gibi hissediyorum. Ooh!
Me siento como Miss Jayne Mansfield en este auto.
İyi bir araç referansı sayılmaz.
Jayne Mansfield! Ooh no es una buena referencia.
Seagrave, seninle gerçekten... Jayne Mansfield kazasının... detayları üzerinde çalışmak istiyorum.
Seagrave, de verdad me gustaría... trabajar en los detalles... del choque de Jayne Mansfield contigo.
Jayne Mansfield.
Jayne Mansfield.
Jayne Mansfield kazasını bensiz mi yaptın?
Hiciste el choque de Jayne Mansfield sin mi?
Beyzbol finallerinde sayı turu vurduğunu ya da Jayne Mansfield'la ormanda olduğunu ve onu bir yılanın soktuğunu.
Como, que tú estas bateando en la Serie Mundial y consigues un home run, O estas en la selva con Jayne Mansfield - Y ella es mordida por una serpiente.
- Jayne Mansfield'ı tanıyor musun?
- Tú sabes quién es Jayne Mansfield?
Prens Mansfield yakında Rusya'ya gitmek için yola çıkacak. Yanında ona eşlik edecek dahi bir çocuk olmasını istiyor.
El Príncipe Mannsfeld está partindo hacia Prusia... y busca un talento musical que le acompañe.
Kızı Mansfield Parkın girişine bırakmam söylendi.
Se me ordenó dejarla a la entrada de Mansfield Park.
"Bütün gördüklerimden sonra Mansfield park'da mutsuzluktan başka hiçbir şey bulamayacağım."
y sólo puedo esperar miseria de todo lo que veo en Mansfield.
"Doğruca Mansfield parka, hayatın daha masrafsız olacağı yere taşındı."
Se ha mudado a Mansfield donde la vida es menos costosa para ella.
"Tom and Yates'de biraz önceki törenle birlikte ortadan kayboldu."
y Tom y Yates han huido de la solemnidad que ha vuelto a Mansfield Park.
Mansfield Park'da Fanny şerefine bir balo düzenleyelim!
Un baile en Mansfield Park en honor de Fanny.
- Mr Bertram burada kalabilirmiş.
Mr Bertram podría ser predicador y vivir en Mansfield.
Hem ailene daha yakın olursun, hem arkadaşlığımızı en iyi şekilde geliştirebilirim hem de Mansfield park ailesiyle dostluğumuz gelişir.
Así estarías cerca de tu familia, y yo seguiría mejorando y perfeccionando esta amistad e intimidad con la familia que cada día me es más valiosa.
Manfield Park'daki lüksten biraz uzaklaşman Belki aklını bir nebze olsun başına getirir.
Una corta abstinencia del lujo de Mansfield Park puede devolverte la sensatez.
Herneyse, Mansfield'dan ne haberler var?
¿ Qué noticias hay de Mansfield? ¿ Cómo están todos?
burası olup olacağı Porshmouth, Mansfield ise evim.
Mi hogar es Mansfield, no Portsmouth.
Seni Manfield'a geri götürmeye geldim.
Vengo a llevarte a Mansfield.
Bud. - Selam. Jayne Mansfield'ı seven el bu mu?
Antes de que te des cuenta tendré esa gran oportunidad en las manos.