Marcy traducir español
1,408 traducción paralela
Şimdi, Marcy'e finansal olarak sorumlu olduğumu kanıtlayacağım.
Lograre probarle a Marcy que soy responsable en las finanzas.
- Marcy nerede?
- Donde está Marcy?
Marcy'le seks yapıyorsunuz, öyle mi?
Le estás haciendo el amor a Marcie
Marcy'le seks...
Hacer el amor con Marcy.
Sabah sabah Marcy'le seks...
Hacer el amor en la mañana con Marcy.
Marcy, farkına varmışsındır herhalde, burası bir iş yeri.
Marcie. Por si no lo notaste este es un lugar de trabajo.
Marcy, kendi insanlarının lisanıyla söylüyorum :
Marcie, en palabras de tu propio pueblo :
Marcy zorladı.
Marcie me obligó a hacerlo.
Evet Marcy, en son silahımı ortaya çıkarmadan önce nazik olup sana ve sahte sütçülerine buradan gitme şansı vereceğim.
Antes de dar rienda suelta a mi mejor arma Voy a ser misericordioso y les dará a estas vacas La oportunidad de mugir lejos de aquí.
Eğer eve gidersem, Marcie işsizler toplantısına gitmediğimi anlar.
No quiero que Marcy sepa que no fui a la reunión de desempleados.
Marcy, gördüğüm kadarıyla sportif kesimler yaparken çok içiyorlar.
Hola, Marcie, Veo que bebes mucho en cortes Zippy.
Kendisi burada kelepçeli kalmaya ant içti. Ta ki, projeyi geri çekene veya "Marcy'nin dudakları var" diyene kadar.
Él ha prometido permanecer encadenado a este poste hasta que el proyecto se mude o, cito, "que a Marcie le crezcan senos".
Marcy Tanrı'ya şükürler olsun sensin.
Oh, Marcie. Gracias a Dios eres tú.
Marcy ve ben bizimkine tapıyoruz.
Me refiero, Marcie y yo somos tercos acerca de nuestra :
Marcy, geldiğini görmemişim.
- Marcie, no te vi venir.
Aramızdaki fark bu Marcy.
Esa es la diferencia entre tú y yo, Marcie.
- Şu kahrolası Marcy.
- ¿ Qué estás haciendo? - Maldita Marcie.
Her neyse, Marcy ve ben sana mutlu yıllar demek istedik.
De todos modos, Marcie y yo queríamos desearte muchas felicidades.
Aslında Marcy, rüzgara kapılıp ölmeni diledi ama ben sana mutlu yıllar demek istedim.
En realidad, Marcie desea Que salgas volando con el viento y que te mueras Pero yo quería desearte muchas felicidades.
Hadi Al. Marcy'nin arabasının iyi bir cilaya ihtiyacı var.
El coche de Marcie necesita un buen pulido.
Marcy'i yapıyorsun.
Estas con Marcie.
Yani, Marcy'i onunla görünüşü için evlendiğine inandırdın sonuçta.
Le hiciste creer a Marcie que te casaste con ella por su aspecto.
Özür dilemeye gerek yok, değil mi Marcy?
No hay necesidad de disculparse, Marcie
Haklısın Marcy, ben de arkadaş olmak istiyorum.
Oh, tienes razón, Marcie. Yo quiero ser amigos también.
Merhaba Marcy.
Hola, Marcie.
Marcie ve velinimetleri gibi insanlar tarafından beyni yıkanmış.
Le han lavado el cerebro personas como Marcy y sus urracas.
Marcy, izin ver de sana bir şey söyleyeyim :
Marcie, dejame explicarte algo...
Affedersin Marcy ama o benim bilardo odam.
Disculpa, pero ahí esta mi sala de billar.
Merhaba ben Marcy'nin kuzeniyim. Amber.
Hola, soy Amber, la sobrina de Marcy.
Marcy teyze bana birinci sınıf uçak bileti gönderdi.
Mi tía Marcy me envió un pasaje de primera clase.
Eğer Marcy teyze beni burada yakalarsa ne yapacağı belli olmaz. Ama eminim sıkıcı bir şey olacaktır.
Si mi tía me pesca aquí, no se que me haría, pero de seguro seria aburrido.
Marcy'nin kuzeni mi?
¿ La sobrina de Marcy?
Ama ne olursa olsun, sakın Marcy'e bakma.
Hagas lo que hagas, no mires a Marcy.
Bir yere gitmem gerekiyordu. Ve Marcy teyzem, hiçbir şekilde, asla, asla, asla buraya gelmememi söylediği için ben de geldim işte.
Tenía que ir a alguna parte y como mi tía me dijo que nunca viniera para aca, aquí estoy
Marcy çok heyecanlıyım.
Oh, Marcie, estoy muy emocionada.
Marcy, bir adamın arabasını yalnız kullanması Tanrı tarafından verilmiş bir hak.
Marcie, es el derecho de un hombre conducir solo en su coche.
Marcy, kirli hava cihazını ben söktüm.
- Marcie yo desconecté el dispositivo de smog.
Marcy, eğer bana kredi kartını verirsen kirli hava cihazını yerine takabiliriz. Lütfen.
El dispositivo de smog se puede volver a poner en Si me das tu tarjeta de crédito. ¡ Por favor!
Marcy yine şu iğrenç ruh hallerinden birinde : KKS.
Oh, Marcie está de mal humor.
Biliyor musun, belki Marcy bir çift sandalet kullanabilir.
Hey, tal vez Marcie podría usar un par de sandalias -
Şanslıymışsın, Marcie beni tüm gece uyutmadı.
Que suerte, Marcy tuvo despierta una parte de mi toda la noche.
Marcie, bu orijinal Barbie bebeklerinden bir tane almak istiyor doğum günü için. Gelmek ister misin?
Le comprare a Marcy una Barbie original por su cumpleaños.
Al, o Marcie'den doğum günü hediyesi için aldığım para.
Le quite ese dinero a Marcy para su regalo de cumpleaños.
Al, Marcie kapıda.
Al, es Marcy.
Göbek delikli Barbie'yi Marcie'ye veremem.
No puedo darle esta Barbie con ombligo a Marcy.
Marcie, ona verdiğimden beri, Barbie'yi elinden bırakmıyor.
Marcy no ha soltado la Barbie desde el momento que se las di.
Marcie ile yatmanı istiyorum.
Necesito que duermas con Marcy.
Ve eğer salondan gelen bir ses duyarsan bil ki, o Marcie'nin yiğeni, Amber'dır.
Si escuchas algún ruido afuera es Amber, la sobrina de Marcy.
Marcie uyurken elimi poposuna tutmamı sever.
A Marcy le gusta dormir con mi mano en su trasero.
Ben Marcy D'Arcy.
Soy Marcie Darcy...
Şimdi olmaz Marcy, çalışıyorum.
Ahora no, Marcie, estoy trabajando.