Mate traducir español
16,516 traducción paralela
- Kırarsak da patlayıcılar tetiklenir ve hepimiz ölürüz.
Lo que detonaría los explosivos colocados dentro y nos mate a todos.
Ben de onu kendini öldürtmesini engellemeye çalışacağım.
Voy a tratar de impedir que se mate.
Bize ölür müsün?
¿ Quieres que nos mate?
Sen öldürmek değil emin olmak için
Tú quieres asegurate de que no lo mate
- Roan'ın seni öldürmesine göz yumamam.
No puedo dejar que Roan te mate.
Sonra peşine düşüp o bizi öldürmeden tarihin en tehlikeli Alçak Gölge Avcısı'nı öldürmeliyiz.
Y perseguir y matar al cazador de sombras más canalla de la historia antes de que nos mate a todos.
Onu takip ederiz ve Zogu onu, Wi-Fi'ını çaldığı ya da artık her ne için öldürdüğü zaman, belki adli muayenede şansımız döner.
Lo vigilaremos, y cuando Zogu lo mate por robarle la conexión wifi o algo, quizá tengamos suerte con el forense.
Emerson'la Polis'te aranızda neler oldu bilmiyorum ama seni öldürmesine izin vermek aptalca bir plan.
No sé qué sucedió entre Emerson y tú en Polis, pero sí sé que dejar que te mate aquí hoy es un plan estúpido.
Mat.
Mate.
Lea, annen bizi öldürmeden Manaus'a geri dönmeliyiz.
Lea, tenemos que regresar a Manaos antes de que tu madre nos mate.
Bir çocuğu öldürmemi mi söylüyorsun?
¿ Me dices que mate a un niño?
Yarın sabah, birisine Richard'ı öldürdeteceğim...
Mañana por la mañana voy a hacer que alguien mate a Richard.
Stein'ı öldürmemi mi istiyorsun?
¿ Quieres que mate a Stein?
Benden sadece öldürmemi istemiyor.
No sólo me está pidiendo que mate.
Bu yüzden onun beni öldürmesine izin vermeyeceğini biliyorum.
Y por eso sé que no vas a dejar que me mate.
İşaret verip, yakınınızdaki adamı ikaz edin ; sonra da gebertin şerefsizi.
Dé la señal, advierta al hombre siguiente y mate al bastardo.
Onları ben mi öldürdüm?
¿ Yo los maté?
Kardeşimi öldürdüm ben.
Maté a mi hermana.
Daha çok insan öldürmeye başladım.
Así que maté más gente.
- Onun ölümüne sebep oldum Daniel.
Me lo maté, Daniel.
Veya belki öldürdüğüm her adam başına bir tane şu gözyaşı dövmelerinden yaptırabilirim.
Quizá podría... Tatuarme una lágrima por cada persona que maté.
- Bayağı adam öldürdüm de.
- Maté a muchos.
Mattiyahu'yu benim öldürmediğimi aklından çıkarma.
Harías bien en recordar que yo no maté a Mattiyahu.
Kimseyi öldürmedim.
No maté a nadie.
Ben öldürmedim.
Yo no los maté.
Yaşayabilmek için öldürdüğüm ilk insandı.
Fue la primera persona que maté para poder yo vivir.
Şu ana kadar 18 kişiyi öldürmüştüm galiba.
Creo que quizá maté a 18 personas.
Benim öldürdüğümü mü düşünüyorsun?
¿ Cree que lo maté?
Kendi oğlumu öldürdüğümü mü düşünüyorsun?
¿ Cree que maté a mi propio hijo?
Moncrief'i öldürdüğümü biliyorsun, değil mi?
Sabes que maté a Moncrief, ¿ no?
- Neyi, Moncrief'i öldürdüğümü mü?
- ¿ Qué maté a Moncrief?
- Moncrief'i öldürdüğümü mü?
- ¿ Qué maté a Moncrief?
- Lincoln'ü ben öldürmedim.
Yo no maté a Lincoln.
Bir senatörün oğlunu öldürdüm.
Maté a hijo de un senador.
Pandemonium'da iblis öldürdüğüm zaman da mı?
¿ Qué, como en el Pandemonium cuando maté a ese demonio?
Onu kızının gözü önünde öldürdüm.
La maté frente a su hija.
Son kez söylüyorum, neredeyse herkesi öldürüyordum.
La última vez casi nos maté a todos.
- Atlarını öldürdüm.
- Maté a sus caballos.
Onu öldürdüğüm zaman, kazandı zaten.
Cuando le maté, lo hizo.
- Kardeşim hakkında konuşmak istiyorum.
Me gustaría hablar de mi hermano. Yo lo maté.
Onu seçtim, kaçırdım ve öldürdüm.
Lo elegí, lo cogí y lo maté.
- Sence Freddie Lau'yu ben mi öldürdüm?
- ¿ Crees que yo maté a Freddie Lau?
Ben yaptım.
La maté yo.
Onu öldürdüm çünkü ona çok yüklü bir para borcum vardı... Hoxton Ditch kumarhanesine girmek bile en azından bir 2,000 Pound. -... ve ailemi tehdit ediyordu.
Le maté porque le debía una gran cantidad de dinero y amenazó a mi familia.
Onu ben öldürmedim, Suri.
Yo no la maté, Suri.
Anneni öldürdüğümde gençtim, saftım.
Cuando maté a tu madre, era... joven, iluso.
- Evet, bir de adam öldürdüm.
Sí, y maté a un tío.
Eroin, adam öldürme. Yok, aklıma başka bir şey gelmedi.
Heroína y que maté a un tío, no, eso es todo lo que me viene a la cabeza.
- Hayır, hayır. Vermiyoruz.
Dicen que vuestro Moonshine ha hecho que un chaval mate a su padre.
Tam şu an dikildiğim yerde Rodrigo'yu geberttim.
Maté a Rodrigo justo donde estoy.
Öldürdüğüm ilk kişi öylece duran bir kadındı.
La primera que maté... simplemente se quedó parada.