Mesela traducir español
19,327 traducción paralela
Sırtında yara vardır mesela.
Cicatrices, en la espalda, tal vez?
Mesela, sarhoş bir kadınla yatmamayı seçtiği zaman.
Usted sabe, por ejemplo, decir cuando eligió no dormir con una mujer borracha?
Bana bak mesela.
Bueno en realidad no. Mírame.
Geri dönüp bir daha yapsa neler farklı olurdu mesela.
Sabe, si pudiera regresar y hacer todo esto otra vez, que lo hiciera distinto.
Yani, sizce... Sizce o, mesela...
Quiero decir, ¿ cree que... ¿ Crees que ella es como...
Mesela, tekrar tutuklandı falan mı? Böyle mi...
Ella, al igual, fue arrestado de nuevo o algo?
Tüm o para için okuldan sonra, mesela, bir muslukçunun yanında çalışıyorum.
Yo trabajo con, como, un plomero después de la escuela para todos que el dinero.
Bu işe yarayabilir. Bunu mesela...
Eso podría funcionar.
mesela hemen şimdi yapabilir miyiz?
Podríamos hacer esto como... como en este momento?
Memur Reese öldürüldüğünde nerede olduğun gibi mesela?
Al igual que dónde estaba cuando Oficial Reese fue asesinada?
Mark'ın önceki gün öğleden sonra, mesela saat 2 ile 5 arasında nerede olduğunu belirlemeye çalışıyoruz da.
Um, estamos tratando de determinar el paradero de Mark la tarde anterior al último, decir 2 : 00-5 : 00.
Baksana, Steph... Dün gece bazı şeyleri senin evde unutmuşum... Eldivenlerim mesela.
Oye, Steph... dejé algunas cosas en tu casa anoche... como mis guantes.
Mesela.
Justo lo que decía.
Mesela yastığımın üstüne papatya taçları gibi küçük hediyeler bırakmaya başladı.
Empezó a dejarme regalos en la almohada, como guirnaldas de flores.
Mesela neden özellikle berbat oluyor?
¿ Por qué es horrible?
Mesela " biraz çatlak ister misin?
- ¿ Sí? - Como : ¿ Todos quieren crack?
Mesela şu anda mı çalışıyorsun?
¿ Estás trabajando ahora?
Mesela, ben Kevin'ın tam adını kullanarak onu eskiden olduğu gibi öne çıkarma yeteneğine sahibim.
Por ejemplo, tengo la capacidad de decir el nombre completo de Kevin y hacerlo surgir, como lo ha hecho en el pasado.
- Evet, mesela bugün öyle evlerden birinde kalan çocuklardan biri oradaydı.
- Sí, es solo que había un niño al evento de hoy que está en uno de esos hogares.
Doğru kişiye bildiğim her şeyi öğretmek istiyorum. Çok şey biliyorum çünkü belirli yerlerde bazı bağlantılarım var. Mesela Brakebills gibi.
Estoy dispuesta a enseñarle todo lo que sé a la gente correcta y sé mucho, porque tengo ciertos contactos en ciertos lugares, por ejemplo, en Brakebills.
Mesela Charlie'nin tam olarak nasıl öldüğünü bilmiyoruz, Ay şu an yanlış noktada.
No sabemos cómo murió Charlie exactamente y la luna ahora se encuentra en el lugar equivocado.
Sen varsaymadan önce bana sorabilirsin mesela.
Al igual que me pregunta si estoy listo para hacerlo antes acaba de asumir.
Yardım eli derken mesela hap gibi.
me refería a pastillas.
Ruiz'in benle ilgili bir şeyler sallayıp seninkilerle anlaşmaya varması mesela?
¿ Algo sobre Ruiz inventando mentiras sobre mí para hacer un trato con tu gente?
Biliyor musun, belki sana bir kaç hamle öğretebilirim sağdan gelen yumruklar mesela.
Si quieres, tal vez podría enseñarte algunos movimientos, como cuidarte de un gancho de derecha.
Mesela Prisko Biraderler.
Los hermanos Prisco eran un claro ejemplo.
Prisco'larla mesela.
Como los Priscos.
Neden insanların seveceği türden şeyler çekmiyorsun? Mesela... silah kontrolü?
¿ Por qué no haces algo que la gente quiera ver, como... control de armas?
Mesela, babam Angela'nın yanına taşındı ve Shawn amcaya ne olduğunu hâlâ bilmiyorum.
Como papá, se mudó con Angela y aún no sé qué le pasó al tío Shawn.
Üniversitede olmak için çok yaşlı mesela, anlatabildim mi?
Con pinta demasiado mayor, ¿ sabes? Para estar en la universidad.
Bazıları hızla yayıldı, mesela bu. Daha bu sabah çekilmiş.
Algunos ya se han vuelto virales, incluido este grabado esta mañana, con Conway y su preciosa mujer Hannah...
Mesela Roberta ile daha çok vakit geçirebilirsin.
Por ejemplo podrías pasar tiempo con Roberta.
Mesela eskiden saatlerce oturup kelime oyunu ve tavla oynardık birlikte.
Como cuando solíamos sentarnos aquí por horas, tú y yo, jugando Scrabble, backgammon.
Zavallı ortağıma bakın mesela.
Miren a mi patético compañero ahí afuera.
Seninle aynı yatağı paylaşacak kadar yakın olanlar mesela.
Los que eran cercanos a ti, tal vez pudieron compartir una cama.
Kimle yarışacağım mesela?
¿ Contra quien compito?
Karşısına oturup gözlerinin içine bakacaksın ve kocaman gülümseyip ona bazı sorular soracaksın. Mesela " Hobilerin nelerdir?
Bueno, te sientas enfrente, le miras a los ojos, sonríes mucho, y le haces preguntas, como, "¿ tienes alguna afición?".
Mesela oraya "Mali-katil-âne" diyeceksin.
Llámala "Château Muerte",
Bazı şeyler daha önemlidir, mesela kaybettiğimiz adamlarımızın onuru gibi.
Algunas cosas son más importantes, como honrar a los hombres que hemos perdido.
Ailenle daha çok vakit geçirmek isteyebilirsin mesela, en klasiği budur.
Necesitas "más tiempo con la familia"... ese es un clásico.
Blake var mesela. Yıllar olmuştu.
Y luego está Blake, donde habían pasado años.
Rohtak'taki kuzenime bak mesela.
Mira a mi primo de Rohtak.
- Oğlumun davasını kaybetmen mesela.
Por perder el juicio de mi hijo, por ejemplo.
Sam'in cesedini parçalamanı mesela.
De ti cortando el cuerpo de Sam, por ejemplo...
Şey mesela...
Es como...
Ama o kurallar bazi yerlerde geçmez mesela halk tiyatrosunda "yangin var" diye bağirdiğinizda veya ortaokul öğrencilerine beyazlarin üstünlüğünü vaaz verdiğinizdeki gibi.
Sí, pero hay condiciones de esos derechos, como gritar "fuego" en un teatro público o predicar la supremacía blanca a los estudiantes de la escuela secundaria.
Mesela senin kelleni koparabilir.
Decapitarte, por un trozo.
- Mesela Durant'e kök söktürebilir.
Es un desafío para Durant.
- Daha önceki gruplar, mesela El-Kaide'nin sosyal ağları kullanma seviyesi İHO'nunkine yakın bile değildi.
- Otros grupos, como Al Qaeda no usaban las redes sociales tanto como la OCI.
Jon Barnes mesela?
Al igual que John Barnes?
- Mesela havlama veya pati sesi.
- De perros.
meselâ 21
mesela ben 35
mesele 64
mesele bu 28
mesele ne 68
mesele nedir 145
mesele yok 23
mesele bu değil 76
mesele de bu 30
mesele o değil 48
mesela ben 35
mesele 64
mesele bu 28
mesele ne 68
mesele nedir 145
mesele yok 23
mesele bu değil 76
mesele de bu 30
mesele o değil 48