English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ M ] / Mulder

Mulder traducir español

4,042 traducción paralela
Ya öldülerse Mulder?
¿ Y si están muertos?
Tek bağlantı sensin, Ajan Mulder.
La única conexión es usted.
Ben gerçek dünyada iş yapıyorum Ajan Mulder.
Yo trabajo con el mundo real.
- Ajan Mulder'la konuşmam gerek.
- Necesito hablar con Mulder.
Mulder, annen ölmüş.
Mulder, tu madre ha muerto.
Hayır, Mulder. Lütfen benden bunu yapmamı isteme.
Por favor, no me pidas que lo haga.
- Sadece Mulder'la konuşacağını söyledi. - Bu iyi bir fikir değ...
No es un buen momento.
İçeri gelin Ajan Mulder.
Pase, agente Mulder.
Daha yeni geldik Mulder.
- Acabamos de llegar.
Teşekkürler Mulder.
Gracias, Mulder.
Mulder, cemaatinde başka insanlar da var.
Mulder, hay otras personas en su congregación.
Eğer öyleyse Mulder, cevap hâlâ kesin değil.
Pues, si es así, Mulder, el jurado sigue deliberando.
Bundan da fazlası Mulder, ya o yaptıysa?
Pues, más al punto, Mulder, ¿ qué tal si ella hizo esto?
- Hoşgörüsüz bir inanç Mulder.
- Es una cultura intolerante, Mulder.
- Diyorsun ki Fox Mulder, neye inanmanı gerektiğini söyleyen birisini hoş karşılayabilir?
- Estás diciendo que tú, Fox Mulder, ¿ le darías la bienvenida a alguien que te diga en qué creer?
- Erdemli bir adam mısınız Ajan Mulder?
- ¿ Es un hombre justo, Agente Mulder?
Mulder nerede?
¿ Dónde está Mulder?
Mulder!
¡ Mulder!
O sadece bir adam Mulder O'Connor gibi.
Es sólo un hombre, Mulder. - Como O'Connor.
Dediğin gibi Mulder, güzel numara. - Ancak?
Como dijiste Mulder, un hábil truco.
Mulder, kafası kesilmiş.
Mulder, su cabeza fue cortada.
Mulder, nasıl olduğunu bilmediğimi kabul ediyorum ama... ben hâlâ cinayet diyorum.
Mulder, admito que no sé cómo ocurrió, pero aún digo que fue un asesinato.
Biz FBI'dan ajan Mulder ve Scully.
Somos los Agentes Mulder y Scully del FBI.
Mulder, bence meslekî kıskançlık... cinayet için yeterli bir sebep.
Mulder, creo que esa envidia profesional es tan buen motivo para asesinar como cualquiera.
Yapıştırıcı, Mulder.
Pegamento, Mulder.
- Ajan Mulder ve Scully, FBI.
- Agentes... Mulder y Scully. FBI.
- Fenâ değil Mulder...
- No está mal. Mulder...
Mulder, burada dünkü soygun teşebbüsünden bahsediyor.
Mulder, dice aquí algo sobre un intento de robo ayer.
Ajan Mulder.
Agente Mulder.
Mulder hâlâ açıklamadığın bir şey var.
Sabes, Mulder, todavía hay una cosa que no has explicado.
Bende birçok soru var.
"Mulder, ¿ por qué estamos aquí?"
Dürüst olmak gerekirse, şu kelimeleri kullanabilirdim "Mulder, bu neden bir Gizli Dosya?"
"Mulder, ¿ cómo esto es un Expediente-X?" ¿ Ves eso, Scully?
Kabul ediyorum Mulder bu kolay bir dava değil.
Lo admitiré, Mulder, este no es un caso convencional. Pero, eh... no lo convierte en un Expediente-X.
Mulder, Kuru, artık Yeni Gine'de mevcut değil ve Amerika'da kesinlikle yok.
Hablando de modo práctico, Mulder, el Kuru ya ni siquiera existe. ni en Nueva Guinea y ciertamente tampoco en EE.UU.
Ama bu adamın beyinciği ve triadı açıkta o hastalığın belirtilerini gösteriyor Mulder.
Pero el cerebelo de este hombre y su médula claramente muestran indicios de ello, Mulder. Es decir, ¿ estas... estas placas amiloideas?
Mulder, bu yaranın şekli ve kanın sıçramasına dayanarak otopsinin gösterdiği sonuç.
Mulder, eso es lo que la autopsia muestra. Desde el patrón de herida hasta el rocío de sangre.
Mulder, neden bu kızı mezardan çıkartıyoruz?
Mulder, ¿ por qué estamos exhumando esta muchacha?
Biliyorsun Mulder, aynı kararı ben de verebilirdim.
Sabes, Mulder, yo habría tomado la misma decisión.
Gizli Dosyalara atandım diye Scully ve Mulder gibi düşünmemi istiyorsan yanlış adamı bulmuşsun.
Sólo porque estoy asignado a los Expedientes-X quiere que piense como Scully o Mulder lo harían.
Ondan Mulder'ın bir kaç arkadaşını aramasını istedim.
Le pedí que contactara a unos amigos de Mulder.
Mulder'ı kaç kez kurtardık?
- No es nuestra información. ¿ Cuántas veces hemos salvado el pellejo de Mulder?
Mulder olsa aldırmazdı.
Y yo te digo que a Mulder no le importaría.
Ben Fox Mulder.
Soy Fox Mulder.
Annen kendi kendini öldürmüş Mulder.
Tu madre se suicidó.
Söyleyeceği bir şey varmış.
Sólo hablará con Mulder.
Adım Fox Mulder.
Mi nombre es Fox Mulder. Ella es Dana Scully.
- Yılanlarla büyüdü.
- Ella creció entre serpientes, Mulder.
Bu imkansız.
- Mulder, él estaba en su lecho de muerte.
- Ne arıyorsun Mulder?
Varios de nosotros también.
"Mulder, biz neden buradayız?"
Para ser justos, pude haber usado las palabras,...
Evet Mulder, onu kendi tarafına çek.
Ah, si, Mulder, volvió a ganar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]