Names traducir español
34 traducción paralela
" Oh, there's a game called naming names
Hay un juego llamado decir nombres
Biliyorsun tatlım, Bebegin adını düşünmemiz lazım names for the baby :
Tú sabes, cariño, he estado pensando en nombres para el bebé
THE NAMES IN MARBLE
LOS NOMBRES EN MARMOL
Cleve Jones, 1987 yılında AIDS'i Anma Battaniyesi, "THE NAMES" projesini yarattı HIV bulaşıcılığını, uluslararası anmanın bir sembolü olarak hala korunmaktadır.
En 1987 Cleve Jones creó el edredón del proyecto NAMES contra el SIDA, que sigue siendo un símbolo internacional de la pandemia del VIH.
Their names are being with held pending notification of their family.
Sus nombres no se han hecho públicos a la la espera de notificarlo a su familia.
Good watering holes don't have names.
Los buenos bares no tienen nombres.
* * Tanrı uyanışınızı görmek için bekleyecek * *
# By chanting the names of the Lord
* * Tanrı uyanışınızı görmek için bekleyecek * *
# By chanting the names of the Lord and you'll be free
Two names - yours and mine... and Moriarty didn't get this stuff from me.
Dos nombres : el tuyo y el mío... y Moriarty no consiguió nada de esto de mí.
- Bunlar Real Names.
Estos son los personajes importantes.
- Doğru, biz Real Names'iz.
Eso es, somos los personajes importantes.
Üç Aptal İsimli.
Stupid-Tres-Names.
Jonathan Adını Unuttum'larla dolu bir odadaymışsın gibi düşün.
Sólo pretendo que es una sala llena de Jonathan cómo-se-names.
Çeviri : Begüm Özdemir Twitter : miserym
- 3x01 Where the Streets Do Have Names -
Rastgele aperatif isimleri geliyor.
Random names of snacks now! nombres a la zar of snacks ahora!
Yiyecek hiçbir şey bulamazlar, bu yüzden toprağı eşeler, tatlı patatesleri çıkarırlar.
Para ellos no hay mucho que comer, así que... desentierran ñames.
Bağırsakları ağzına kadar tatlı patatesle doludur.
Los intestinos están repletos de ñames.
Tatlı patatesle dolu sucuklar, bir düşünsene?
Salchichas de ñames, ¿ comprendes?
Peg, yer elmalarını aç lütfen.
Peg, abre los ñames en polvo.
Ve patates pişirmeyi kasdederek "patanta" diyeceğime sevgilini pişirmek olan "matanta" dedim.
Pensé que les había dicho ñames cocinados- - "patanta" pero de hecho dije "matanta- -" cocinando a tu amante.
- Ben de nam namlar için minnettarım.
Estoy agradecido por los ñames. ¿ Ñames?
Çok da lezzetli olur.
- Ñames serían delicioso.
Patateslerin nasıl pişeceğini asla öğrenemeyeceğim.
Nunca voy a saber como van a quedar esos ñames.
Yer elmasının doğumu başlatabileceğini bilmiyorsunuzdur.
Seguro que ni siquiera sabéis que los ñames inducen el parto.
Şu anda karım yer elması dolu ama sağ ol.
Sí. Ahora mismo mi mujer está llena de ñames, pero gracias.
Tıka basa yer elması dolu.
Atiborrada de ñames.
Sahtekar yer elması.
- El de los ñames.
Yer elmalarını ben haşladım.
Yo herví los ñames.
Bak, Frankie bize tatlı patateslerimizle yememiz için Mad Dog şarabı getirmiş.
Frankie ha comprado perritos calientes para acompañar nuestros ñames.
Ve tatlı patates!
¡ Y los ñames!
Tatlı patates mi?
¡ ¿ Ñames? !
Baklavanın şöbiyet ile sevişmesi gibi.
Es como ñames teniendo sexo con batatas.
- Sadece patates gidip.
- Sólo ir a buscar los ñames
* What are your names?
¿ Cómo se llaman?