Neptün traducir español
442 traducción paralela
Geçmek kolay değildi. Ama Neptün'ün biraz yardımıyla başardı.
No fue fácil de cruzar... pero con una ayudita de Neptuno, lo logró.
Neptün'ün karışımı.
Aire de Neptuno.
Neptün veya Uranüs de olamazdı. İkisinde de hiç gündüz yaşanmazdı ve atmosferlerinde metan gazı ve amonyak bulunuyordu.
No podían ir a Neptuno ni a Urano, mundos gemelos de oscuridad total rodeados de una atmósfera de gas metano y vapor amoniacal.
Neptün veya Mars demenizi bekliyordum.
Esperaba estar en Neptuno o Marte.
- Bay Arkadin tam olarak Neptün gibi.
Arkadin luciría exactamente como Neptuno. ¿ Quién?
- Kim? Neptün.
Neptuno.
Neptün işlemesi bile acı çekti.
Y la cripta de Neptuno sufría las consecuencias.
Şanslı Neptün!
¡ Feliz Neptuno!
Neptün'ün mızrağı adına! Bir deniz kızı!
¡ Por las barbas de Neptuno, una sirena!
Ve şu da Neptün, onun ( ulysse ) ölümcül düşmanı.
Y ese es Neptuno, su enemigo mortal.
Neptün'ün annesi mi?
¿ La madre de Neptuno?
Pekala, Neptün'ün partisinin tadını çıkarın.
Disfruta la Concha de Neptuno.
Büyük Neptün'ün okyanusları elimdeki bu kanları yıkayacak mı?
¿ Todo el océano del gran Neptuno, lavará esta sangre de mis manos?
Mars, Neptün'e on derecelik açı yapıyor.
Marte y Neptuno están en un ángulo de 10 grados.
- Neptün banyo tuzları.
- Sales de baño Neptuno.
Neptün'ün koca okyanusu yeter mi ellerimdeki bu kanı temizlemeye?
¿ Lavará el gran Neptuno esta sangre de mis manos?
Büyük Neptün'ün okyanusu bu kanı yıkayıp elimden çıkaracak mı?
¿ Podrá el océano del gran Neptuno lavar su sangre?
Adım Axon, gezegenim Neptün.
Me llamo Axon y mi planeta es Neptuno.
Satürn, Jüpiter ve Neptün'ün toplam çapýnýn iki katý!
Tiene dos veces los diámetros de Saturno, Júpiter y Neptuno juntos!
Anlaşılan, denizler tanrısı Neptün'le kavga etmiş, gemiyi batırmasından korkuyor.
Por lo visto ha reñido con Neptuno y teme que le hunda el barco.
Denizler tanrısı Neptün'le kavga ettiğimi söylememiş miydim size?
¿ No les dije que había tenido una querella con Neptuno?
Evet, siz ve o ahmak amcam Neptün'le birlik olup bana kumpas kurdunuz.
Sí, ustedes y el imbécil de Claudio han conspirado con él en el camino.
Eski düşmanım Neptün'le savaş yapacağım Roma'ya döndüğümüzde adıma bayramlar ilan edilecek!
Y con todos los triunfos que haya conquistado volveremos a Roma.
Ne buldu peki? Şu, Almanların fatihi, kudretli Neptün'ü alt eden şu muzaffer?
¿ Y qué ha encontrado este conquistador de los germanos este vencedor del poderoso Neptuno?
İhtiyar Neptün'den neler yağmaladığımızı gösterin onlara.
Muéstrenles los tesoros que le arrancamos al viejo Neptuno.
İhtiyar Neptün'den yağma.
Eran del viejo Neptuno.
Hele, Neptün'ü alt edecek yetenekte biri, hiç çıkmaz.
Y menos aún uno capaz de derrotar a Neptuno.
- Hayatım Neptün'ün kollarında sonlanır. Bir enkaz gibi mercan kaplanırım.
Y terminar mis días en brazos de Neptuno, cubierta de percebes como los restos de un naufragio.
Tüm istasyonlar, Burası Neptün. Neptün.
A todas las estaciones, ¡ aquí Neptuno, Nep..!
Tüm istasyonlar, Ben Neptün.
¡ A todas las estaciones, aquí Neptuno!
Neptün.Darbe aldık!
¡ Hemos colisionado!
Neptün gibi görünüyor.
- Parece que es el Neptuno.
Çarpışmada batan denizaltının Neptün olduğu sanılıyor.
El submarino se hundió tras la colisión, parece que es el Neptuno.
Umarım Neptün Buralarda bir yerlerdedir.
Esperemos que el Neptuno se localice en ésta área.
- Liz, burası Neptün.
- Liz, es el Neptuno.
Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün. tamam.
A todas las estaciones aquí el Neptuno. Cambio.
Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün. tamam.
A todas las estaciones, aquí el Neptuno. Cambio.
Duyan var mı, Burası Neptün. tamam. efendim?
- Cualquier estación, éste es el Neptuno. Cambio. - ¿ Señor?
Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün.
Cualquier estación, cualquier estación, aquí el Neptuno.
Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün.
Atención, atención, éste es el Neptuno.
Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün. tamam.
Atención, atención, éste es el Neptuno.
Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün. tamam.
- A todas las estaciones, a todas las estaciones, aquí el Neptuno. Cambio.
Anlaşıldı, efendim. Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün.
Cualquier estación, cualquier estación, aquí el Neptuno.
Burası Neptün.
Aquí el Neptuno.
Anlaşıldı, efendim. Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün. tamam.
Cualquier estación, cualquier estación, aquí el Neptuno.
Duyan var mı. Duyan var mı, Duyan var mı, Burası Neptün. tamam.
Cualquier estación, cualquier estación, aquí el Neptuno.
İstasyon Neptün'ü arıyor, Tekrar et
Estación que llama a Neptuno, repita.
Sinyal çok karmaşık daha iyisini alamamam, Ama "Neptün dendiğini duydum."
La señal es muy débil, llega confusa, pero he oído la palabra Neptuno
Burası Neptün.
- Aquí Neptuno.
Tanrı Neptün'ü gördüm.
- Vi al rey Neptuno.
Siz ve Neptün.
¡ Cuéntenme!