Niklaus traducir español
362 traducción paralela
Artık iyileştiğine göre söyle bakalım Niklaus'un planı var da ne demek oluyor?
Entonces ahora que te has curado... ¿ Qué quieres decir con que Niklaus tenía un plan?
Görünüşe göre dün gece Niklaus'un yapılacaklar listesi epey kabarıkmış. - Hayley'ye de şey olmuş...
Parece que Niklaus tenía muchos quehaceres en su lista de anoche, y en cuanto a Hayley...
Niklaus, Dahlia'nın zihnine girdi.
Niklaus se infiltró en la mente de Dahlia.
Niklaus gerçek bedeni hayata döndürmemizi istiyor.
Niklaus quiere que revivamos su cuerpo original.
Niklaus'un başlattığı görevi bitirmekten başka şansımız yok.
No tenemos más remedio que terminar la tarea que Niklaus ha establecido.
Niklaus'un oyun defterinden bir sayfa kullanmanın zamanı geldi.
Puede que necesitemos robar una página del libro de jugadas de Nicklaus.
Tıpkı Niklaus ve ailesinin sana faydalı olmadığı gibi Camille.
al igual que Niklaus y todo su clan no son buenos para ti, Camille.
Yerimi, oğlum Niklaus`a bırakmaya karar verdim "
"He decidido que mi sucesor sea mi hijo Niklaus."
Ailemizin adina Niklaus...
En el nombre de nuestra familia, Niklaus...
Katerina, tanıştırayım Lord Niklaus.
Katerina, ¿ puedo presentarte a Lord Niklaus?
Niklaus babamın bana verdiği isim.
Niklaus es el nombre que mi padre me dio.
Bana bir söz verdin, Niklaus.
Me diste tu palabra, Niklaus.
Niklaus bile.
Ni siquiera Niklaus.
Buradaki isim çevrilince Niklaus olarak okunuyor.
El nombre de aquí, traducido, parece... Niklaus.
Sus Niklaus.
Tranquilo, Niklaus.
Niklaus'un kötü bir amacı yok.
Niklaus tiene buenas intenciones.
Senden nefret ettiğini düşünüyorsun Niklaus, ama etmiyordu.
Sé que piensas que ella te odiaba, Nikkaus, pero no era así.
Niklaus ile son ne konuştuğunuzu söyleyebilir misin?
¿ Puedes decirme la última vez que hablaste con Niklaus?
Bu yüzden de Niklaus'u bulacağım.
Es por ello por lo que voy a encontrar a Niklaus.
Merhaba Niklaus.
Hola, Niklaus.
Çık ve benimle yüzleş Niklaus yoksa o ölür.
Sal afuera y enfréntame, Niklaus, o ella muere.
Ne uğruna Niklaus?
¿ Con qué fin, Niklaus?
Eee Niklaus...
Bueno, Niklaus...
Niklaus, misafirlerimiz geldi.
Niklaus, nuestros invitados han llegado.
Ve onu Niklaus'tan fazla seven yoktu.
Y nadie la amaba más que Niklaus.
Tatia ikimiz arasında bir seçim yapmayacaktı o yüzden bir süreliğine Niklaus ile aramız açılmıştı.
Tatia no pudo decidirse entre los dos, así que por un tiempo, Niklaus y yo... Crecimos distanciados.
Niklaus sen benim evladımsın.
Niklaus, eres mi hijo.
Niklaus, gel.
Niklaus, ven acá.
Biraz zaman vermelisin Niklaus.
Tienes que darle tiempo, Niklaus.
Sonunda Niklaus bana sırtını döndü.
Hasta que finalmente, Niklaus se volvió en mi contra.
Mikael'i uzun uykusuna gönderen kadınla Niklaus ile cesurca savaşan kızından daha iyi bir müttefik düşünemiyorum.
No podría pensar en mejores aliados que la mujer que envió a Mikael a su largo sueño y la chica que peleó con Niklaus tan valientemente.
Ona hâlâ ihtiyacımız var, Niklaus.
Aún lo necesitamos, Niklaus.
- Git bu içi boş laflarını... -... başkasına söyle Niklaus.
Ve a fastidiar a otro con tus falsos encantos, Niklaus.
Tıpkı Niklaus'un sevgili kız kardeşinden gelen bir daveti, ölümüne sebep olacağından bi'haber olarak gözü kapalı kabul etmesi gibi.
Como Niklaus, quien aceptó ciegamente una invitación de su querida hermana sin saber que es conducido hacia su propia muerte.
Tıpkı Niklaus'un sevgili kız kardeşinden gelen bir daveti, ölümüne sebep olacağından bi'haber olarak gözü kapalı kabul etmesi gibi.
Igual que Niklaus aceptaría ciegamente una invitación de su querida hermana, ajeno a que se dirige a su propia muerte.
Onların soyunu Niklaus'un dönüştürdüğünü söylemiştin.
Dijiste que Niklaus convirtió su línea de sangre. Creí que lo había hecho.
Niklaus dönüştürmüştü, eminim.
Fue Niklaus, estoy segura.
Çeviri : Niklaus - Klaus Smith
- Jane by Design 1x11 The Replacement -
Jane By Design 1x18-Bonus Check Çeviri : Niklaus
Jane By Design - 1x18- The Bonus Check
Onu Niklaus'un boğazından aşağı itmek ve tekrar ölümlü olduğunu fark ettiği sırada gözlerinin içine bakmak istiyorum.
Quiero empujar con fuerza la garganta de Niklaus y mirar sus ojos al darse cuenta de que es mortal otra vez.
Onu Niklaus'un boğazından aşağı itmek istiyorum.
Quiero empujar con fuerza la garganta de Niklaus.
Ve Niklaus'tan bir farkın kalmaz.
Y entonces no serás mejor que Niklaus.
- Hepimiz yaşadık ta ki Niklaus, kalbime hançer saplayana kadar.
- Todos vivimos. Hasta que Niklaus me enterró una daga en el corazón.
Niklaus Mikaelson.
Niklaus Mikaelson.
Niklaus.
Niklaus.
- Niklaus...
- Niklaus...
Niklaus, ebeveynlerimiz gelip bizi hor gördüler.
Niklaus, nuestros padres vinieron a despreciarnos.
Aile güçtür Niklaus.
La familia es poder, Niklaus.
Şu güdülerin yok mu Niklaus...
Tu impulsividad, Niklaus.
Niklaus twitter.
Traducido por :
- Niklaus.
- Niklaus...