Norris traducir español
876 traducción paralela
Hiç bir sabun size Mutlu Saatler Köpüklü Sabunları kadar mutluluk, yıkama ve paket başına daha fazla köpük veremez.
La "Hora del Hogar Feliz" patrocinada por los productos de limpieza Norris. Ningún producto de limpieza dará tanto brillo a su hogar... Pídaselos a su proveedor habitual.
Konyak, Norris.
Coñac, Norris.
Bu yeterli, Norris.
Puede retirarse, Norris.
Uşağım, Norris, bilebilir.
Mi mayordomo lo sabrá.
Oh, Norris.
Oiga, Norris.
- İyi akşamlar, Norris.
- Buenas.
Sağol, Norris.
Gracias, Norris.
- Norris bunu halletti.
- Norris se ocupó de ello.
Alo, Norris?
¿ Norris?
New York City Polis bölgesinden Yüzbaşı Norris Skutnik'in teşhisinde görev almış.
El capitán Norris de la comisaría de New City se encargó de esa identificación.
Yüzbaşı Norris, ha?
El capitán Norris, ¿ no?
- Norris oyalamış, değil mi?
- Norris se tomó su tiempo, ¿ no?
Bay Ringo. Adım Charlie Norris Bay Ringo. Mark Strett'in yardımcısıyım.
Soy Charlie Norris, el ayudante de Mark Strett.
Hakim Haywood tarafından açıklanan ve Hakim Norris tarafından desteklenen mahkeme hükümlerine karşı çıktığımı ısrarla belirtmek istiyorum.
Deseo expresar enérgicamente mi voto en contra de la decisión de este Tribunal dictada por el juez Haywood, de acuerdo con el juez Norris.
- Bana değil, kızıma.
Y señora Norris. Adiós, alcalde.
Zavallıcık. - SarHoş. - Hepsi sarhoş.
La señora Maribelle Norris cantará mientras oramos.
Henry Norris'in İngiltere Kraliçesi Anne'le zina ile vatana ihanetinden, infazına izin veriyorum.
Orden de ejecución de Sir Henry Norris por adulterio con Anne, Reina de Inglaterra.
Duydum seni, Norris.
Te he oído, Norris.
Smeaton, Norris ve diğerleri.
Con Smeaton, Norris y otros.
Norris, Weston, arkadaşları?
¿ Norris, Weston y sus amigos?
Norris, Weston, Smeaton ve Breareton yargılandılar. Suçlu bulundular ve 10 gün önce mahkum edildiler.
Norris, Weston, Smeaton y Brereton fueron juzgados y condenados hace diez días.
Merhaba Bn. Norris. Nasılsınız?
- Hola, ¿ cómo se encuentra?
Dr. Norris yarım saat önce söylemişti.
El Dr. Norris dijo en media hora.
Sanırım Bay Norris'i nasıl öldürdüğünü biliyorum.
Creo que sé cómo mató al Sr. Norris.
Alo, Bayan Norris?
Hola, ¿ Sra. Norris?
Evet, tanımadığını biliyorum, Bayan Norris, fakat kocanız tanıyor.
Sí, ya sé que no la conoce, Sra. Norris pero su marido sí la conoce.
Anlarsınız ya, Tanya benim kız arkadaşım, ve Bay Norris de sizin kocanız.
Tanya es mi novia, y el Sr. Norris es su esposo.
Bay Norris.
- Estoy con el Sr. Norris.
Oh, Bay Norris, iyi akşamlar, efendim.
Buenas noches, Sr. Norris.
Jimmy, Onu Bay Norris için yere koy.
Jimmy, apoya eso así el Sr. Norris se sirve.
Merhaba, Bay Norris.
- Hola, Sr. Norris.
Bay Norris nerede?
- ¿ Y el Sr. Norris?
Bay Norris!
¡ Sr. Norris!
Norris'e bir şey olmuş.
- Es Norris.
Adli tabip kurban Norris'in, görünüşe göre, tek mermiyle kalbinden vurularak öldürüldüğünü söylüyor.
Según el forense, la víctima murió de un disparo en el corazón.
Norris'e çalışanların hepsiyle konuştuk.
Hablamos con todos los empleados de Norris.
Demek Bay Norris film gösterim odasındaymış. film seyrediyormuş. Ve bir nedenle, kalkıp, dışarı çıkmış.
El Sr. Norris estaba en la sala de proyección viendo una película y por algún motivo se paró y salió al pasillo donde le dispararon.
Ben Norris'in şirketi için bir satış promosyon filmi yaptım.
Yo hice una película para el Sr. Norris sobre promoción de ventas.
Bay Norris yalnızca bir iş arkadaşıydı.
Él era un cliente más.
Şey, görünüşe göre, Vic Norris terk etmiş.
Sí, por supuesto, Vic Norris.
Kusura bakmayın, efendim, ama Bay Norris'in odayı terkettiğini görmediğinizi söylediniz, bu durumda başka hiç kimsenin terkedip terketmediğini nasıl bilebilirsiniz
Perdón, señor, pero usted dice que no vio salir al Sr. Norris de la sala entonces, ¿ cómo sabe que no salió nadie más?
Bay Norris çok şey isteyen biri idi ve filmi izleyen diğer bütün insanlar onun için çalışıyordu.
El Sr. Norris era muy exigente y todos los demás espectadores trabajaban para él.
Bay Norris'i öldürmek için bir nedeni olabilecek birini düşünebiliyor musun?
¿ Sabe de alguien que tuviera algún motivo para matar al Sr. Norris?
Vic Norris reklam kampanyasının bir parçası olarak tuttuğu genç bir kadınla bir ilişki yaşıyordu.
Vic Norris tenía un romance con una mujer más joven que habíamos contratado para una campaña publicitaria.
Ve siz bu Bayan Baker'in Bay Norris'i öldürmek için bir nedeni olduğunu mu düşünüyorsunuz?
¿ Y cree que la tal Srta. Baker tenía motivos para matar al Sr. Norris?
Bayan Norris'i araştıracağım Bir tanığı var mıymış, bakayım.
Iré a ver a la Sra. Norris y averiguaré si tiene una coartada.
Evet, var, Bayan Norris.
Sí, Sra. Norris, tiene una.
Bay Norris bir 22'likle vuruldu.
Al Sr. Norris lo mató una bala calibre 22.
Yüzbaşı Norris, ha?
El capitán Norris, ¿ eh?
Sen anlamadan, anlamadan mangır tam elinde olacak.
Tal vez sea un poco bruto como su padre. - Señora Norris.
Bayan Maribelle Norris biz dua ederken, şarkı söyleyecek.
He revivido lo que quería olvidar.