Novak traducir español
663 traducción paralela
Adım Klara Novak, Duna Sokağı, 42 numara.
Soy Klara Novak, calle Duna, 42.
Novak.
Novak.
- Günaydın Bayan Novak.
- Buenos días, Srta. Novak.
Bayan Novak?
¿ Srta. Novak?
"Bayan Novak, arka tarafa geçip çantaları raflara koyalım" dediğinizde gerçekten çantaları raflara koymak istiyorsunuz.
Cuando usted dice : "Srta. Novak, vamos atrás a poner los bolsos en el estante" en serio quiere subir bolsos al estante.
- Evet Bayan Novak?
- ¿ Sí, Srta. Novak?
- Büyük bir değişim Bayan Novak.
- Ha cambiado mucho, Srta. Novak.
- Hiç sorun değil Bayan Novak.
- No hay de qué, Srta. Novak.
Bu gece Bayan Novak olmadan işleri halledebilir misiniz?
¿ Esta noche podrá arreglarse sin la Srta. Novak?
Mağazadaki Bayan Novak'a mı?
¿ A la Srta. Novak, de la tienda?
Şu an Bayan Novak'ı konuşmak için gerçekten iyi bir zaman.
No es buen momento para hablar de la Srta. Novak. Y...
Eğer Bayan Novak'tan hoşlanmıyorsan bu kız da hoşuna gitmeyecek.
Si no le gusta la Srta. Novak, le aseguro que no le gustará esa joven.
- Çünkü içerideki Bayan Novak.
- Porque es la Srta. Novak.
Bayan Novak neden beklemesin ki?
¿ Por qué no hacerla esperar?
- Merhaba Bayan Novak.
- Hola, Srta. Novak.
Benim hakkımda bilmediğiniz birçok şey var Bayan Novak.
Hay muchas cosas que no sabe de mí, Srta. Novak.
Ve bu fırsatı Bayan Novak bir ördek gibi yürümediğim ve çarpık bacaklı olmadığım konusunda sizi bilgilendirmek için kullanmak istiyorum.
Y quiero aprovechar esta oportunidad, Srta. Novak para informarle que no camino como pato y no tengo piernas arqueadas.
Size bir şey söyleyeyim Bayan Novak.
Déjeme decirle algo, Srta. Novak.
- Hoşcakalın Bayan Novak.
- Adiós, Srta. Novak.
Bayan Novak için arıyorsunuz.
Llama de parte de la Srta. Novak.
Eğer burada seninle anlaşamayan bir kişi varsa o da Bayan Novak.
Si alguien se enfrentó con usted, fue la Srta. Novak.
Bayan Novak'ı bu konunun dışında tut.
No la meta en esto.
Bayan Novak ile hiç bir sorunum yok.
No tengo nada contra la Srta. Novak.
Bayan Novak hakkında tek bir kelime daha etme.
No hable más sobre la Srta. Novak.
Size Bay Matuschek'in burada olmadığını ve benim müdür olduğumu söylemeye çalışıyorum Bayan Novak.
Intento decirle que el Sr. Matuschek no está y que yo soy el gerente.
Bayan Novak!
¡ Srta. Novak!
- İyi akşamlar Bayan Novak.
- Buenas noches, Srta. Novak.
Bayan Novak, her ne kadar görüşlerinizin kurbanı olsam da kendinizi bu güzellikte ifade etmenize hayranlık duyuyorum.
Srta. Novak, aunque soy la víctima de su observación no puedo sino admirar el modo exquisito que tiene de expresarse.
Bayan Novak, büyük bir riske giriyorsunuz.
Srta. Novak, es un riesgo muy grande.
- İyi geceler Bayan Novak.
- Buenas noches, Srta. Novak.
Bayan Novak, sizden bir iyilik isteyebilir miyim?
Srta. Novak, ¿ puedo pedirle un favor?
Özür dilerim Bayan Novak.
Lo siento, Srta. Novak.
Kendi kendime, "Klara Novak, ne derdin var?" deyip duruyordum.
Me decía : " Klara Novak, ¿ qué diablos ocurre contigo?
- Fakat Novak, Ben oradaydım.
- Novak, estuve allí.
Şu bekleyen, Bay Novak.
El señor Novak lo está esperando.
- Bay Novak.
- Señor Novak.
Bana "komutanım" demeyin, Bay Novak.
No me diga "señor", señor Novak.
Bu da, banka için risk demektir, Bay Novak.
Eso implica un riesgo para este banco, señor Novak.
Evet, söylediğim gibi, Bay Novak, bir parça risk var.
Bueno, como le estaba diciendo, señor Novak... esto implica cierto riesgo.
Novak. Evet.
Novak.
Size söylüyorum, Novak'da sorun yok.
Le digo que este señor Novak está bien.
- Hoşça kalın, Bay Novak. Teşekkürler.
- Adiós, Sr. Novak, y gracias.
Bay Novak, çok heyecanlıyım.
Sr. Novak, estoy muy nervioso.
Bay Novak, bu otele ve size çok sadık olduğumu biliyorsunuz.
Sr. Novak, sabe que soy fiel a este hotel y a usted.
- Bay Novak, bu telefon...
- Sr. Novak, esa llamada...
Sorun değil Bay Novak.
No se preocupe, Sr. Novak.
Stanley, Bay Novak hemen seni görmek istiyor.
Stanley, el Sr. Novak desea verte ahora mismo.
Evet, ben Bay Novak.
Sí, soy el Sr. Novak.
Herkes gibi ben de konuşabilirim Bay Novak.
Sé hablar como cualquiera, Sr. Novak.
- Oturun, Bay Novak.
- Siéntese, señor Novak.
Novak'daki risk, bence göze alınabilir.
Novak me pareció una buena apuesta.