Nuggets traducir español
148 traducción paralela
Ve altı nagıt.
Y seis nuggets.
Nuggets elemanının telefonlarıma cevap vermemesi ve Mike Lupica'nın, bana "Problem Çocuk 4" diye seslenmesi haricinde her şey harika.
Aparte de que los Nuggets no contestan a mis llamadas y que en las noticias me llaman "chico problemático", todo va bien.
Ben hastayken hardallı tavuk severim.
A mi me gustan los nuggets de pollo con mostaza cuando estoy enferma.
Gidip sarhoş olup parmak tavuk yiyeceğiz, sen ben ve babalık. 20 dakikaya burada olur.
Vamos a emborracharnos y comer nuggets de pollo con el viejo, en 20 minutos.
Ciddi ciddi sarhoşluktan bahsediyorum ve muhtemelen parmak tavuk da alacağım.
Muy borracho, y compraré unos nuggets de pollo.
Nuggets, Knicks'i az bir farkla 114'e 112 mağlup etti.
Los Nuggets derrotaron a los Knicks raspando, 114 a 112.
Bak ne diyeceğim. Yarın akşam gelirken kaşarlı tavuk parçaları getireceğim.
Mañana traeré nuggets con queso.
- Doublemeat Nuggets'ta ne var?
que hay en los nugget Double Meat?
- Gathering Nuggets.
- Buscando pepitas.
- Charlie amca, Fudge Nuggets'ı çal.
- Tío Charlie, toca los Fudge Nuggets.
Oradan gelir anneannenizin Kremalı çörekleri mis gibi
Salen grandes Fudge Nuggets que están ricos de verdad
Bu tavukta nugget görebiliyor musunuz?
¿ Puede encontrar los nuggets en este pollo?
Yok anneannenizin kremalı çörekleri, yok Maple Loops.
¿ Nuggets Fudge de la abuelita? ¿ Cereales Maple?
Bir gün Denver Nugget'da oynayacağım.
Quiero jugar en Denver Nuggets un día.
Tavuk kanadı istiyorum.
Quiero nuggets de pollo.
Hayır. Dün geceki Nugget maçını izledin mi?
No. ¿ Viste el partido de los Nuggets anoche?
Affedersiniz ama Osuruk Toplan'na hepimiz güldük.
Si no les molesta, creo que todos nos hemos reído con "Fart Nuggets".
- Selam Golden Nugget'a hoşgeldiniz.
- Bienvenidos al Golden Nuggets!
Golden Nugget'a hoşgeldiniz.
- Bienvenidos al Golden Nuggets... - Gracias.
Tatlım, ya pizza olacak ya da tavuk kızartması.
Bueno, cielo, es eso o nuggets de pollo.
Granny's Big Fudge Nuggets?
Granny's Big Fudge Nuggets?
Kızarmış tavuklar 15 kalori.
Los nuggets de pollo son 15 puntos.
Tavuk kanadı hazırlıyorum.
Voy a hacer nuggets de pollo. No diré nada.
Evet, tavuk kanadı ister misin?
¡ Sí, cierto! ¿ Aperitivo de nuggets de pollo?
Alın bakalım, Chicken Tender.
Aquí tienen nuggets de pollo.
En azından izin ver de nugget'larımı alayım.
Al menos déjame tomar mis nuggets.
Nets, Spurs, Pacers ve Nuggets seneye NBA'de oynayacak.
Los Nets, Spurs, Pacers y Nuggets... van a la NBA el año entrante.
- Tavuk köfte.
- Nuggets.
- Evet. Charlie, yumuşak şekerlemelerini arabasının bagajında saklıyor.
Charlie guarda sus nuggets de chocolate en la maletera del auto.
Burada yemek için biraz tavuk köftesi, bir bira ve eşimin pilavından istiyorum.
Quiero unos nuggets de pollo, una cerveza, y un poco de arroz que hace mi esposa para aquí.
Bu adam suçlunun önde gideni.
Este tipo es de los que te roban cinco nuggets del Happy Meal.
Benim tavuklarım nerede?
¿ Y mi putos nuggets?
İnsan kalıntısı karışmış bu tavuk parçaları nereye ait bilmeye imkan yok.
No hay forma de saber de qué proveedor vienen estos nuggets humanos
Kızartılıp, dondurulup gönderilmeden önce ürünlerin içine karıştırırsınız.
Los mezclan con los nuggets antes de cocinarlos y congelarlos para envíos.
- Kızarmış tavuk.
- Nuggets de pollo.
Bu tavuklar kusursuza yakın hazırlanmış.
Estos nuggets de pollo están perfectamente cocinados.
Böyle güzel balık kızartması öbür dünyada bile yok.
Los nuggets están de muerte!
Bu adam suçlunun önde gideni.
Este típo es de los que te roban cinco nuggets del Happy Meal.
- Evet, bira, aspirin kahve, spor ayakkabı, tavuk kanadı, streç film...
- Sí, la cerveza, las aspirinas, el café, las deportivas, los nuggets de pollo, el papel Albal...
Yemeğini alıyormuş.
Cuando Mary fue asesinada, él estaba esperando por su ración diaria de nuggets.
Sabah atıştırması için peynirli kraker. Öğle yemeğinde tam tahıllı ekmek içinde çizburger, kızarmış patates ve kola. Öğleden sonra atıştırması için çikolatalı puding ve üzüm.
galletas con sabor a queso como merienda, una hamburguesa con queso y pan, con patatas fritas y Coca-Cola, como comida, pudín de chocolate y uvas como bocadillo, nuggets de pollo con un bizcocho y judías verdes de lata como cena,
Tavuk kızartması...
Nuggets de pollo...
Hayatımın yemişi
"The nuggets of my life"
Denver Nuggets tarafından draft mı edildin?
¿ Qué, qué te reclutado por los Nuggets de Denver?
- Tavuk nugget yesek?
Dame una E. - ¿ Nuggets de pollo?
Beni sınama.
Y no más nuggets de pollo. ¡ No me provoques!
Anne, tavuk kanatlarımı bitirdim.
Mami, terminé mis Nuggets de pollo
Tavuk, kek, peynir çeşitleri ya da adı ne olursa istersiniz çünkü siz çok özel bayanlarsınız.
Unos nuggets, tarta, finos quesos.
- Osuruk topları!
"Fart Nuggets".
Sanırım benim Broncos veya Nuggets'ı yazmama asla izin vermeyecek.
Jamás me dejará escribir sobre los Broncos o los Nuggets.
- Denver Nuggets! - Yeah, Denver Nuggets.
- ¡ Los Nuggets de Denver!