Oka traducir español
120 traducción paralela
Oka gelince, kendi haline bırak.
Esa flecha... no la toque.
Hayatımız için o oka ihtiyacımız var!
¡ Esta flecha nos salvará la vida!
Ya da kim oka onun gibi kuvvet verebilir?
¿ Quién puede dar tanta fuerza a su flecha?
Bir oka tutturulmuş.
Estaba atado a una flecha.
Oka neyle vuracağım?
¿ Con que la golpeo?
Oka ulaşmak zor olacak.
Será difícil sacarla.
- Belki oka hedef olmuştur.
- Quizá le dieron con un dardo.
Boğazına ok saplandığı an filmleri bana komik geliyor, sonra bir de ne göreyim, oka doğalgaz faturası bağlı.
Sus películas son tan divertidas como que te claven una flecha al cuello con la factura del gas enganchada en la pluma.
Şu oka benzeyen şeyden tut, tatlım.
Si, agarre esa flecha, querida
Neredeyse bir oka benziyor.
Parece una flecha.
Ben o oka önemsiz demezdim.
Yo no llamaría "nada" a esa flecha.
Mike, Oka'da ölülerini gömdükleri alana golf sahası yapılması konusunda Mohawklarla çıkan kavgada yerlileri desteklediler.
Apoyaron a los de Oka en la construcción de un campo de golf en el cementerio indio.
Bu şeylere ilgi duymaya mı başladın Oka-chan?
¿ Te interesan esas cosas, Oka-chan?
Evet, ama ne zamandan beri öğrencileri işe alıyorsun, Oka-chan?
Sí, pero ¿ cuando empezaste a alquilar estudiantes, Oka-chan?
Oka-chan, sana bir şey sorabilir miyim?
Oka-chan, déjame preguntarte algo.
Onu tanıyor olabilirsin, Oka-chan.
Quizá la conoces, Oka-chan.
Bu da ne demek oluyor, Oka-chan?
¡ ¿ Cuál es el sentido de esto, Oka-chan? !
Her şeyin yolunda gideceğinden emin misin Oka-chan?
¿ Estás seguro de que todo va a salir bien, Oka-chan?
Şekli oka benziyor.
Parece una flecha.
Önündeki oka bak. 600 doları işaret eden.
Mira la flecha frente a ti, Jennifer. La que apunta a los $ 600.
Yay da oka.
Y viceversa.
gelirken yanına onu da al, tamam mı?
Tráelo cuando tú vienes, oka?
- Kımıldama, tamam mı?
No muévete, oka?
Yardım için müşteri hizmetlerine aktarılacaksınız.
"Y será transferido a un Representante del Servicio al Cliente que le solucionará..." Kishitani Goro es el celador OKA Tsutsui Mariko es MIZUNUMA Marie
Berelerden birinde, bulduğunuz oka uyan bir delik var.
Un hematoma incluye una punción del mismo tamaño que el dardo.
- Şu oka bak. Basayım mı? - Hayır.
¿ Aprieto esa flecha?
Bir sonraki oka bas da görelim.
A ver, aprieta la flecha.
Paige, oka vardır...?
Paige, ¿ estás bi...?
Kanalı değiştirmek için bu iki oka basın.
Presione las dos flechas para cambiar el canal.
Saat 11 : 02'de, Asagao-oka ve Uzaydünyası otobüsü.
Frente a Asagaoka. El bus con destino a Spaceland salio a las 11 : 02.
- Gizli hesapları görmek istersem soldaki o oka çift tıklayacağım. - Anne, aynen öyle.
Y si quiero poner la barra de cuenta oculta, hago doble click en esa flecha que hay a la izquierda.
El yapımı bir oka benziyor.
Parece como hecha a mano.
Bunu neden yaya ve oka söylemiyorsun?
Eso díselo al arco y a la flecha.
Daha cümlesini bile bitirmesine izin vermiyorum, diyor ki, "Philippe, bir yay ve oka ne...?"
Ni siquiera lo dejo terminar la oración. Me dice : "Philippe, ¿ qué tal un arco y flecha?"
Her dava iyi olduğu gibi bir oka darda zordu.
Esos fueron buenos casos. Fueron casos difíciles.
Peki.
Oka
İntihar etmeyeceğim, tamam mı?
No me voy a suicidar, oka? !
Dinle. Lütfen ama lütfen Andrea'ya bir şey söyleme, olur mu?
Escuchame bien, por favor, no le digas nada a Andrea, oka?
Tamam.
Oka, shhh!
Peki, işte oda anahtarlarınız.
Oka, acá están las llaves de las habitaciones
Sadece şöyle düşün. En sevdiğim yiyecek karides garson da karides getiriyor fakat ben yiyemem çünkü dilimi şişiriyor, yani karidesi yemiyorum ama bu Andrea'nın onu tabağımdan alıp ona masaj yapmasını istediğim anlamına gelmez.
Solo digo que, oka, es como si mi comida favorita fueran los langostinos entonces el mozo me trae los langostinos, pero no puedo comerlos porque hacen que mi lengua s hinche entences no me como los langostinos
Tamam, yeni film.
Oka, otra película.
Peki, tamam.
oka, oka
Pekâlâ, hoşçakal.
Oka? Chau!
Tamam, peki, hoşçakal.
Oka, Chau!
Ben Masi Oka, dizide Hiro Nakamura'yı oynuyorum.
Soy Masi Oka, y represento a Hiro Nakamura en el show.
Ev halkını bu işe karıştırma, tamam mı?
No bring sus gente en esto, oka?
Hey, ve tamam, Mandy endişesi durdurmak?
Hey, y deje de se preocupar por Mandy, oka?
Korkma.
empiece a funcionar down la escalera de mano, oka?
Bir okun arkasına çok küçük bir delik açtık ve oka bir misina ya da mono fil bağladık.
Hicimos un hoyito en el extremo de una flecha.
Oka benziyor.
Parece una flecha apuntando directamente de vuelta a L.A.