Parmak izleri traducir español
1,753 traducción paralela
Parmak izleri, senin tuttuğunu söylüyor.
Las huellas digitales dicen que lo manejaste.
Parmak izleri, Suç Mahalli Raporları.
Huellas, informes de la escena del crimen.
Parmak izleri.
Huellas dactilares.
Niye kasa dairesinde parmak izleri var peki?
¿ Entonces por qué están sus huellas en la bóveda?
Parmak izleri var mı?
- ¿ Huellas?
Kan lekeleri veya parmak izleri kadar büyüleyici.
Tan fascinante como una mancha de sangre, o una huella.
Fenerde, ölen kadının parmak izleri var.
Bien. Están las huellas de la muerta en la linterna.
Sonra müze çalışanlarının parmak izleri ile karşılaştırdık. Her tarafta...
este de aquí.. este otro... y esta caja..
Helms'in parmak izleri vardı.
todo esto..
- Önce parmak izleri.
Los quiero. Primero.
Bisiklette bırakılan parmak izleri, ayrıca tam yanmamış kıyafetler.
Y dejó huellas en la bici, así como ropa sin quemar.
Bileklerdeki parmak izleri.
Marcas de dedos.
Bisikletteki ve kıyafetlerde bırakılan parmak izleri pansiyondakilerle uyumlu olmalıydı.
Las huellas que dejaste en la bicicleta y en ese hombre... tenían que coincidir con las de la pensión.
Rena, bunun peşini bırakmak istemiyorsan hastaneye gidip test yaptırmak zorundasın. Parmak izleri ve DNA'yı kontrol etmemiz gerekecek.
Rena, si quiere continuar con esto deberá ir al hospital y ser examinada y deberemos buscar huellas y ADN.
- DNA'lar elimde, parmak izleri de.
- Tengo el ADN y huellas digitales.
Parmak izleri gibi. Bu yetenekler, sonsuz sayıda çeşitlilikle ortaya çıkabilir.
Estas habilidades pueden manifestarse en una cantidad infinita de formas.
Parmak izleri asitle yakılmış.
Quemaron las huellas con ácido.
Parmak izleri cinayet silahının her yerine bulaşmış.
Sus huellas estaban por todo el arma homicida.
Parmak izleri.
Las huellas digitales.
Tahmin et silahta kimin parmak izleri var?
¿ Sabes de quién son las huellas que encontraron en el arma.
Scott Rowe'un parmak izleri adli tabip tarafından alındı.
Las huellas de Scott Rowe fueron tomadas postmorten por el ME
Silahtan parmak izleri çıkarılmış..
Bueno, consiguieron algunas huellas del arma.
Ayrıca bizim gözetimde tuttuğumuz bir şüphelimiz var..... ki parmak izleri silahtaydı, ve hatta itiraf etti..
Además, ya tenemos un sospechoso en custodia. Cuyas huellas digitales están en el arma, y quien confeso.
İşte. Bunlar doktor Macvittie'nin müsveddedeki parmak izleri..
Bien, esas son las huellas del Dr. Macvittie de la página del manuscrito.
Kaçak bir zanlı, hiç yakalanamadı. Parmak izleri beş tabancada bulundu.
Tenemos sus huellas de cinco diferentes armas con asesinatos que coinciden desde hace 10 años
O parmak izleri satışından, ne kadar kazandığımı biliyor musun?
Saben cuanto gano vendiendo huellas digitales de esa cosa?
Üç şarap kadehinde parmak izleri bulduk.
Hemos encontrado huellas dactilares en tres copas.
- Parmak izleri.
- Huellas dactilares.
Parmak izleri ve DNA, veri bankasıyla eşleşmiyor.
No concuerda con las huellas y su ADN no está en CODIS.
Bir soruşturma yapıldı, parmak izleri, mahkeme raporu hazırlandı.
¡ Hubo una investigación! ¡ Huellas dactilares, reportes forenses!
Parmak izleri sistemde kayıtlı olmalı.
Sus huellas estarán en el sistema.
Orada değilse, parmak izleri tabutta nasıl olabiliyor?
¿ Cómo llegaron sus huellas al cajón si no estuvo en la casa velatoria?
Kimlikler, resimler, parmak izleri, biyometrik bilgiler.
Identific., fotos, huellas dactilares, datos biométricos.
Şu ana kadar arabadan aldığım bütün parmak izleri Hoffman'a ait.
lejos, todas las huellas del coche pertenecen a Hoffman
Hayır, üstünde ölen adamın parmak izleri var.
No. Las huellas del muerto están por todos lados.
Sadece parmak izleri olabilecek yerlerdekileri alırsın Tony.
Solo las superficies donde tu puedas conseguir las huellas, Tony.
O parmak izleri Jason Dillard'a ait. O notları Jason yazmış, Stella.
Esa huella pertenece a Jason Dillard.
- Reed'in boğazını kestiği bıçaktaki parmak izleri sistemde kayıtlı
Las huellas en el cuchillo usado para cortar a Reed están en el sistema.
Memur bey, parmak izleri alınana kadar delile dokunulmaması gerekir.
Agente, la evidencia no debería ser tocada hasta que las huellas dactilares hayan sido levantadas.
Ve bir kapıya ya da buradaki kapıya ait olmayan parmak izleri çünkü...
Y una huella digital no debería estar en la puerta, y nada debe estar en la puerta, porque...
Cinayet aleti üstündeki parmak izleri. Temizlik görevlisinin tanıklığı.
Las huellas dactilares en el arma el testimonio del cuidador.
Cesetteki kanlı parmak izleri kurbana ait değilmiş.
El cadáver estaba cubierto de huellas ensangrentadas. Que no eran de la víctima.
Bu parmak izleri 1981'de ölen birininkilere uyuyor.
Esas huellas coinciden con las de un hombre que murió en 1981.
Kulaklar, parmak izleri gibi insana özeldir.
Las orejas son tan únicas para los humanos como las huellas dactilares.
Kurşun izleri, bıçak yaraları ne de kırılmış parmak izleri hiçbiri yok.
Ya sabes, heridas de bala, cicatrices de cuchillos ningún dedo torcido de todas las fracturas.
Ve istediğin parmak izleri.
- Y esas huellas dactilares que pediste.
Bana verdiğiniz çataldaki parmak izleri... Mateo'nunmuş nam-ı diğer Manuel Rivera.
Las huellas en el tenedor que me dio... de Mateo, también conocido como Manuel Rivera.
Parmak izleri taranıyor.
Escaneando huellas.
Parmak izleri Joe'ya ait.
La huellas concuerdan con las de Joe.
- Parmak izleri burada.
Diez cartas ahi mismo.
Kısmi parmak izleri var.
Tengo huellas parciales.