English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ P ] / Pixy

Pixy traducir español

30 traducción paralela
Alabilirsin, ben çubuk şekerleri seviyorum.
- Tuyas. Yo me quedo los Pixy Stix.
Çubuk şekerler süper! Hiç de bile.
Los Pixy Stix son los mejores.
Ah, Pixy Koyu'na inen merdiven bu olmalı.
Debe de ser la escalera que baja a Pixy Cove ( Cala del Duende ).
- Nasıl? - Pixy Koyu.
Comment?
Bu plaja böyle diyorlar.
Pixy Cove. Así llaman a esta playa.
Ben de adadaki turumdan söz ediyordum, Merdivenden Pixy Koyu'na da indim.
Estaba hablando de mi viaje alrededor de la isla. - He bajado a Pixy Cove.
Pixy Koyu'nda bir mağara varmış.
Oh, me han contado que hay una cueva en Pixy Cove.
Evet... Pixy Koyu'nun etrafını bir dolaşayım dedim.
Sí... he pensado salir en barca hasta Pixy Cove.
Bakın, Pixy Koyu'nda biri var.
- Mire, hay alguien en Pixy Cove.
Bay Redfern, dün Bayan Marshall'ı Pixy Koyu'nda bulmayı bekliyor muydunuz?
Monsieur Redfern, esperaba Ud. Encontrar ayer a madame Marshall en la playa de Pixy Cove?
- Mr. Blatt, söyler misiniz, Arlena Stuart ölmeden önceki gün, tekneniz neden Pixy Koyu'ndaki plaja o kadar yakın demirlemişti?
Monsieur Blatt, me interesaría mucho saber ¿ por qué estaba su barco anclado cerca de la playa de Pixy Cove el día antes de que muriera Arlena Stuart?
Pixy Koyu'nu rahatça görebiliyorsunuz.
Hay una buena vista de Pixy Cove.
Mlle. Darnley, biraz önce "Pixy Koyu'ndaki plajı gördüm" dediniz.
Mademoiselle Darnley, hace un momento ha mencionado la vista de la playa de Pixy Cove.
Ama Pixy Koyu'ndaki merdivenin dibinde bulunan gözlük sizindi.
No, y también fueron sus gafas las que se encontraron junto a la escalera de Pixy Cove.
O gün Pixy Koyu'ndaki plajda buluşmaya gittiği kişi.
Fue la persona con la que iba a encontrarse ese día en la playa de Pixy Cove.
Pixy Koyu'nda biraz dolaşayım dedim.
Sí, he pensado salir en barco hasta Pixy Cove.
Sonra, koşarak Pixy Koyu'na gider. Tabii bu büyük hız ve kondisyon gerektirir.
Luego atraviesa corriendo la isla hasta Pixy Cove, lo que naturalmente requiere mucha velocidad y energía...
Pixy Koyu'nun tepesindeki merdivene varır.
Llega a la escalera que hay por encima de Pixy Cove.
KPX ile eşit durumdayız.
- Oh, estupendo. Lo que nos empata con KPX, y la poderosa PIXY
- Güçlü PIXY için fena sayılmaz.
- La poderosa PIXY, lo hacen bien.
Sipariş ettiğim Pixy Stix kartonu geldi mi?
¿ Llegó mi caja de caramelos Pixy?
Kardeşler ise Pixy Stix.
- El de los hermanos alcanzaba para... - Un caramelo.
Pixy Stix şekerlerini öğrencilere rüşvet olarak veriyor.
Los soborna con Pixy Stix. Comprar votos es ilegal.
Pixy Stix istiyorlar.
Quieren Pixy Stix.
Onu fren tozu ya da eski gerçek bir peri değneği olarak tespit ettim.
He identificado esto como polvo de freno o realmente un viejo palo pixy.
10 şişe ketçap 3 paket çubuk şeker bir kavanoz fıstık ezmesi.
10 botellas de cátsup, tres paquetes de pixy stix, un frasco de crema de cacahuate, de preferencia cremosa.
Ring Ding ya da Pixy Stix yemeliyim.
Tengo que comer un chocolate o un dulce.
O yüzden bana bir karton Pixy Stix lazım.
Así que necesito una caja de chochitos rojos.
Pixy Stix hiç kalmamış.
Se nos acabaron los chochitos.
Güçlü PIXY her dalda aday.
- por más nominaciones.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]