Plastic traducir español
52 traducción paralela
Estetik cerrahı
Plastic surgery
- Estetik
- Plastic
Estetik cerrahı Büyüleyici
Plastic surgery it's fantastic
Çok estetik
It's so plastic
Evet Estetik cerrahı
Oh, yeah Plastic surgery
- Estetik cerrahı
- Plastic surgery.
i need a plastic bag
¡ necesito una de esas bolsas para vomitar!
Mekanda, yüksek kalitede formika ve plastik palmiye ağacı kokusu vardı.
The place fairly reeked of high-grade Formica and plastic palm trees.
John Travolta'nın 70'lerde çektiği bir televizyon filmini arıyorum. "The Boy in the Plastic Bubble."
Escucha estoy buscando una pelicula de los'70s... protagoniza John Travolta, El nino en una burbuja de plastico?
"The Boy in the Plastic Bubble." O filmi, sürekli izlerdim.
"El nino en la burbuja de plastico". Solia ver esa pelicula todo el tiempo.
- Yeni bir plastic fabrikası açılıyormuş.
Oi que están contratando en la fábrica de plásticos
- Plastik Ono grubunu mahvetmişti.
- Y Yoko Ono. Arruinó la Plastic Ono Band.
- ve Plastio Population ile birlikte söylemiştir?
-... y cantó con Plastic Population?
"John Lennon ve Plastic Ono Grubu."
"Presentando a John Lennon y The Plastic Ono Band."
John Lennon ve Plastic Ono Grubu konserine bilet.
Sólo John Lennon y The Plastic Ono Band.
Um, bunu okurken, Plastic Man ve Elongated Man arasındaki farklı bana hatırlat
Antes de que leas esto déjame explicarte la diferencia entre el Hombre de Plástico y el Hombre Alargado.
Plastic Boy ve Metal Girl.
El Chico Plástico y la Chica de Metal.
Hayır, Kopelson Plastik ve Slikon.
Kopelson Plastic and Silicon.
"The Boy in the Plastic Bubble" ı kastediyor.
Peter, me refería a ese niño en una burbuja de plástico.
The Boy in the Plastic Bubble.
The Boy in the Plastic Bubble.
Plastic Death'in ikinci CD'sinin kapağındaki tasarımla birebir aynı.
Es el mismo diseño de la carátula del segundo CD de Classic Death.
Plastic Death'i bilmiyorum deme çünkü benim en sevdiğim- -
No me digas que no conoces a Classic Death...
Dün gece Plastic Death konserine gittim, sabah saatimi bile duymadım.
Fui a un concierto de Plastic Death anoche. Ni siquiera escuché mi alarma sonar.
Komşunun dediğine göre, karısıyla Shaw Plastik'te çalışıyormuş.
Un vecino dijo que él trabajaba en Show Plastic con su esposa.
Shaw'u 88 aralığında Meijers almış.
Meijers Plastic compró Shaw en diciembre del'88.
Shaw Plastik bir aile işletmesi.
Shaw Plastic es una empresa familiar.
Plastic Penny grubunu hatırlıyor musunuz?
¿ Recuerdas a Plastic Penny?
Plastic Penny.
Plastic Penny.
- Plastic Penny'i severdin.
- Te gustaba Plastic Penny.
Bir Kitabım vardı'The Plastic Age'diye.
Había un libro llamado "The Plastic Age"
Dude, don't you think the idea that women use, like, glue to attach false pieces of hair made from plastic, to their lids, at all strange?
Amiga, ¿ no crees que la idea de que las mujeres usen pegamento para colocarse pelos hechos de plástico... -... en sus párpados es extraño?
Yaz The Plastic Population gurubunun şarkısında dediği gibi... "Tek yön yukarısıdır".
Bueno, ya sabes lo que Yazz And The Plastic Population dijo una vez : "El único modo es levantarse".
Plastic Ono Band Albümü.
John tenía un single listo.
George'a : "Albüm yapmayı düşünmelisin!" dedim.
Y John ya estaba hablando de hacer un album. The Plastic Ono Band.
Plastik poşetler, plastik poşetler.
"Plastic bags".
Unu al, onu plastik poşetin içine koy.
You take "harina" and you put inside the plastic bags.
Plastik poşeti al.
You take plastic bags...
Bugün, onlara sandıklarından daha fazlasını yapabileceklerini göstermeyi amaçlıyorum.
- Do you ever feel \ ¿ Alguna vez te has sentido - like a plastic bag, / como una bolsa de plástico drifting through the wind \ Que vuela a la deriva del viento wanting to start again?
Well, and 2,000 deadly dull plastic surgery colleagues.
Bueno, y 2.000 mortalmente aburridos colegas de la cirugía plástica.
"The Boy in the Plastic Bubble" filmini izledin mi?
¿ Has visto "El chico de la burbuja"?
Evet, Alamo'daki Meksikan askerlerinin plastik çantasının... -... ve Süper Elastik Kabarcık Plastik'in arkasında.
Sí, detrás de la bolsa de plástico de soldados mexicanos del Álamo y del Super Elastic Bubble Plastic.
Plastic Adam.
Plastic Man
Plastic Man, ve Icon.
Plastic Man e Icono.
Po bu Mono Lake adındaki harika yeri buldu, İnanılmaz bir yerdi İçine plastic ördek bile koysanız hoşunuza gidebilecek bir yerdi.
Encontramos este lugar poco habitual, un grande y bonito lago, es un lugar tan hermoso también pudimos fotografiar un pato de plástico, y les gustaría.
Bu plastik adam 1 Nisan şakası, değil mi?
¿ Esta es una broma de Plastic Man, verdad?
Harry GoodPeed ve Plastic Cup Boz olarak Kevin Hart'ın tanışma ve kaynaşma partisindeyiz.
Soy Harry GoodSpeed y los Plastic Cup Boyz en la fiesta de socialización de Kevin Hart.
Bizi bu duruma onlar soktu. Plastic Bertrand - Ca Plane Pour Moi
Digo, ya nos trajeron hasta aquí.
Plastik Adam'a karşı Deathstroke?
¿ Plastic Man contra Deathstroke?
¶ She knits me a plastic purple sweater ¶
♫ Ella me teje un sweater purpura de plástico ♫