English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ R ] / Rezillik

Rezillik traducir español

412 traducción paralela
Ne kadar büyük bir rezillik, yoksul insanları bu şekilde soymak.
Creo que es una vergüenza robar a la pobre gente así. Queremos que nos devuelvan el dinero.
Jüri üyeleri, ordunun ve şeflerinin emniyetine muhtaç bu zor günlerde yapılanlar rezillik, hainliktir!
¡ Señores del jurado, es indignante, vergonzoso privar al ejército de la confianza en sus superiores el día del peligro!
Yine de kendini asmak rezillik.
Aún así, es una deshonra ahorcarse.
Rezillik!
¡ Una desgracia!
Orası tam rezillik!
¡ Menudo alboroto!
- Evet. Bu rezillik.
Es una abominación.
Resmen rezillik!
Es un ultraje!
Ama bu rezillik, bu gerçek rezillik beni yendi.
Eso es lo que le convierte en un verdadero villano. ¡ Es un horrible monstruo! Tan villano como monstruo.
Rezillik olur.
Eso sería humillante.
- Burada onunla olmak rezillik.
- Es una deshonra estar con ella.
Sence Tracy'nin babamı düğüne çağırmaması rezillik değil mi?
Es apestoso que Tracy no invitara a papá. Sí.
Evet Caroline. Aramızda kalsın ama bence bu iyi ve rezillik.
Entre nosotras, creo que es apestoso.
Rezillik!
¡ Esto es un atropello!
Elimde topçu nişancınız Yüzbaşı Nichols'un... ve emrinizi reddeden tabur komutanı Yüzbaşı Rousseau'nun yeminli ifadeleri var. Bütün bunlar tam bir rezillik.
Tengo declaraciones juradas de su observador de artillería... y del comandante de baterías que se negó a cumplir su orden.
Rezillik bu! Buna katlanamam!
¿ De qué se trata esto?
- Bu panodaki poz nasıldı? - Rezilce, tam bir rezillik komiser bey!
Pero la postura que tiene el anuncio, ¿ cómo es?
Şifa niyetine bir litre bira. " Rezillik!
Casi un litro contra el reuma. " ¡ Qué asco!
Bu utanç ve rezillik yüzünden buradan uzaklaştırılacaksın!
"Hay que echarte por esta deshonra y vergüenza."
Bu nasıl bir rezillik ahlaksızlık, kepazeliktir!
Las miserables angustias que conllevan el vicio y la insolencia.
Güpegündüz bu ne rezillik!
Tanta desfachatez, ¡ a plena luz del día!
Evet, bu rezillik, bir lağım çukuru, toplumumuzun bir ayıbı.
Es una desgracia, una letrina, una vergüenza para nuestra comunidad.
25 yıldır böyle rezillik görmedim!
En 25 años, ¡ no he visto un lío como éste!
Bu rezillik!
¡ Eso es una infamia!
Ne rezillik!
¡ Qué vergüenza!
Her türlü rezillik içler acısıdır.
Los desaliñados son deplorables.
Rezillik! Kim bilir ona başka ne verdi.
Es una desgracia. ¿ Y quién sabe qué más Ie ha dado?
Bütün bu rezillik onun yüzünden başımıza geldi.
Toda esa mierda vino por su culpa.
Ne biçim bir rezillik peşindesin?
¿ Que clase de perras tiene usted aquí?
" Rezillik değil mi bu
" No os parece vergonzoso
Pislik, rezillik akıyor.
Está llena de escoria y gentuza.
Şu rezalete bak. Tam bir rezillik.
Qué cosa, qué cosa, mira qué cosa.
Ama lokanta servis ettiğiniz çürümüş et gibi. Tam bir rezillik.
¡ Es increíble que un lugar como este sirva carne podrida!
Wong Ustanın oğlu olman... sana burada rezillik yapma hakkını vermez. Boş versene.
Sólo porque tu padre sea el maestro Wong... eso no te da derecho a causar ningún problema.
Tam bir rezillik.
- ¡ Es una desgracia!
- Başka bir rezillik?
¡ Cielos! ¡ Otra desgracia!
Rezillik. Kaç yarış?
Desagradecido. ¿ Cuantas carreras?
Rezillik değil mi bu?
¿ No es escandaloso?
Sana göre rezillik. Bize göre de mecburiyet. Bırak gevezeliği.
Es un escándalo para ti y una obligación para nosotros.
Ne rezillik, böyle aşık değiştirmek.
¡ Qué zorra! , cambia de novios como si fueran zapatos.
Bu rezillik değil mi? Orduda uzun yıllar dövüş sanatları eğitimi aldım... ve senin keskin hareketlerin var. Kiminle birlikte çalıştın?
He enseñado Artes Marciales en el ejército por muchos años... y tú tienes movimientos muy rápidos.
Dinleyin, umarım küçük rezillik için fazla kızmamışsınızdır.
Oigan, espero que no tengan muy en cuenta esta pequeña cagada.
Bunun nasıl bir rezillik olduğunu biliyor musun?
¿ Sabes lo humillante que es esto?
Rezillik bence.
Obsceno, eso es lo que es.
Her yerde aynı rezillik, burada olmanın tek farkı, burada patron benim, unutma Soft!
La misma mierda está por todos lados, ¡ la diferencia está en que aquí soy el jefe, recuerdas, Soft!
Bu rezillik.
Esto es vergonzoso.
- Evlilik rezillik değildir baba.
No hay ninguna vergüenza en el matrimonio, padre.
- Rezillik!
- Una guarrada.
Bütün bu rezillik dahil yani?
¡ Seguro!
Rezillik!
Esto es un verdadero escándalo.
1. REZİLLİK
Las infamias.
Bu kadarı da rezillik biliyorum.
Es una pena.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]