English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ S ] / Scan

Scan traducir español

121 traducción paralela
Çeviri :
Subs by EVM Scan.
Do not return scan, Mr. Spock.
No devuelva el análisis, Sr. Spock.
Com-Scan bir güç alanı tespit etti. Bu güç alanı Hoth sistemindeki altıncı gezegeni koruyor ve her türlü bombardımana karşı koyacak güçte.
ComScan ha detectado un campo de energía que protege una zona del sexto planeta del sistema Hoth.
Sabah ilk iş Alex'e CAT taraması ve EEG yapılmasını istiyorum. Tamam mı?
Quiero un CAT-Scan y un EEG para Alex en la mañana.
Senden CAT taramasına girmen için pazartesi sabahı yeniden gelmeni istiyorum.
Quisiera que venga el lunes para un scan.
- Beyin taraması mı?
¿ Un scan del cerebro?
Benden beyin taramasına girmemi istiyor ; ... sırf zaten bildiği şeyi onaylamak için.
Quiere que me haga un scan del cerebro para confirmar Io que ya sospecha.
Senin taramanın ne dediği umurumda bile değil -
Realmente no me importa lo que tu scan diga...
Değiştirme tuşunu bantladım.
Mira, ves, deje apretado el boton de scan.
ve de CAT scan var sanırım.
Y también creo que un TAC.
CT scan'de kan beyaz görünür.
La sangre aparece blanca en una tomografía.
CT scan normal çıktı.
La tomografía salió normal.
CAT scan alacağız. Negatif çıksa bile, keşif ameliyatı gerekebilir.
Haremos una resonancia, pero quizá necesite cirugía exploratoria.
CT scan, rektumda bir delik olduğunu gösteriyor.
La tomografía muestra un orificio en el recto.
Başkanın gözlüklerinden scan edilmiş özel gözlüklerimiz Ve Başkanın 86.kat için giriş kartı. Çantada.
Los lentes con eI registro retinaI del presidente, su tarjeta de acceso al piso 86... en Ia bolsa.
VQ scan yapılmasını istiyorum.
Me gustaría hacerle un escáner V / Q.
VQ scan hazırlanıyor.
Un escáner V / Q marchando.
Bilgisayarlı tomografiye gireceğim.
Me harán un CAT scan.
Genelde scan'e girmeden cerrahla tanışılır.
El cirujano suele estar antes de hacer una resonancia.
Scan'de burada kalabilir miyim?
¿ Puedo quedarme en la prueba?
Ana scan'ler çıktı ama işlevsel olanlar çıkmadı. Hardalla yemek.
Los escáners básicos ya están, los mapas funcionales aún no.
Orada hiçbir şey yok, tamam mı? Aeryn gitti ve uzun menzilli bir keşif uçuşu yaptı...
No hay nada ahi fuera, Aeryn ha ido y hecho un scan de largo alcance...
- Moleküler çekirdek PET taraması yapmaya.
- Un PET scan molecular.
İç kanama yok. Ama yüzünün CT scan'ini çektireceğim.
No hay hemorragia intra-abdominal, pero te haré un escáner de la cara.
Ameliyata ihtiyacın olup olmadığını anlamak için daha detaylı scan gerekiyor.
Hay que hacerte un escáner para determinar si es necesario operarte.
Hemen döneceğim. Dönünce seni scan'e götüreceğim.
Vuelvo enseguida para llevarte a hacer el escáner.
- Kafa CT'si yani CAT-SCAN.
- Un TAC craneal. Un escáner.
CAT-SCAN kanama ya da kafatası fraktürü olmadığını gösteriyor.
El TAC muestra que no ha habido hemorragia ni fractura craneal.
Nguyen'e de VQ scan yapılacak
Y el escáner de Nguyen.
CAT scan'de hava görünürse bize çağrı bırakın.
Llámanos si se ve aire en el TAC.
Kanamanın nerede olduğunu anlamak için CAT scan çekmeliyiz.
Hay que hacer un TAC para ver dónde sangra. Lydia, llama a Radiología.
- Scan'den sonra göreceğiz.
- Lo sabremos tras el TAC.
Scan'de ne çıktı?
¿ Qué has visto en el TAC?
Bunu scan edecek bir yer bulmam lazım.
Tengo que escanear esto.
Sonra Bay Dixon, tam o anda taramaya başlayacak.
Y usted, señor Dixon tiene que apretar la tecla de "scan".
Evet.Onu VQ scan için hazırla.
Y prepárala para una gamagrafía.
Git. Tedbir için tam scan isteyelim.
Le haremos un escáner completo.
Pulmoner embolizm olmadığını aramanın en iyi yolu ne? Spiral CT mi, VQ scan mi?
¿ Para descartar embolia pulmonar es mejor TAC espiral o escáner V / Q?
Ay görevinden döndükten sonra Dr. Phlox biyolojik taramadan geçiriyordu.
El Doctor Phlox me hizo pasar por el bio-scan cuando volví de inspeccionar esa luna.
Şimdi, bir CAT taraması yapıyoruz ve iki MRIs ve sonuç olarak, söylediğim şeylerin hepsi.
Ahora, hicimos un scan de Cat y dos MRLs a su mandato y todas las conclusiones dicen lo mismo.
Şu anda çantandaki o Dijital Uydu Telefonu'nun seni biriyle görüştürüp görüştürmeyeceğini düşünüyorsun.
Ahora estás pensando si ese Transmisor Digital Sat Scan que tienes te permitirá comunicarte con alguien.
Kaşık kemiği scan'i mesanenin arkasında kan olup olmadığını gösterecek.
El escáner transversal suprapúbico busca sangre delante de la vejiga.
Scan sonuçlarını anlamak benim sorumluluğumda değil.
No sé interpretar estos resultados.
Side-Scan adlı üsteki anlaşmalı olduğumuz sivil şirkete teknik danışman olarak atandı.
Actuaba como asesor técnico de Side-Scan. Un contratista civil de la base.
Side-Scan'deki insanlar hakkında bir bilginiz var mı?
¿ Sabe algo de la gente de Side-Scan?
Deniz Kuvvetleri Side-Scan'ın kontratını imzalamayacaktı.
La Armada no firmaría el contrato con Side-Scan.
Side-Scan'e ek süre verilecek,... bu da problemleri çözmek için onlara zaman kazandıracak.
Side-Scan tendrá una prórroga lo cual les daría tiempo para corregir problemas.
Kocanız öldürüldü çünkü Side-Scan'ın geliştirdiği prototipteki hataları ortaya çıkaracaktı.
Creemos que su marido fue asesinado porque iba a denunciar fallas en el prototipo de Side-Scan que estaba en desarrollo.
CAT scan çekilmesi ne kadar sürüyor?
- Esperaré.
Kayınvalidenle mi tanışcan?
Tengo que ir a casa de Raghu. Voy a conocer a su madre.
Mark. CAT scan yaptırmalı, muayene olmalısın.
Te hace falta un examen completo y un TAC.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]