Shaun traducir español
565 traducción paralela
O faktörle ilgili olarak yeni bir taramada şunu buldum, sizin oğlunuz Shaun Geoffrey Christopher, Dünya-Satürn araştırmasına öncülük veya liderlik edecek olan ilk insan...
He descubierto, tras una segunda comprobación, que su hijo Shaun Geoffrey Christopher, dirigió o dirigirá, la primera sonda con éxito de la Tierra a Saturno...
Doktor haklı. Eğer Kaptan Christopher'i Dünya'ya göndermezsek, Satürn'e gidecek bir Albay Shaun Geoffrey Christopher olmayacak.
Si no devolvemos al capitán Christopher a la Tierra, no habrá ningún Shaun Geoffrey Christopher que vaya a Saturno.
Kolun yoruldu mu, Shaun?
¿ Tienes el brazo muy cansado, Shaun?
Ona "shorn" mu diyeceğiz, eh? Gel hadi Sean!
Lo llamaremos Shaun.
Dikkatli ol, Sean!
¡ Ten cuidado, Shaun!
İmdat! - Gromit nerede?
¡ Shaun, auxilio!
Sean, birşeyler yap!
¡ Shaun, haz algo!
Sen de Leif Garrett veya Sean Cassidy'ye benziyorsun.
Pareces Leif Garrett o Shaun Cassidy.
- Shaun Cassidy mi aldın!
¡ Compraste a Shaun Cassidy!
- Merhaba Shaun.
- Hola, Shaun.
Shaun Rollins.
A Shaun Rollins.
Shaun.
Shaun.
Altı ay önce biri tutuklanmış. Shaun Rollins adında biri. Hatırladın mı?
Hace seis meses trincaron a un chaval, Shaun Rollins. ¿ Lo recuerdas?
Ayrıca Shaun Rollins adında biriyle bağlantısını araştır. Yapabilir misin?
Y también cuál es su relación con un tal Shaun Rollins. ¿ Puedes hacerlo?
Neden Rollins'i ziyaret ettin?
¿ Por qué visitaste a Shaun Rollins?
Shaun Rollins'in kardeşi.
El hermano de Shaun Rollins.
Altı ay önce Latrell'in kardeşi Shaun tutuklanmış.
Hace unos seis meses trincan a Shaun, el hermanito de Latrell.
Kaynaklarım Shaun'u da araştırdı, ömür boyu yetecek kadar parası varmış.
Mis fuentes también investigaron a Shaun y tiene la vida resuelta económicamente.
Shaun'un bir kardeşi daha var, Leon.
Shaun tiene otro hermano, Leon.
Onu kaybetmektense, suçu Shaun'a attılar.
Para no perderlo, pillaron a Shaun.
- Kardeşine olanları duydum.
- He oído hablar de su hermano Shaun.
David mi Shaun mu?
¿ David o Shaun?
Sevgili Bay Skinner, Adim Shaun Brumder... ve sizin tam bir dahi olduğunuzu düşünüyorum.
Querido Sr. Skinner, mi nombre es Shaun Brumder y creo totalmente que usted es un genio.
Çak şuna, Shaun!
¡ Remátala, Shaun!
İyimisin?
Shaun, ¿ estás bien?
Hikayeni okudum.
Aquí tienes tu historia, Shaun.
Sizin en büyük hayranınız, Shaun Brumder.
Su mayor admirador, Shaun Brumder.
Onun haklarını savunmayı bırak tamam mı, bebeğim?
Shaun, tienes que deshacerte de ella ahora, ¿ de acuerdo, bebé?
Aptal Shaun artık sörf yapmıyor.
Shaun no va a surfear nunca más, estúpido.
Bu Shaun.
Soy Shaun.
Shaun, telefona bakarmısın!
Shaun, ¡ contesta el teléfono!
Ben Shaun Brumder. Ben sınıf birincisiyim.
Soy Shaun Brumder, el presidente de mi clase.
- Shaun Brumder.
- Shaun Brumder.
Nereye gidiyosun?
Shaun, ¿ adónde vas?
- Benim Shaun.
- Soy Shaun.
Patlamaya hazır bir beyine sahibim.
Shaun, tengo una vena a punto de estallar en mi cerebro.
Böyle söyleme.
Shaun, no digas eso.
- Birşey itiraf edicem.
- Shaun, tengo algo que confesar.
Bak, Shaun benim erkek arkadaşım, onun için herşeyi yaparım... Hatta senin için söz verdiklerimide unutabilirim.
Mira, Shaun es mi novio y haría cualquier cosa por él aun si para eso necesito romper una promesa contigo.
Hey, bak.
Hey, Shaun, mira.
Neler oluyor?
Shaun, ¿ qué está pasando?
Ev çok karışık, Ve Bob'un kafası kanıyor.
Shaun, la casa es un desastre y Bob está sangrando.
Senin için bir sürü fedakarlık yaptım.
Sacrifiqué mucho por ti, Shaun.
Sen Shaun olmalısın.
Tú debes ser Shaun.
Shaun ayrıca sınıfımızın birincisi... Ve bizi Un'de temsil eden örnek birisi.
Shaun es, además, presidente de la clase y fue el representante en nuestro simulacro de las Naciones Unidas.
Çişimi gördünüzmü?
Shaun, ¿ viste mi pis?
Shaun harika bir çocuktur... ve onun mutlu olmasını istiyorum.
Shaun ha sido un hijo maravilloso... y quiero que sea feliz.
Boşver onu.
Shaun, tíratela.
[shorn : kesilmiş, kırpılmış]
¡ Vamos, Shaun!
- TUTUKLU :
SHAUN ROLLlNS
SHAUN ROLLINS ZİYARETÇİ :
- visitante :