English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ S ] / Soren

Soren traducir español

405 traducción paralela
Soren'ı doğrudan revire ışınlayın!
- Lleven a Soren a la unidad médica.
- Yanılıyor olabilirim. Ama Soren'in Komutan Riker'dan hoşlandığı izlenimine kapıldım.
- Quizá me equivoque pero creo que a Soren le gusta Riker.
Soren çok yardımcı oldu.
Soren ha sido de gran ayuda.
- Soren.
- Soren.
Merhaba, Soren'i görmeye gelmiştim.
Hola, vengo a ver a Soren.
- Soren nerede?
- ¿ Dónde está Soren?
Soren nerede?
¿ Dónde está Soren?
Soren'den etkilendim.
Me gustaba Soren.
Soren.
Soren.
Seni tebrik ederim Soren.
La felicito, Soren.
Soren'in eleştirisinden sonra, bizi acımasız, baskıcı kişiler olarak görüyor olmalısınız.
Después del discurso de Soren, creerá que somos crueles y opresivos.
Soren hasta ve hasta kişiler iyileşmek ister.
Soren está enferma y la gente enferma quiere curarse.
Soren!
¡ Soren!
Soren'le olan ilişkim geçici bir heves değil.
Mi relación no es un capricho.
O benim için çok önemli.
Soren es muy importante para mí.
Tabitha Soren'in ve MTV'deki butun Siyonist... domuzlarin iyi gecinmeliyiz zirvaliklarindan da.
- Y odio a Tabitha Soren... y todos sus sionistas cerdos de MTV diciendo que congeniemos.
Göl manzaralı büyük bir ev, çocuksuz, yanımda yalnızca Sören Pilmark olacak.
Una gran casa que da al mar, niños no, sólo Soren Pilmark.
Böylece Soren yüksek sesle seslendi : "Şimşekten, yağmurdan ve rüzgardan korunmak için içeri girin."
Y Søren gritaba : "Ven a protegerte de los truenos, la lluvia y el viento"
Tabitha Soren'in ve MTV'deki bütün Siyonist... domuzların iyi geçinmeliyiz zırvalıklarından da.
- Y odio a Tabitha Soren y a los cerdos sionistas de la MTV que dicen que nos unamos.
Vigilant'ın kaptanı Soren, Konsey kararına uymaya hazır.
EI capitán Soren del Vigilant contestará el llamado.
Durumu iyi anladınız mı Kaptan Soren?
¿ Entiende La situación, capitán Soren?
Soren nerede?
- ¿ Y Soren?
Soren'den bir araştırma ekibi hazırlamasını isteyeceğim.
Soren organizará un equipo de búsqueda.
Soren bununla ilgilenir.
Soren irá.
Amelia'yı Soren ve ekibi karşılayacak.
Soren y su equipo recogerán a Amelia.
Hatırlatma Soren.
Sí. No me lo recuerdes, Soren.
Danimarka'dan uzaklaşmalıyım, kafamı toparlamalıyım.
Debo salir de Dinamarca, Soren. Aclarar mi mente.
Baksana Soren.
Míralas, Soren.
Soren, dinle.
Escucha, Soren.
Mutsuz musun?
- ¿ Eres infeliz, Soren?
Bizimki burası.
Soren, este es el nuestro.
Ben hallederim Soren, sen git.
- Estaré bien. - ¿ Estará bien?
Hadi Soren git.
Soren, vete.
Soren soylu olmaması özel olmadığı anlamına gelmez.
Soren, sólo porque no es de la realeza, no quiere decir que no sea importante.
Soren, merak etme.
- Estaré bien.
Evet benim kararım.
- Soren, yo soy quien decide.
Biraz dinlen.
Soren, estarás bien, ¿ de acuerdo?
- Soren, Edward'ı ver.
- ¿ Hola? - Soren, pásame a Edvard.
- Soren!
- ¡ Soren!
Soren seni gezdirir.
Y Soren te mostrará adónde ir.
Teşekkürler Soren.
Bien. Gracias, Soren.
Soren dışarı çık.
- Salga, Soren.
Dolandırıcılık masasından Soren Krogh lütfen.
Quiero hablar con Søren Krogh de la brigada de fraudes, por favor.
- Soren?
- ¿ Søren?
Soren yakınlarında Angus'un Tamirhanesi'nde mi?
Angus del taller cerca de Soren?
Soren Arnovic.
Soren Arnovic.
Søren Kierkegaard ile ilgili.
Fué por Søren Kierkegaard.
Ben Tabitha Soren.
Aquí Tabitha Soren con las noticias.
Ben, Soeren Kierkegaard...
Soy Søren Kierkegaard... ¡ No!
- Soren, sen de onunla gideceksin.
Soren. Usted irá con él.
Teşekkürler Soren.
Gracias, Soren.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]